Yarın 17 Şubat, Medeni Kanun’un kabulünün 93. yıl dönümü...
Medeni Kanun ülkeye en başta kadın erkek eşitliğini getirmiştir...
Kadının daha önceki konumunu uzun uzun anlatmaya gerek yok...
Sadece bir küçük hatıra...
Atatürk’ün yeni evlendiği ve İzmir’de olduğu günler... Türkiye’nin ilk belgeselci yönetmenlerinden Cemil Filmer de İzmir’dedir. Film işini bırakmış, İzmir’de sinema işletmeye başlamıştır.
Bir gün Atatürk’le karşılaşırlar. Filmer O’nu, işlettiği Ankara Sineması’na davet eder. Gazi’nin sinemaya gideceği duyulmuş, halk sokakları ve sinema önünü doldurmuştur.
Atatürk salona girer, locaya oturur...
Ancak aşağı bakınca ne görsün... Salonu lebalep erkekler doldurmamış mı?
Gazi, Cemil Filmer’e “Salonda neden kadın yok?” diye sorunca şu yanıtı alır:
- Paşam kadınlara yalnız salı günü sinema gösteriyoruz...
Atatürk yaveri Muzaffer Kılıç’a bir baş işareti yapar:
- Dışarıdaki kadınları içeri bırakın...
Kadınlar sinemayı doldurur... İzmir’de ilk kez kadın ve erkek bir arada film izlerler. Olayı Cemil Filmer “Hatıralar” adlı kitabında anlatır.
Şu danışmanlar!
Son dönemlerde “danışman”lar hem şirket, hem ülke yönetiminde seslerini daha fazla duyurur oldular. Danışmanlık giderek önemli bir “üst düzey görev” haline geldi. İktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez, son kitabı “Dünya Ekonomisi”nde danışmanlığın tarihine de yer ayırmış. Nasıl ortaya çıkmışlar? Anlatıyor:
“Ortaçağ’da kasabadan kasabaya dolaşan jonglör, illüzyon ustaları, soytarılar, bazen kralı ve sofrasında bulunanları eğlendirmek için saraya davet edilmişler. Bir süre sonra kralın en çok beğendiği soytarılar sürekli olarak sarayda kalmaya başlamışlar. Kralların bu kadar yakınlarında bulunan kişilere düşüncelerini sormamaları düşünülemez. Bir süre sonra kral bunlara devlet işlerinde düşüncelerini sormaya başlamış.
İlerleyen dönemlerde bu danışmanların pek çoğu artık soytarılık yapmayıp, krala doğru bildiğini anlatan, onunla düşüncelerini tartışabilen kişiler haline gelmiş... Danışman olmuşlar.”
GÖREME
Göreme’de peri bacalarının hemen dibinde, görenleri dehşete düşüren otel inşaatının yıkımına başlandı.
Belediye Başkanı “İnşaat plana uygundur” diyor. Demek ki Göreme’nin canına okuyan bir plan yapılmış.
Binanın yıkımıyla yetinmemeli... İmar planları acilen iptal edilerek yeniden plan yapılmalı.
Bir dünya mirasını yok ederek dünyaya mahcup olmayalım...
TALİH
Milli Piyango’nun yılbaşı çekilişinde milyonlarca kişinin gözünü diktiği 70 milyon liralık büyük ikramiye 7615536 numaralı tam bilete çıktı. Ancak biletin sahibi şu ana kadar ortaya çıkmadı. Eğer bir yıl süreyle ortaya çıkmaz ise ikramiye Hazine’ye devredilecek.
Para neden hazineye kalıyor? Bu da sorulması gereken bir soru. Vatandaş yılbaşında 70 milyonun hayaline para yatırdı. Milli Piyango kendine düşen payı aldı. Bu 70 milyon (ve alınmayan diğer ikramiyeler) vatandaşın hakkı olan paydır.
Neden Spor Toto’daki gibi ikramiye bir sonraki çekilişe devredilmiyor?
PALET
CHP tank palet fabrikasının özelleştirilmesi konusunda uzun ve ısrarlı sorular sorarken... Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tuzla konuşmasında sorulara şu yanıtları verdi:
“Tank palet fabrikamızın satılması, yani mülkiyetinin devri söz konusu değildir. Alımı yapan firma yüzde 50 Katar, yüzde 50 Türk ortaklığı olan bir firmadır. Ve şu anda buraya yaklaşık 40 - 50 milyon dolar gibi de bir yatırım yapmak suretiyle fabrika elden geçirilecektir. Yapılan iş, sadece işletme hakkının 25 yıllığına devredilmesidir.”