Rahmetli Çelik Gülersoy, İstanbul için “Yaşanmış ama yazılmamış şehir” derdi.
İstanbul Kitaplığı’nı bu eksiği görerek oluşturdu. Açılışında dedi ki:
- Üç imparatorluğa başkentlik etmiş olan bu şehrin kendisi üstüne bir koleksiyonun oluşturulması, yeni bir girişimdir, özel bir eserdir. İstanbul, kendi tarihinde ilk kez olmak üzere, kendini tanımak ve bilmek istiyor...
Bu amaç ve niyetle kurulan İstanbul kitaplığı, nadide kitaplar, gravürler, fotoğraflar, kartpostallar ile birlikte 8100 esere sahiptir...
Çelik Gülersoy kitaplığın yönetimini Gülersoy Vakfı’na bırakmıştı. Anlaşılan otelciler Sultanahmet’te kitaplığın bulunduğu konağa göz koydu. Vakıf, kuruluşundan 25 yıl sonra, bir konakta kitaplık bulunması lükstür diyerek binayı elden çıkarıyor. Kitaplar nereye taşınacak? Belli değil.. Vakfın üç üyesinden biri, Deniz Yalav diğer iki üyeyi şöyle tanımlıyor:
- Gözlerini para bürümüş...
Gözünü para bürümüş insanın kitap falan görecek hali yoktur... İstanbul kitaplığını kurtaralım.
Kentin ve halkın en büyük servetidir bu kitaplık.
1 dolar için
Soma faciası yaşanmadan önce Meclis’i uyaran CHP milletvekili Özgür Özel, facianın birinci yılında durumu değerlendiriyor:
- Soma Komisyonu 186 sayfalık rapor hazırladı. Ne Çalışma Bakanlığı, ne de Enerji Bakanlığı kapağını kaldırdı. Meclis kapandı rapor ortada kaldı. Oysa Türkiye’de 46 bin maden işçisi var. Onların da çalışma koşulları en fazla Soma kadar iyi. Ve şimdi yeni felaketler bizi bekliyor...
...Devlet kuruluşu TKİ’nin Soma’da 30 yıl işlettiği yerlerde sadece bir işçi ölmüş. Ama şu anda özel sektörün elinde ömürle kömür takas ediliyor. Oysa biz raporda da söyledik, ton başına 1 dolar fazla maliyet yapılsa bunlar olmayacak.”
Özet... Ton başına 1 dolar fazla harcamamak için dünyada maden kazalarına en çok kayıp veren ülkeyiz.
En büyük kömür üreticisi olan Çin’de 100 milyon ton başına düşen ölüm 37 kişi, Türkiye’de 722 kişi...
Tekme yetmedi...
Soma faciasının ardından ilçeye giden araçlardan birine tekme savuran ve daha sonra Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel tarafından tekmelenen madenci Erdal Kocabıyık’a 500 lira ceza kesilmiş.
İnsanlıktan çıkmış bir yönetim modelini bu olaydan daha güzel hiçbir şey anlatamazdı.
PALSİ
Trabzon’dan yazan hemşire okurumuz
diyor ki:
“6 yaşında ‘serebral palsi’li bir oğlum var. Zihinsel durumu çok iyi ancak sürekli fizik tedavi alması gerekiyor. Devletimizin bu çocuklara uygun gördüğü tedavi ayda 8, yani haftada 2 saat... Oysa her gün düzenli 2 - 3 saat tedavi görmeleri gerekir. Bu çocuklar bu şekilde topluma kazandırılabilir, kendi hayatlarını idame ettirebilirler...
Konu sadece oğlumu değil onun gibi binlerce çocuğu da ilgilendiriyor.
Oncak lükse para harcarken...
Toplum sağlığına harcanacak paraya acımayalım...”
ZEKA
Kenya’da bir adamın zekâ özürlü olduğunu anlatmak için:
- Haşlanmış yumurta elde etmek için tavuklara sıcak su içiriyor, denirmiş...
ŞEHİT
Şehit diplomatların mezun oldukları okullarda anılmasını önermiştik...
Galatasaray Lisesi son sınıf öğrencisi Edanur Hardal, nazik bir not göndermiş.. Diyor ki:
“Okul ana binasının giriş holünde bir resimli şehitliğimiz bulunuyor. Alan öncelikle Çanakkale Savaşı’nda şehit düşen öğrencileri anmak amacıyla düzenlendi. Bu yıl da ‘Dışişleri Terör Şehitleri’ başlığı altında Taha Carım, Daniş Tunalıgil, İsmail Erez ve Mehmet Savaş Yergüz okul numaraları ve fotoğraflarıyla bu alana eklendi... Şehitlerimiz alana eklenirken okul müdürümüzün konuşma yaptığı, saygı duruşunda bulunduğumuz, İstiklal Marşı’mızı okuduğumuz bir tören gerçekleştirdik.”
Teşekkürler Edanur, tebrikler Galatasaray Lisesi...
