Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Cumhurbaşkanı Sezer hafta başında, İran cumhurbaşkanı Hatemi’nin konuğu olarak İran’daydı. Resmi toplantılar başlarken Sezer’in sergilediği hoş bir tavrı geziyi izleyen Ankara Büromuzdan Utku Çakırözen şöyle anlattı:
"Bu tür toplantılarda heyet üyeleri başkanları tarafından karşı tarafa tek tek tanıtılır. Başkanlar masanın ortasında, birbirlerinin tam karşısında oturur, sağ ve sol taraflarında da kıdem sıralamasına göre heyet üyeleri yer alır. Başkan, tanıtıma sağ taraftan, hemen yanında oturan en rütbeli ve kıdemli olan üyeden başlar, en kıdemsize doğru gider. Orası bitince sol tarafa geçer, aynı sırayı izleyerek tanıtımı tamamlar. Bu şekil tanıtımın protokol kuralları açısından sakıncası, sağ tarafta oturan daha düşük rütbeli üyenin, sol taraftan oturan kendisinden daha yüksek rütbeli üyeden önce tanıtılmasıdır.
Ancak Tahran’daki toplantıda Sayın Cumhurbaşkanımız tanıtımı böyle yapmadı. Rütbe ve kıdeme haksızlık etmemek için üyelerimizi bir sağdan, bir soldan tanıttı. Bu durum İran Cumhurbaşkanı Hatemi’nin gözünden tabii ki kaçmadı ve düşüncesini şu sözlerle dile getirdi:
- Dostum Sezer! Çok dengeci ve eşitlikçi bir insan olduğunuzu duymuştum. Bugün bu özelliğinizi bir kez daha gösterdiniz.

"Güzel söz" yaşamımızda hayat bulmadığı sürece kuru gürültüden ibarettir.



Telefondaki dostumuz, Ankara Hukuk Fakültesi’nin 1962 yılı mezunlarından... Zafer kazanmış komutan edasıyla arama nedenini anlatıyor.
- Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer , Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin ve Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Tufan Algan bizim sınıftandır. Dün bir başkan daha çıkardık. Sami Selçuk’un emekliye ayrılması üzerine Yargıtay Başkanlığı’na seçilen Eraslan Özkaya da bizim sınıftan. 1962 Ankara Hukuk mezunu... Devleti ele geçirme yolunda (!) adım adım ilerliyoruz, öteki sınıflara duyurulur.

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü onarıma alındı. Tek şeridin kapatılması hem köprü üzerinde hem köprüye bağlanan yollarda trafiği felç ediyor. Onarımın üç ay süreceğini duyan araç sahipleri çıldırma aşamasında.. Daha da çıldırtıcı olan onarımın 10 - 15 işçiyle sürdürülmesi... Kimi okurlar trafiği hafifletilmesi için her iki köprüden geçişin ücretsiz olmasını önerirken... Okurumuz Y. İnan Atila:
- Yoksa bu çile halka üçüncü köprünün gerekliliğini inandırmak isteyenlerin marifeti mi diye soruyor.
Çok muhtemeldir.

Batan bankalar kervanına 25’inci vagon olarak Pamukbank ekleniyor... Fakirlik sınırında yaşayan ve ayak topundan başka umudu kalmamış halkın sırtına kaşla göz arasında 2 milyar dolar daha yükleniyor...
Ekonomi kayalıklara doğru sürükleniyor...
Kaptan mı? Ülkenin kaptanı da tabii boş durmuyor...
O da hayatını tehlikeye atarak "çıkış" denemeleri yapıyor...
Ekonomik krizden çıkış.. Siyasi krizden çıkış...
Hayır hayır... Başbakan’ın çabası daha başka bir alanda..
O "evden çıkış" denemeleri yapıyor...
Ailenin sağ kolu Emrehan Halıcı bir gün önce muştulamıştı:
- Sayın Başbakan yarın Grup toplantısına katılabilir...
Dün bütün dikkatler ORAN’a çevrildi...
Lakin Başbakan yine evden çıkmadı... Çıkamadı...
Sorulduğunda şöyle cevap verdi:
- Doğrusu sabrım artık tükeniyor. Bir an önce mesaiye dönmek istiyorum. Ama doktorlar ayın 27’sine kadar bu tür toplantılara katılmama izin vermiyorlar.
Önemli olan nedir? Elbette ne ekonomik kriz, ne siyasi kriz
Önemli olan Başbakan’ın başbakanlık koltuğunu kaptırmamasıdır...
Bir ömür boyu rüyası görülmüş, gençlik yıllarında topu topu bir iki yıl yakalanmış koltuk, Tanrı tarafından yaşamın son yıllarında nasip edilmiş. Ülke krizde diye bırakılır mı?
Varsın İdam kalkmasın. Varsın AB treni kaçsın. Varsın ekonomi batsın. Varsın ülke Arjantin olsun.
Koltuk ele geçmiş. Kaçırılır mı?
Rahşan Hanımın eşini Başbakan olarak görme isteğinden daha önemli ne olabilir şu tuhaf ülkede... Ayrıca haramzade takımı böyle sol maskeli sağ lideri bir daha nereden bulur?

Konrad Adenauer Vakfı ile Gazeteciler Cemiyeti’nin ortak düzenlediği Alman - Türk gazeteciler semineri, Antalya’da Kilikya Otel’de başladı. Toplantının ilk oturumunda "11 Eylül’den sonra Türkiye’nin konumu" tartışılırken Milliyet’in Berlin muhabiri Mehmet Aktan dedi ki:
- Almanya hükümeti Müslümanlarla diyalog için muhatap aramaya başladı. Bulamadı. Gitti Almanya’daki "Müslümanlar Merkez Konseyi" adındaki bir örgütün Suudi Arabistanlı başkanı Nadeem Elyas’ı seçti. Oysa Almanya’da iki milyon Müslüman Türk var.