Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     ÂÖzgen Acar dostumuz hoÅŸ bir hayat dersi göndermiÅŸ. Okuyalım...
       ...Kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız.
       Kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz,
       Gerisini karşı tarafa bırakırsınız.
       Öğrendim ki...
       Güveni geliştirmek yıllar alıyor,
       Yıkmak bir dakika...
       Öğrendim ki...
       Hayatında nelere sahip olduğun değil
       Kiminle olduğun önemli.
       Öğrendim ki...
       Sevimlilik yaparak 15 dakika kazanmak mümkün
       Ama sonrası için bir şeyler bilmek gerek.
       Öğrendim ki...
       Kendini en iyilerle kıyaslamak değil
       Kendi en iyinle kıyaslamak sonuç getirir.
       Öğrendim ki...
       İnsanların başına ne geldiği değil
       O durumda ne yaptıkları önemli.
       Öğrendim ki...
       Olmak istediğim insan olabilmem
       Çok vakit alıyor.
       Öğrendim ki...
       Karşılık vermek
       Düşünmekten çok daha basit.
       Öğrendim ki...
       Bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek
       Hangisi son görüşme olacak bilemiyorsun.
       Öğrendim ki...
       Sen tepkilerini kontrol edemezsen
       Tepkilerin hayatını kontrol eder.
       Öğrendim ki...
       Kahraman dediğimiz insanlar
       Bir şey yapılması gerektiğinde
       Yapılması gerekeni
       Şartlar ne olursa olsun yapanlar.
       Öğrendim ki...
       Bazı insanlar sizi çok seviyor
       Ama bunu nasıl göstereceğini bilemiyor.
       Öğrendim ki...
       Ne kadar ilgi ve ihtimam gösterseniz
       Bazıları hiç karşılık vermiyor.
       Öğrendim ki...
       Para ucuz bir başarı.
       Öğrendim ki...
       Düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları
       Kaldırmak için elini uzatır.
       Öğrendim ki...
       Her şartta kendisiyle dürüst kalanlar
       Daha uzun yol yürüyor.

Öğrenmiş olduk...

       Siemens firmasının Akkuyu nükleer santral ihalesi için bugüne dek 10 milyon dolar harcama yaptığını öğrenince bu ünlü firmanın Türkiye'deki en ünlü ismi Arnold Hornfeld'e sormuştuk:
     Â- Peki hiç rüşvet verdiniz mi?
       Sayın Hornfeld, "Kesinlikle hayır" demişti bu sorumuza yanıt olarak.
       Ankara'dan bir bürokrat dostumuz not göndermiş...
     Â- Soruyu yanlış adrese yöneltmiÅŸsin, diyor notunda, ne Siemens ne diÄŸer büyük kuruluÅŸlar kimseye rüşvet vermez. Ama tüm büyük kuruluÅŸların birer lobi firması vardır. Yüksek deÄŸerdeki hediyeler ve komisyonları yerli yerine bu firmalar dağıtır. Soruyu o lobi ÅŸirketlerinin baÅŸkanlarına sorsaydın daha isabetli davranmış olurdun.
       Böylece bunu da öğrenmiş olduk...

Gözler

       Gözün kendisi başlı başına bir mesaj kaynağıdır. Bir kimse gözünüze bakıyorsa, size ilgi duyuyor demektir. Öte yandan bir kimse, gözünü sizden kaçırmakla, sizden bir şey saklamak durumunda olduğunu ifade eder. Bundan dolayı iyi satıcılar, karşısındakini etkilemek isteyen doktorlar, politikacılar ya da yöneticiler konuşurlarken karşısındaki kimsenin gözünün içine bakarlar. Göz ilişkisi kurulduktan sonra diğer ilişkiler yavaş yavaş kurulabilir.
     ÂDoÄŸan CüceloÄŸlu

Erbakan - Clinton

     ÂErbakan'la Clinton ilk buluÅŸmalarında birbirlerine hava atarlar.
     ÂClinton, Erbakan'a, Bizde öyle bir teknoloji var ki, ölüyü diriltiriz" der. Erbakan altta kalmaz ve karşılık olarak der ki: "Bizde öyle bir teknoloji var ki, partimizin bütün üyelerine 100 metreyi 3 saniyede koÅŸmayı öğretiyoruz..." Türkiye'ye döndüklerinde Erbakan'ı bir düşünce alır. Danışmanlarını çağırır ve attığı palavrayı anlattıktan sonra sorar:
     Â- Haftaya Clinton geliyor. Yalanımız ortaya çıkacak, acaba ne yapsak?
       Danışmanlardan biri hemen yanıtlar:
       - Hiç korkmayın Hoca Efendi. Alın Clinton'u Anıtkabir'e götürün. Atatürk'ü diriltmesini isteyin. Diriltemezse o rezil olur. Yok eğer diriltirse, siz zaten 100 metreyi 3 saniyede koşarsınız..."

Gazete haberi

       Okurumuz Murat Özgan, bir gazete haberine dikkat çekiyor:
     Â- AB ülkelerinde 2001 yılı sonunda internete baÄŸlanmamış okul kalmayacakmış... Ãœlkelere göre halen internete baÄŸlanmamış okul oranları da veriliyor haberde... ABD'de yüzde 1, Ä°sviçre'de yüzde 2, Japonya'da yüzde 5, Almanya'da yüzde 17... Bizde yüzde 93...
       Tabii gazetelerde başka haberler de var...
       - Off Shore hesabı sahiplerine 20'şer milyar liradan 80 trilyon ödeneceği...
       - Batan bankalarda göz göre göre 5 milyar doların iç edildiği...
       - Murat Demirel'in Egebank'tan 640 milyon doları kendi bankalarına aktarmakla suçlandığı...
       Altınbaş Holding'in hayali ihracattan 500 trilyon götürdüğü...vs...vs...
       Batan bankalara halkın cebinden ödenecek parayla 3 milyon bilgisayar alınabilirdi...
       Altınbaş Holding'e kaptırılan parayla ise 500 bin adet...
       Ne var ki siyasetçi ve bürokrat işbirliğiyle gerçekleştirilen vurgunlardan sıra bir türlü eğitime gelmiyor.
       Mutlu yarınlar diliyoruz...

     Â*Cihan Demirci’den LAFORÄ°ZMA
       Akşamcılara benden bir öneri: “Rakınızı artık suyla değil Mesut Yılmaz’la beyazlatın!..

İşkence var mı?

       Son günlerde milletvekili ve bakanların işkenceye karşı demeçleri yoğunlaştı. Pek inandırıcı olmuyorsa da... İşkencelerin münferit olaylar olduğunu... İşkence yapanların cezalandırılacağını... İşkencenin kesinlikle kabul edilemeyeceğini... Falan söylüyorlar...
       Dünkü Cumhuriyet'in baş sayfasında bir fotoğraf dikkati çekiyor.. Polisler topluca bir öğrenciyi copluyorlar. Altındaki habere göre Cihan Yücel adlı öğrenci Sosyalist İktidar Partisi'nin bir bildirisini dağıtıyormuş. Süleyman Demirel'e hakaret ettiği için tutuklanmış. Bu tutuklanmayı protesto eden öğrenciler de feci şekilde dövülerek gözaltına alınmışlar.
       Bu manzara milletin gözü önünde cereyan ederken, kapalı kapılar ardında acaba işkence var mı yok mu diye meraklanmanın bir mantığı var mı?



Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr