Küçükçekmece'deki Hikmet Uluğbay İlköğretim Okulu Müdürü
Turgut Ercan okulda temizlik için bir talimat yayınlamış. Veliler de bu talimatı bir şikayet metni olarak bize göndermişler. Önce
Turgut Ercan'ın 31 Mayıs Çarşamba günü için yayınladığı talimata göz atalım:
      - Her sınıf, kendi sınıfını, sınıf öğretmeni nezaretinde temizleyecektir.
      - Camların 1. ve 2. sınıflarda silinmesi için 5. sınıflardan 3'er kız öğrenci gönderilecektir.
      - 3 - 4 ve 5. sınıflar camlar dahil tüm temizliğini kendi öğrencileriyle yapacaktır.
      - Çarşamba sabahı 3 - 4 ve 5. sınıflardan 5'er erkek öğrenci öğretmen
Şerif Kılıçkara nezaretinde okulun çevresinin çevre temizliğini yapacaklardır.
      - Çalışmalar esnasında öğrenciler dikkatle izlenecek ve temizlenen yerlerin yeniden kirletilmemesi için gerekenler yapılacaktır.
      Veliler bu talimatı bize şikayet ederken metnin altına not düşmüşler:
     Â
1- Öğrencilerin temizlik yapması uygun mudur?      2- Okulda dört hizmetli varken neden çocuklara temizlik yaptırılıyor?
      Görüşümüz:
      Müdürün öğrencilere temizlik yaptırması çok uygundur. Keşke bütün okullarda her hafta yarım gün aynı program uygulansa... Biliyor musunuz o zaman Türkiye başbaşka bir ülke olur. Çünkü o zaman etliye sütlüye karışmadan, suya sabuna dokunmadan, el bebek gül bebek yetişen öğrenciler biraz hayata katılır. Çevrelerindeki insanların zahmetine biraz ortak olur... Topluca iş başarmanın keyfini yaşar... Biraz olsun kirlettikleri sınıfın ve çevrenin hangi zahmetlerle temizlendiğini öğrenmiş olurlar.
      Eğer hayata hazırlıklı, üretici insanlar yetiştirmek istiyorsak... Çocukların küçük yaştan itibaren hayata her şekilde katılmalarını desteklemek zorundayız.
Talihsiz sinema
      Geçen yıl sinemacılar ile Kültür Bakanlığı'nın ortak çabası sonucu sinema seyircilerinin ödediği
"rüsum"lar belediyelerden alınmış... Bir fonda toplanarak bu paranın sinemaya akması sağlanmıştı...
      Bu yılın ilk 4 ayında fonda 1,5 trilyon gibi hayli işe yarar bir yekun birikti. Yıl sonuna kadar 5 trilyon gibi bir para toplanacaktı. Bu para sinemaya akacaktı. Derken bomba gibi bir haber:
     Â
- Maliye Bakanlığı bütün fonları lağvediyor. Sinema destek fonu da kalkıyor.      - Neden?
     Â
- Çünkü IMF öyle istiyor...      IMF öyle istediği için (ve iktidarda IMF'nin her emrine evet diyen uydu bir koalisyon bulunduğu için) sinemacılar çok önemli bir gelirden oluyor. Bu yüzden Ankara'nın yolunu tutmaya hazırlanıyorlar. Haklılar. Onları destekleyelim.
      ***
      Ata sporu ciriti de ajanlara bırakacağız anlaşılan... Baksanıza ajanlar ülkemizde cirit atıyor!..
     Â
CihanDemirci      ***
      ***
      G.Saray şirketleşiyor... “Çaylar şirketten" cümlesi “Goller şirketten" olacak gibi görünüyor!
      ***
Yine koltuk davası
      TBMM eski Başkanı
Mustafa Kalemli'nin Meclis'teki koltuk yolsuzluğuyla ilgili olarak hakkında açılan tazminat davasından aklandığını geçenlerde bu sütunda bildirmiştik. Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz DSP Milletvekili
Uluç Gürkan'ın,
"olaydan asıl mağdur olan Meclis Başkanlığı'nın davayla hemen hemen hiç ilgilenmediğine" ilişkin yakınmasına da ayrıca yer vermiştik. Bu hatırlatmalardan sonra geliyoruz olayı yakından izleyen bir dostumuzun verdiği ek bilgilere... Diyor ki:
      - Koltuk yolsuzluğu diye bilinen davanın kaybedileceği baştan belliydi. Çünkü dönemin Meclis Başkanı
Hikmet Çetin, davayı işi yapan Mesa - Nurol aleyhine değil de bu işte aracı durumunda bulunan Emlak Konut aleyhine açtı. Dava yanlış yere açılınca da sonuç böyle oldu.
     Â
- Bu konuda son durum nedir?      - İhalenin sonuca bağlanması için
"kesin kabul"ün yapılması lazım. Emlakkonut yaptırdığı eksper incelemesi ve diğer çalışmalar sonucu
"kesin kabul"e imza atmadı. Mesa - Nurol kesin kabulü onaylaması için Emlak Konut üzerine sürekli baskı yaptı ama sonuç değişmedi...
     Â
- Peki bundan sonra ne olacak?      - Meclis Başkanlığı'nın kesin kabulün neden yapılmadığını Emlak Konut'a sorması ve Mesa Nurol'a yönelmesi lazım. Ne var ki TBMM 14 aydır koltukların üzerinde oturduğu halde kesin kabulün neden yapılmadığını Emlak Konut'a sormuyor.
     Â
- Neden?      - Çünkü TBMM Başkanlığı sorumluluk almaktan kaçınıyor, kaçındığı için de sorun böyle çözümsüz kalıyor.
     Â
- Ne bekleniyor peki?      - Ne beklendiğini Meclis Başkanı'nın ortaya çıkıp açıklaması lazım. Açıklamalı ki, kafalardaki birtakım soru işaretleri ortadan kalksın.
      xxx
      TBMM Başkanı Sayın
Yıldırım Akbulut'un yukardaki satırlara itirazı var mı? Eğer varsa
"kesin kabul" onaylanmadığı halde 14 aydır neden hareketsiz kaldıklarını bildirsinler. Yayınlayalım. Kamuoyundaki kuşkuları giderelim.
Euro mucize
      Milli takımımız Euro 2000 finallerinde bir mucizeye doğru ilerliyor. Ne midir o? Efendim rakiplerimiz olan İtalya, İsveç, Belçika dahil... Şampiyonaya katılan tüm takımlar peşpeşe güçlü rakiplerle hazırlık maçları yaparken... Takımımız finale tek hazırlık maçı yapmadan giriyor.
Mustafa Denizli: "Gerek yok, bu takım 4 yıldır birlikte oynuyor, üstelik sakatlanma riski var" gibi gerekçelerle takımı gözlerden saklıyor.
      Futbolda böyle bir hazırlık taktiği görülmedi. O yüzden başarılı olursak mucize... Olamazsak... Bulunur birkaç vecize...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr