Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       * Hiç kimseye savaşmasını ve evlenmesini önermeyin.
       * Para için asla evlenmeyin, daha ucuza borç bulabilirsiniz.
       * Aptal sorular sormaktan korkmayın, sizin aptalca işler yapmanızı önler.
       * Başı dertte olan birinin önerisini dinlemeyin.
       * Asla suçlanmadan özür dilemeyin.
       * Hiçbir zaman bir olayda sonun geldiğini düşünmeyin, her zaman başka bir başlangıç vardır.
       * Düşmanınız yanlış yaparken onu asla durdurmayın.
       * Düşmanınızı ısırmaya hazır olmadan asla dişinizi göstermeyin.
       * Geleceği çok düşünmeyin en kısa zamanda gelir.
       * Gazetede görmekten hoşlanmayacağınız ne varsa yapmayın.
       * Asla "asla" demeyin. Yoksa bütün "asla"lardan dönersiniz...
       (Veysel Dinler'in "Doğu Bilgelerinden Özdeyişler" adlı derleme kitabından...)

Medyacı kardeşlere

     ÂTurgut Özal meÄŸer sadece torununa mektup yazmamış. "2000'e Mektup" kampanyasında medyaya da bir not yazıp göndermiÅŸ... DiÄŸerleri gibi kaybolan bu notu Vedat ÖzdemiroÄŸlu bulmuÅŸ. Leman'da yayımladı:
       "Şimdilik bu `medya'lafı bilinmiyor, ileride oturacaktır sanırım. Sizin için `dönek' dediler, `liboş' dediler, yılmadınız, beni desteklemeye devam ettiniz. Gün geçtikçe benden daha sağcı çıkmanız, liberalizme doymak bilmeyişiniz de apayrıdır, orayı geçiyorum. Bugün size dönek diyenler yarın da varolacaktır, o dinazorların nesli tükenmez. Siz bildiğiniz gibi devam edin. ABD bizim için en iyisini bilir, kıbleniz Pentagon, yoldaşınız dolar olsun canım kardeşlerim... (Bu arada ciddi bir kafa karışıklığı yaşayabilirsiniz, üstünde durmayın. Kafadır bu; karışır, açılır, gene karışır. Yeter ki hesapları karıştırmayın. Gerek vadeli gerek vadesiz 2000'de borsa şahlanacak gibi geliyor bana, dikkat!)
       Son olarak bu mektup okunduğunda kim Cumhurbaşkanı, kim Başbakan olacak derseniz, bilemem. Ama herhalde Demirel cumhurbaşkanı, Ecevit'de başbakan olacak değil. Çünkü onlar siyasi yasaklı. Seneye referandum yapılacak ve kaybedecekler. Demişti dersiniz!.."
     ÂTurgut Özal

Gemici sohbeti

       Gemici uzun süren bir seferden dönmüş.. Bakmış karısı kapıda kendisini yeni doğmuş bir bebekle karşılıyor. Kendini tutamamış:
       - Bu bebek benden değil, demiş...
       Karısı susarak onaylamış...
       - Arkadaşım Jim'den değil mi?
     Â- Hayır, demiÅŸ kadın...
       - O zaman arkadaşım Joe'dan?..
     Â- DeÄŸil, demiÅŸ kadın...
       - O ikiyüzlü arkadaşım John'dan öyleyse?..
     Â- Hayır, demiÅŸ kadın...
       Ve eklemiş:
     Â- Yani benim kendi arkadaşım olamaz mı?..

Cimbom dersi...

       Galatasaray'da personelin maaşlarını futbolcular ceplerinden ödemiş... Futbolcuların maaş ve primlerini de zaman zaman Fatih Terim kendi hesabından ödüyor. Çünkü malum, Kulüp'te para yok...
       Kulüp en parasız ama bu arada en parlak dönemini yaşıyor. Neden?
       Çünkü futbol takımının sporcuları başarının getirdiği mutluluğun paradan önemli olduğunu kavradılar. Başarı ve zaferin tadı parayı unutturdu.
       Bütün toplum aynı anlayışa yönelse ne büyük hız kazanır Türkiye...

Borsa neleri!

       Borsa bir süredir yatırımcılarına hergün bayram ettiriyor. Bir koyan üç alıyor, üç koyan dokuz... Dokuz koyan ise acaba yüzde kaç kazanacağım diye dokuz doğuruyor. Yani borsa şu aralar bir yağma Hasan'ın böreği ki, anlatılır gibi değil... Siz de dalmayı mı düşünüyorsunuz? İşte bir nevi sosyal görev duygusuyla size verebileceğimiz tavsiyeler:
       1) Elinize bir bağlama, kendinizi sağlama alınız, paranızı sağlam (!) kağıtlara yatırınız. Sağlam arkadaşlardan aldığım sağlam tiyoya göre adı (S) ile başlayan kağıtlar sağlam kağıtlarmış. (Yalanı varsa kağıdı taban yapsın namussuzun!..)
       2) Hangi kağıtların çürük olduğunu anlamak için bir miktar paranızı bu kağıtlara oynayarak batırınız. (Yani adı "Ç" ile başlayan kağıtlara...) Çürükleri böylece açığa çıkardıktan sonra kalan kağıtlar zaten sağlam kağıtlar olacağı için kalan paranızı (Paranız zaten "bir miktar"sa geriye maalesef birşey kalmayacaktır) gözünüzü kapayıp bu kağıtlara yatırınız.
       3) Çok kısa vadeli oynayınız. Örneğin, falanca kağıdı alınız, alır almaz satınız. Alınız, satınız... Alınız, satınız... Alınız, satınız... Bunu hep yapınız. Siz kazanmazsanız, işlem yaptığınız aracı kurum komisyondan mutlaka kazanacaktır, kazancı birlikte kırışınız, yükünü tutmuş (!) biri olarak borsadan sıvışınız.
       4) Uzun vadeli oynayınız. Örneğin 50 yıl, 60 yıl, hatta 100 yıl gibi uzun vadeli... Sonuçta borsadan trilyoner biri olarak çıkacağınıza kalıbımı basarım. Çıkmazsanız geliniz, maaşıma, pardon naaşıma el koyunuz.
       5) Borsada kuraldır: Bütün yumurtaları aynı sepete koymayınız. Başka başka sepetlere koyunuz... Sepetleri alınız, binlerce kişinin çalıştığı borsa binasına dalınız... Yumurtaları satınız, artık milyonersiniz, sırt üstü yan gelip yatınız... Memleket mi? Memleketi düşünmek size mi kaldı? Anasını satınız!..
       6) Fincanı taştan oymayınız, kazanca doymayınız. Evde satılacak ne varsa satınız, icabında sokakta yatınız. Gerekirse konu - komşudan borç alınız, sonu ne olacak diye düşünmeden alıklama, pardon balıklama borsaya dalınız. Kazanırsanız ne ala... Kazanmazsanız da ne gam?.. Herhalde bundan daha kötü olmaz haliniz...

       ***
       Oturarak başarıya ulaşan tek varlık tavuktur.
       Eğin sözü
       ***



Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr