Daha önce de Evrensel gazetesi bir karikatür yüzünden Tayyip Erdoğana 10 milyar lira ödemişti.Tayyip Erdoğan, karikatüre dava açan ilk başbakan...Üstelik "Bir şiir yüzünden aylarca hapis yattım" diye yakınan ve "Demokrasinin değerini anladım" diye konuşan bir siyasetçi kendileri...Mahkeme kararında "Başbakanı komik duruma düşürmeyin" deniyor.Acaba karikatürleri yasaklamak siyasetçilerin komik duruma düşmesini önler mi?Üzerinde düşünmek gerekiyor.İngilterede Tony Blairi Bushun köpeği gibi gösteren karikatürler yayımlandı. Kimsenin aklına çizerleri mahkemeye vermek gelmedi.Çünkü karikatür bir sanat dalı, bir ifade biçimi, bir eleştiri tarzı...Türkiye, AB sürecinde demokratlaşan bir ülke mi? Yoksa sıkıyönetim mi yaşıyor? Pek anlaşılmıyor. Anlaşılan bizi bu kafayla ABye almayacaklarıdır.Yalnız başbakanlar karikatürleri mahkûm ettirdiği için değil...Demokrat ve aydınları bu tür vakalar karşısında susup oturduğu için de bizimki gibi ülkeyi Avrupalı saymazlar. Musa Kartın Cumhuriyette çizdiği, imam hatip liselerini ip yumağı, Başbakanı da yumağa dolaşmış kedi olarak gösteren karikatürüne mahkeme 5 milyar lira tazminat cezası verdi... "Rimi Rimi Ley" Eurovisiona yarışma için değil, ABye misilleme olsun diye gönderiliyor! Burcu Ural Kopan, fıkrayı İtalyadan getirmiş...Bay Elma ile Bayan Elmaşekeri yolda hem yürüyor, hem sohbet ediyorlar.Bayan Elmaşekeri soruyor:- Kıyafetimi nasıl buldun? - Çok güzel, demiş Elma...- Armaniden aldım biliyor musun?- Anladım, demiş Elma...- Nasıl anladın?- Kıçındaki kazıktan... Armani kreasyonu Sigara içenlerden hoşgörü dersi alın... Siz hiç onların sigara içmeyenlere kızdığını gördünüz mü? Türkiye Turing Otomobil Kurumu (TTOK) müfettişler tarafından soruşturuluyor. Derken basına "Tarihi köşklerdeki milyon dolarlık tablolar kayboldu" haberleri yansıyor... Çelik Gülersoy, tarihi köşkleri birer bakımsız ahır gibi devralmış, Turinge ait malzeme ve tablolarla donatmıştı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1994 yılında köşkleri devralınca Turing içindeki malzemeyi ve tabloları geri aldı, köşkleri boş teslim etti. Mesele bundan ibaret. İstanbulda tarihi yoktan var etmiş ve bütün varlığını İstanbula bağışlamış olan o yüce adamın, Çelik Gülersoyun adının bu tür dedikodulara konu edilmesi büyük ayıp değil mi? İstanbulun vefası Türkiyenin bir gün "başkanlık sistemi"ne geçip geçmeyeceğini bilmiyoruz. Şu an bildiğimiz, memleketin son zamanlarda sık sık "vekâlet başbakan" sistemiyle yönetildiği... KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, Radikalden Neşe Düzele geçenlerde "Amerikanın bizi desteklediği sır değil" demişti. Dünkü gazetelerde "ABD geldi, Rum çıldırdı" yollu haberler yer aldı... Türkiyedeki 12 ABD şirketinin temsilcilerinden oluşan bir heyet KKTCye gitmiş. Ani bir yatırım hevesi mi? Talata içi boş destek gösterisi mi? Hangisi dersiniz? ABD dolması var! Hıncal Uluçun 21 yaşındaki Eceyle ilişkisinden esinlenerek, "yaşlı adam - genç kız" fıkraları aktarmıştık... Hıncal bize biraz övgü, biraz da sitem yollamış. Oysa amacımız sadece latifeydi. Yoksa gönül işi bu, kim ne karışır? Almanyadan Doktor Seda Türköz de Hıncala sataşanlara kızmış, oradan şöyle sesleniyor:- Genç kızın adamdan şikâyeti yoksa sizlere ne oluyor? Hıncalın sitemi... Medeni Kanunun yürürlüğe girişinin 79uncu yılında... O kanunu Türkiyeye kazandıran devrimci hukuk adamı Mahmut Esat Bozkurtun adı kimi tartışmaların ortasında yer alıyor. Çünkü Yargıtay Başkan Vekili Osman Şirin, hukuk yaşamımızda Mahmut Esat Bozkurt döneminin bittiğini söylemiştir geçenlerde... Türkiyenin ilk adalet bakanlarından Mahmut Esat Bozkurt, aynı zamanda laikliğin hukuki temellerini atan adamdır... Bakınız Medeni Kanunun önsözünde neler söylemektedir:"...Kanunları dine dayalı olan devletler kısa bir zaman sonra ülkenin ve ulusun ihtiyaç ve isteklerini karşılayamazlar. Çünkü dinler değişmez hükümler belirtirler. Yaşam yürür, ihtiyaçlar hızla değişir, din kanunları, kesinlikle ilerleyen yaşamın önünde, biçimden ve ölü sözcüklerden fazla bir değer, bir anlam ifade edemezler. Değişmemek dinler için bir zorunluluktur. Bu bakımdan dinlerin sadece bir vicdan işi olarak kalması, günümüz uygarlığının en önemli ayırt edici özelliklerinden birisidir." * * *Ne dersiniz? Mahmut Esat Bozkurtun görüş ve uyarıları bugün de geçerli değil mi? m.asik@milliyet.com.tr Mahmut E. Bozkurt