O kadar çok konuşuluyor ki..
O kadar çok soruluyor ki..
Şehir efsanesi oldu.. Kimi inanıyor, inanmanın ötesinde ‘seçim olmayacak’ diye iddia ediyor..
İddiaları şu: Cumhurbaşkanı ‘savaş hali’ gerekçesiyle.. Veya güvenliği bahane ederek seçimi erteleyecek, ülkeyi bir yıl bu hükümetle yönetecekmiş!.
Bu senaryoyu kim tedavüle koydu bilmiyorum ama ayağı yere basmıyor..
Bir kere bu şehir efsanesinin Anayasa’da karşılığı yok..
Anayasa’nın 78. maddesi açık..
Seçimlerin savaş haliyle ertelenme yetkisi TBMM’de.. Yani istense bile olmaz..
Ayrıca savaş halini veya olağanüstü hali, sıkıyönetimi kim ilan edecek?
Cumhurbaşkanı’nın başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu..
Tamam da kim onaylayacak?
Aynı gün toplanan TBMM’nin onay vermesi gerekiyor..
TBMM’de çoğunluk kim de?
Muhalefette..
Bu sebeple şehir efsanesinin hukuki dayanağı sakat..
Bunları söylüyorum, yine de ‘Bir yolunu bulurlar’ diye iddia ediyorlar..
Son beş yılda o kadar çok komploya, tezgâha, kumpasa tanık olduk ki beynimiz farklı çalışmaya başladı.. Hep bir bit yeniği arıyoruz!..
Bit yeniği arayalım aramasına da bu iddianın ayakları siyasi olarak da yere basmıyor..
Niye mi?
BİR: Kasımda seçim isteyen, seçim kararını alan Cumhurbaşkanı.. AKP’nin 276’yı bulacağına inanıyor.. Seçimi niye ertelesin ki..
İKİ: AKP seçimden önce kongre kararını boşuna almadı.. Seçime hazırlık için aldı..
Hem vitrinini yenileyecek, hem söylemini tazeleyecek, hem değişim sinyalleri verecek..
Niyetleri bu, amaç bu..
Demem şu..
Seçim ertelenecek söylemi fısıltı gazetesinin manşetine oturdu ama hakikaten şehir efsanesi!..
Türkiye taştı!..