Terörle mücadele için..
Çözüm sürecine yeni formatla devam etmek için..
Silahların bırakılması için..
Ekonomideki durgunluğun aşılması için..
Kutuplaşmanın son bulması için..
Adam gibi eğitim sistemine kovuşmak için..
Sivil anayasa için..
Baraj denen siyaset bariyerinin ortadan kalkması için..
Daha doğrusu daha güzel Türkiye için..
Büyük koalisyon şart..
Ama olmayacak.. İki lider bugün bir kez daha buluşacak ama zerre kadar ümit yok..
Dün de yazdım; AKP-CHP görüşmesini erken seçimden sonra aralık ayında yapılacak koalisyon görüşmelerinin altyapısı sayın dedim..
Cumhurbaşkanı dün Beştepe’ye davet ettiği muhtarlara konuştu.. Koalisyon değil seçim mesajı verdi.. Muhtarlara seçime nasıl gidileceğini anlattı..
AKP Genel Başkanı da aynı havada.. ‘Perşembe günü (bugün) tarihi açıklama bekleniyor durumu olmaz..’ demiş..
Zaten piyasaların da gözü kulağı Ankara’da değil.. Heyecan fırtına esmiyor..
Bu sebeple, koalisyon sürpriz olur..
Hemen şu sorulacaktır..
AKP-CHP olmuyorsa, AKP-MHP olmaz mı?
Bahçeli’nin bugüne kadar söylediklerini alt alta koyarsak olmaz..
MHP bırakın seçim şartlı koalisyonu, seçim şartlı azınlık hükümetine bile destek vermeyeceğini ilan etti..
Bi bildiği vardır herhalde..
Bekleyelim..
Davutoğlu seçim hükümeti kuracak
Soru şu..
Davutoğlu ne yapacak?
Hükümeti kurma görevini Cumhurbaşkanı’na iade mi edecek?
45 günlük sürenin bitmesini mi bekleyecek?
Seçime götürme yetkisinin Cumhurbaşkanı’na geçmesi için nafile tur mu atacak?
*
Tahminim şu..
Davutoğlu, görevi iade etmez; seçim kabinesi kurar.. Topu Meclis’e atar.. Güven oylamasıyla eş zamanlı erken seçimi kararını Genel Kurul’a getirir..
İkisi de reddedilirse?
Siyaseten bugünden farklı bi pozisyon olmaz.. Ama o zaman yeni bir 45 gün devreye girer.. Mevcut hükümetle bi 45 gün daha yol alırız..
Sıkıntı büyür..
*
AKP erken seçim zorlaması gibi seçim hükümeti zorlaması da yapacaktır..
Bu yolu da deneyecektir..
Çözüm sürecinin hedefi neydi?
Dün Cumhurbaşkanı çözüm sürecinden söz etti..
HDP Eşbaşkanı da..
Erdoğan, HDP’yi, PKK’yı sözünde durmamakla suçladı.. Süreci sabote ettiklerini söyledi..
Sürecin buzdolabında olduğunu ilan etti..
Demirtaş, Dolmabahçe mutabakatını çöpe atan Cumhurbaşkanı’nın sorumlu olduğunu iddia etti.. ‘Hükümetle oturup doğru bir iş yaptık, neden yanlıştı denildi, neresi yanlıştı’ diye sordu..
*
Anlaşılan o ki; karşılıklı suçlamalar sürüp gidecek..
Erken seçimin başat konusu bu olacak..
Aslında sorulması gereken soru şu..
Çözüm sürecinin hedefi neydi? Kavga çıkmasaydı, son nokta konulsaydı ne olacaktı?
PKK silah bırakacaktı..
Onu biliyoruz; başka?
Silah bırakma karşılığında ne tür imkânlar sunulacaktı?
İşler yolunda gitseydi!..
Son noktayı soruyorum..
