Kim bağladı?
Cumhurbaşkanı..
Nasıl mı bağladı?
Yeniden seçim fikrini ortaya atarak..
Eee, ne oldu?
Ne olacak, Davutoğlu’nun aklı karıştı.. İçine kurt düştü..
Niye?
Cumhurbaşkanı erken seçim olursa seçmenin kararını değiştireceği, AKP’nin yeniden iktidar olabileceğini iddia etti..
Davutoğlu samimi olarak CHP’yle koalisyon kurmak istiyor.. İstiyor ama bir türlü el sıkışamıyor..
Ya Cumhurbaşkanı’nın dediği doğruysa..
Ya kasım seçiminde iktidar olma kapısı açılacaksa..
Ya dört yıl ülkeyi yönetme şansı doğacaksa..
Ya Meclis çoğunluğu geri gelecekse..
Ya.. Ya.. Ya..
Kamuoyu yoklamaları (eğer doğruysa, manipülasyon değilse) tek başına iktidar sinyali vermiyor ama AKP’nin kafa kaldırdığını gösteriyormuş!..
Al başa bela..
O zaman, koalisyon risk..
Ama seçim de risk..
Koalisyona girip bir yıl, iki yıl sonra seçime gidip paramparça olmak var.. Kasımda seçime gidip umduğunu bulamamak, CHP’ye mahkum olmak da..
Davutoğlu bir türlü karar veremiyor..
İstikşafi mistikşafi diye süreyi uzatmasının nedeni bu.. Koalisyon pazarlığının ‘uzatmaya’ kalmasının nedeni de bu..
Davutoğlu bir karar verebilse..
Seçim mi, koalisyon mu?
Davutoğlu’nun içine kurt düştü.. Ya Cumhurbaşkanı haklıysa, ya kasım seçiminde 276’yı bulursam düşüncesi içini kemiriyor..
Gönül rahatlığıyla koalisyona gitmesini engelliyor..
Eli kolu bağlandı demem bundan..
Ha diyeceksiniz ki..
Pazartesi günü dört saat süren, olumlu geçtiği söylenen toplantıya ne demeli?
Erken seçimden sonra aralık ayında yapılacak koalisyon görüşmelerinin altyapısı deyin..
Davutoğlu bir yolunu bulup masadan kalkacak ama nasıl?
CHP’yi kırmadan..
İktidar zorlaması için seçim istediğini topluma hissettirmeden..
‘Uğraştık ama olmadı, henüz hazır değiliz, en iyisi seçmene bir kez daha sormak’ diyerek..