Pazar pazar kötü haber, farkındayım, ama ne yazık ki durum bu..
Artık iki terör örgütümüz var..
Biri, PKK..
Öteki, IŞİD..
IŞİD yeni mi çıktı derseniz; hep vardı..
İktidar DAEŞ veya DAİŞ demeyi tercih ediyordu.. Bunu yaparak sanki Kolombiya’daki bir örgütten bahsediyormuş havası yaratıyordu..
Algıyı değiştiriyordu..
DAİŞ, o ne demek acaba!..
Acabası macabası yok.. Adına ne derseniz deyin, içinde Türklerin de yer aldığı cihatçı terör örgütüydü, kimine göre terör devletiydi..
IŞİD’e DAİŞ demek durumu kurtarmıyordu..
Meseleyi çözmüyordu..
Ne kadar Türk var diye sorarsanız?
Tevatür farklı..
Kimi 7 bin diyor, kimi 3 bin; devletin resmi rakamı 1200 civarında..
(Geçen akşam NTV’de tartışırken, Yeni Şafak yazarı Selvi’ye atfen IŞİD’de yedi bin Türk varmış, dedim.. Rejiyi iç işleri bakanlığından arayarak rakamın yanlış olduğunu, sayının 1200 olduğunu söylemişlerdi..
Pek önemi yok ama bu sayı ne kadar doğru bilmiyorum..
Çünkü; devletin Suriye’ye geçip IŞİD’e katılanların listesini tuttuğunu zannetmiyorum..
Devlet, bırakın Türkiye’den Suriye’ye geçen Türklerin sayısını..
Suriye’den Türkiye’ye gelenlerin sayısını da bilmiyor..
Hatırlayın..
2014 yılında dönemin İstanbul Valisi 68 bin Suriyeli misafirimiz var demişti..
Üzerinden bir hafta geçti, geçmedi..
İçişleri Bakanlığı İstanbul’da 330 bin Suriyeli mültecinin olduğunu açıkladı..)
Neyse!.. Meselemiz bu değil.. Sayının önemi yok..
Ha beş bin, ha iki bin, ha bin fark etmez.. IŞİD’in Türkiye kolu var.. Çok eşelemeye gerek yok.. Diyarbakır bombasının koyanın, Suruç’taki canlı bombanın Türk olduğu bunun kanıtı..
Demem o ki..
IŞİD canavarı da artık bizim terör örgütümüzdür..
Uçaklarımızın PKK hedefleriyle birlikte aynı anda IŞİD hedeflerini de vurmasının nedeni budur..
Zaten Cumhurbaşkanı açıkladı..
‘Bu sadece bu geceye yönelik bir operasyon değildir, bu operasyonlar kararlı bir şekilde devam edecektir. Sonuna kadar ne gerekiyorsa yapacağız’ dedi..
Seçime bir adım daha yaklaştık..
Böyle bir ortamda koalisyon görüşmelerinin hızlanması.. Geçici hükümete son verilmesi.. Kalıcı, sağlam bir hükümetin temellerinin atılması gerekmez mi?
Mantık bunu gerektirmiyor mu? Evet..
Ama biz her geçen gün seçime bir adım daha yaklaşıyoruz..
Her olay, her gelişme bizi erken seçime koşturuyor..
Niye mi?
Kimi, tek parti iktidarı çıkar derdinde..
Kimi, son hesaplaşma olur görüşünde..
*
Durum değişmezse!..
Değişmeyeceğini görmek bile son hesaplaşmadır.. Koalisyon turlarına bakmayın..
AKP ne olacağını görmek istiyor..
MHP de son hali test etme niyetinde.. Bahçeli seçim kampanyasına başladı bile..
*
Seçime yaklaştığımızın bir belirtisi daha var..
Başbakan 7 Haziran’dan sonra şöyle oldu, böyle oldu.. Teröristler cesaretlendi, yol kestiler, adam kaçırdılar söylemine başladı..
7 Haziran’dan sonra..
Yani iktidar iktidarını kaybettikten sonra!...
Vali’ye: Türk var mı?
Suruç’ta canlı bomba dehşet saçtığında.. 31 gencecik insanımız paramparça olduğunda..
Canlı bombanın Türk olduğu ortaya çıkınca..
Şu satırları kaleme almıştım..
*
‘Bir süre önce Akçakale’de denetim yapan Urfa Valisi’ne gazeteciler sormuştu..
‘Suriye’den kaçanlar Akçakale’de IŞİD’çilerin olduğunu, tedirgin olduklarını söylüyorlar, ne dersiniz?’
Vali bu soruya kızmıştı..
Polise emir vermiş, IŞİD’i soran dört gazeteciyi gözaltına aldırmıştı..
*
Oradaki arkadaşları sıkıntıya sokmadan, Vali’ye buradan soralım:
Suruç’ta IŞİD militanı var mı?
*
Vali’ye aynı soru iktidara yakın bir gazeteci tarafından sorulunca, yanıt vermiş:
Demiş ki ..
‘Olmaz olur mu? Var elbette. Geçtiğimiz günlerde Emniyetimiz iki IŞİD’liyi tutukladı. Son altı ayda IŞİD’e katılması muhtemel yabancı uyruklu 170 kişiyi yakaladık. Brezilyalı, İngiliz, Fransız, Özbek, Çeçen, Mısırlı... Yakalanan kişiler yabancı şubeye, oradan konsoloslarına teslim edilerek sınır dışı edildi. Tekrar söylüyorum, bu soru beni kızdıracak bir soru değil. Kim, hangi bilgiyi isterse paylaşıyoruz. Böyle bir saçmalık olabilir mi?’
*
Vali’ye bir soru daha soralım:
Türk var mı?
IŞİD’çi!..