Piyasalara bakarsanız Türkiye Anayasa Mahkemesi’nin kararı üzerine selamete kavuştu. Parası olanlar, borsada yatırım yapanlar bu gelişmenin çok olumlu olduğu kanısında. Hatta kimilerine göre, siyasal belirsizlik artık ortadan kalktığı için, ekonomi de toparlanacaktır. Sorunlar kalmayacaktır. Bize kalırsa, bu yorumlar oldukça çarpık ve abartılı.
Birincisi, şunu belirtelim, borsa üzerinde siyasal yorum yapmak son derece yanlıştır. Öyle olsaydı, 1 Mart tezkeresinin reddi üzerine karar değiştirip Türkiye’nin ABD ile beraber Irak’ta savaşa girişmesi gerekirdi. Borsa çökmüştü. Ama Türkiye’yi Allah kurtardı. Felaketin eşiğinden döndük.
İkincisi, bu karar elbette olumlu bir karardır ama anlayana. Dikkat ediniz, önemli bir kesim Mahkeme’nin en az 8 oyla AKP’yi kapatacağını düşünüyordu. Bu olmadı. Ancak 10 oyla AKP hatalı bulundu.
Bunların 6’sı kapatılsın, 4’ü ise Hazine yardımı kesilsin dedi. Demek ki, iktidar partisiyle ilgili bir sorun var ve bu tespit edilmiş. Bununla beraber, AKP’nin (bir iktidar partisi olarak) kapatılmaması Türkiye için çok hayırlı olmuştur. Burada kazanan Türkiye’dir, ama kaybeden AKP’dir! Bu çok ciddi uyarıyı AKP bir galibiyet olarak algılar ve sunarsa Türkiye bundan nasıl kazançlı çıkabilir?
Nasıl sızdı?
Bu kararın arifesinde 15 gün boyunca Türkiye’de borsa yükselişe geçmiştir. Bu yükselişin bir nedeni küreseldir. Gerçekten birçok borsada yükseliş gözlenmiştir. Ancak Türk piyasalarındaki olumlu havanın bir diğer nedeni ise yabancı yatırımcıların Anayasa Mahkemesi’nden bir kapatma kararı çıkmayacağının satın alması olmuştur. Bu ise hayret vericidir!
Nasıl olmuştur da bu bilgi sızmıştır? Yahut böyle bir kanı nasıl oluşmuştur? Son bir haftada yabancı yatırım kuruluşlarının hemen hepsinde kapatılmama senaryoları sunulmuş ve tartışılmıştır. Oysa yurtiçinde beklentiler (iktidar partisinin birçok mensubu da dahil) bundan farklı bir yöndeydi.
Bu kararın piyasalarda geçici bir olumlu hava yaratması gayet normaldir. Çünkü kapansaydı, Türkiye bir belirsizlik ortamına sürüklenecekti. Ardından da gelecek diğer olası gelişmeler son derece sancılı olacaktı. Karar bunların hepsini bertaraf etmiş oldu.
Ergenekon’a karşı Ger-ve-kon
Ancak belirsizliklerin kalkması olumlu olsa da böylece ne petrol fiyatı daha hızlı düşecek, ne cari açık kapanacak. Böylece dünyada gıda fiyatların baş aşağı gitmeyecek ve enflasyon düşmeyecek. Üstelik bu ara kur öyle düzeylere geldi ki, ihracatta elde edilen performans bir kez daha baltalanmış olacak.
Dahası da var, ekonomide bir durgunluk, daha doğrusu, yavaşlama gözleniyor. Bunun bu kararla toptan aşılacağını düşünmek hayal olur. Hızla artan dış borçlanmanın, azalan doğrudan yabancı sermaye girişlerinin yeniden artmaya geçmesi de aşırı iyimserlik olur. Yaşadığımız temel ekonomik sorunların hepsi sürmeye devam edecektir.
Karar bir fırsattır. Hatalardan ders alma, demokraside siyasal uzlaşmanın ve hoşgörünün vazgeçilmezliğinin kavrama fırsatıdır. Kimi medyada yer alan linç fetvalarının artık sona ermesi gerek. Ergenekon’dan şikâyet edenler, “Türkiye’yi ger-ve-kon” stratejisinden vazgeçmeli. Tabii AKP kapanmadı diye üzülenlerin de anlayışa ihtiyacı var.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024