Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gelelim getiriye. Bir diş doktoru yaptığı iş karşılığında para kazanır. Ancak diş ağrısı ortadan kalkan hastanın duyduğu rahatlıkla iş veriminin artması buna ek bir getiridir. Diş hekiminin cebine girmese bile toplumsal refah artar. Ekonomi biliminde doğrudan ve dolaylı getiriler ayrı ayrı hesaplanır. Götürü de öyle. Örnek vermek gerekirse, bir malın yapımının maliyeti bellidir. Ancak boyahane gibi çevreyi kirleten, ya da havaalanı gibi gürültü yaratan, ya da dolmuşlar gibi trafiği sıkıştıran unsurlar bu maliyetin dışındadır. Biz bunlara dışsallık deriz. Yani yapılan iş aynı zamanda başka birinin işini engellemektedir. Parasal olarak görünmez, ama vardır. Günlerdir Formula 1 ve Grand Prix yarışlarıyla yatıp kalkıyoruz. İki görüş var. Biri F1 yarışlarının İstanbul'a müthiş bir döviz geliri sağladığını savunuyor. Ancak bazıları bundan daha önemlisi, İstanbul'u dünya şehri yapmada F1'in olağanüstü ve gayet ucuz bir reklam olduğunu belirtiyor. Yani işin dışsallık (ya da dolaylı) tarafı vurgulanıyor. İTO Başkanı Murat Yalçıntaş 50 bin yabancı konuğun (bizce biraz abartılı) 100 milyon dolar (bu daha da abartılı) bıraktığını söylüyor. Ancak asıl dolaylı etkinin, yani 1.5 saat boyunca 200 ülkedeki naklen yayının 8 milyar dolar değerinde İstanbul reklamı olduğunu savunuyor. Öte yandan F1'in Türkiye'ye koparılan yaygara kadar çıkar sağlamadığını söyleyenler de var. Malum F1 Organizasyonu bu iş için ciddi bir yatırım yapmadı. Sadece yılda bir kez yapılması için İstanbul'u F1 programına aldı. Tüm yatırımları TOBB ve İstanbul Ticaret Odası (160 milyon dolar) üstlendi. Yani maliyet Türkiye'nin üstünde. Üstelik getirinin de çoğunu F1 organizasyonu alıyor. Yani reklam, promosyon ve televizyon tipi gelirler. Net bilet gelirlerinin yüzde 45'i F1 organizasyonuna gidiyor. TV ve yayıncılık ise biraz daha avantajlı. O içeride kalıyor. Kısacası, F1 aslında kârlı bir iş değil. İşin asıl yararının ülke tanıtımı olduğu söyleniyor. Peki bu doğru mu? Önce şu reklam meselesini netleştirmek gerek. 1.5 saat boyunca seyirciler piste, arabalara ve pilotlara baktılar. İstanbul'a değil! Malezya'da F1'i seyredip de Malezya'ya giden ben görmedim. Kısacası, durumu abartmayalım; ortada 8 milyar dolarlık bir reklam falan yok! Abartmalar var Peki o zaman bir yanlışlık yapıldı da, İstanbul gavura peşkeş mi çekildi? Bunun yanıtı net biçimde hayırdır. Bu iş iyi olmuştur. İstanbul için de, Türkiye için de iyi ve olumlu bir adımdır. İstanbul'un bu ve benzeri sosyal ve kültürel etkinlikleri yürürlüğe sokarak Türkiye turizmine ciddi katkı sağlaması gerekir. İstanbul hâlâ bir dünya kenti olamamıştır. Formula 1 bir adımdır. Yararının da abartılmadan olumlu olarak nitelenmesi gerekir.Nihayet, 160 milyon dolar belki 20-30 yılda karşılanacaktır. Ama dışsallıklar hesaba katıldığında bu rakam koca Türkiye için devede kulaktır. Keşke başka örnekler de yaratabilsek de İstanbul şenlense! hgunes@milliyet.com.tr İstanbul için iyi