Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiye’de benzinin diğer birçok gelişmiş ülkeden daha pahalı olması sıklıkla eleştirilir. Gerçekten de aşırı pahalı hale gelmesi nedeniyle büyük sorun olan İsveç’te bile benzinin litresi 2.90 YTL. Türkiye’de 3.53 YTL olduğuna göre, Türkiye’den epeyce ucuz. Üstelik İsveç’te kişi başına düşen gelir 50 bin doları bulurken, Türkiye’de en iyimser hesaplarla bile 10 bin doları bulmuyor. Demek ki, karşılaştırmalı olarak baktığımızda benzini gerçekten çok pahalıya alıyoruz.
Bununla beraber, ortaya çıkan bir gerçek daha var. Benzin bundan 5-6 yıl önce Türkiye’de çok daha pahalıymış. Yani diğer ülkelerle olan fark çok daha büyükmüş. Son yıllarda daha düşük düzeyde yapılan zamlarla diğer ülkelerle olan fiyat farkı azaltılmış.
2002 yılı başında petrolün varili 19 dolardı. Benzinin fiyatı da 1.25 YTL idi. Bugün petrolün varili 139 dolar ve benzinin litre fiyatı 3.53 YTL. Demek ki petrolün fiyatı tam 7.3 kat artmış. Oysa benzinin tüketiciye maliyeti 2.8 kat artmış. Kısacası, fiyat artışı tam olarak tüketiciye yansıtılmamış. Yani vatandaş şikâyet etmemeli. Hükümet benzini sübvanse etmese de fiyatını maliyetlerden daha az artırmış. 

Eskiden daha pahalıydı
Ancak konuya bir başka açıdan yaklaşmak istiyorum. Dünyada fiyatı 7.3 kat artan petrol aslında pek az sarsmış. 2002 yılından bu yana toplam tüketici enflasyonu yüzde 130 olmuş. Yani benzin toplam TÜFE kadar artsaydı bugün litresi 2.89 YTL olacaktı. Oysa 3.5 YTL. Demek ki aradaki fark sadece yüzde 21. Bu da ağlamaya değecek bir fark değil.
Öte yandan, 2002 yılından bu yana Türkiye ekonomisi yüzde 48 büyüdü. Az değil. Yani ortalama bir vatandaş geçtiğimiz yılın sonunda geliri yarı yarıya artmıştı. Türkiye’de milli gelir yarıya yakın büyüdüğüne göre, ancak, reel olarak benzin fiyatı yüzde 21 arttığına göre, vatandaşın benzin harcaması oranı 2002 yılına oranla bugün daha düşüktür. İşte konunun can alıcı noktası da burasıdır. Yani ağlamaya hiç gerek yoktur. 

Ucuzlatmak da zam da zor
Peki, benzinin fiyatı daha da yukarı çekilebilir mi? Sanmıyoruz. Bunun iki nedeni var. Benzin, ne yazık ki, tıpkı petrol gibi ticarete konu olan bir mal. Yani yurtdışından gelebiliyor ya da yurtdışına yollanabiliyor. Üstelik bu daha çok kaçak yollardan yapılıyor ve vergi kaybına neden oluyor. Yani benzin içeride çok pahalı olursa, kaçakçılık artacaktır. Kaldı ki, eskiden bunun sadece karayoluyla tankerlerle yapıldığı söylenirken, şimdi limanlardan bile yapıldığı söyleniyor. Zaten Türkiye’de benzin fazlasıyla pahalı.
Öte yandan, benzinin ucuz olmasının da sosyal maliyeti var. Gereksiz yere tüketilebiliyor. Unutmayalım ki, petrol, ithal ettiğimiz ve 30 yıl sonra da dünyada tükeneceği sanılan bir kaynak. Nihayet şu bilgiyi de okuyucularımıza verelim: Geçen yıla göre bu yıl yüzde 3-4 daha fazla benzin tüketilmesine rağmen son aylarda artan benzin fiyatları sonucu tüketim düşmeye başladı.