Gösterge Çoğu pazar mutat biçimde birbirimizi ziyaret ederiz. Önceki hafta uğradığımda bana yeni bir ürününden bahsetti. Hemen yazmak istediğimi söyledim ama bir haftalık ambargo koydu. Bu hafta uğradığımda ise ambargonun kalktığını söyledi. Prof. Akat kendi internet sayfasında (http://akat.bilgi.edu.tr) bir enflasyonmetre uyarlamış. İsteyen herkes aylık harcamalarını teker teker yazıyor ve internetteki sistem o kişinin aylık harcamalarına özgü enflasyonu ortaya döküyor. Arkada elbette görünmeyen (fakat TUİK'in derlediği mal ve hizmet bazında) bir enflasyon serisi bulunuyor. Ancak TUİK tüketici fiyatlarında artışı (TÜFE) hesaplarken bir ortalama sepet varsayıyor. Akat'ınki konfeksiyon değil. Kişiye özel. Örneğin kimi aileler (ev sahibi olup) kira ödemezken, kimi ailelerin aylık giderleri arasında kiranın payı yüzde 40. Malum, gelir düştükçe kiranın harcamalar içinde payı yükseliyor. TUİK bir Türkiye ortalaması varsaydığından, haliyle vatandaşın biri "Geç kardeşim milleti, benim enflasyonum ne?" sorusunu ortaya getirebilir. İşte Prof. Akat bunu yanıtlamak için ilk İngiliz İstatistik Bürosu tarafından tasarlanan bir sistemi Türkiye'ye uyarlamış.Siteye girince ve harcamalarınızı tek tek girdiğiniz takdirde, harcamalarınızdaki aylık ve yıllık fiyat artışları ekrana dökülüveriyor. Kuşkusuz TUİK'in ölçtüğü fiyat artışlarıyla. Gelirler artıp kira payları düşünce harcamalar içinde eğlence ve kültür ya da otel, pastane ve lokanta harcamalarının ağırlığı yükseliyor. Tabii bu sefer evdeki gıda harcamalarının payı azalıyor. Prof. Dr. Asaf Savaş Akat'ın kariyer yaşamı bir hayli ilginçtir. Hep aykırı çıkışları yakalar. Ben onu ilk 1983 yılında Alternatif Büyüme Stratejisi adlı kitabında tanımış, bir hayli de etkilenmiştim. O zamanlar daha geleneksel sol çizgideydi. Sonra 1988 yılında benim üniversitemde ders vermeye başlayınca yüz yüze tanıştım. Çizgilerimiz, siyasal pozisyonlarımız kimi zaman pek paralel düşmese de dostluğumuz zamanla pekişti. Denemek hemen herkese tavsiye edilir. Çünkü bu sistem kişinin reel refah düzeyinin gerçekten artıp artmadığını gösteriyor. Eğer geliri kendi harcamalarındaki fiyat artışlarından fazla artmışsa refah düzeyi de artmış demektir. Diyelim ki, maaşınıza yüzde 10 zam yapıldı. 2007 yılında TÜFE ortalama olarak yüzde 8.7 arttı. Bunda da kiranın büyük katkısı oldu. Eğer TUİK sepetiyle benzer bir harcama sepetine sahipseniz mesele yok. Ama kira ödemiyorsanız fiyat artışı yüzde 7'ye bile düşebilir. Yani durumunuz daha iyi demektir. Buna bakabilmenin yöntemi de enflasyonmetre internet sayfasında var. Akat'la beraber bu hesabı yaptık. Gıdada da fiyatlar hızlı arttığı için son bir yıldır yoksullar, evsizler enflasyondan daha fazla etkilenmiş görünüyor. Bizim çizgimiz araba direksiyonu tarafında kaldığı için işin can alıcı noktasını koyuverelim; bu enflasyon dar gelirlileri daha fazla etkiliyor. İnanmıyorsanız Akat'ın makinesinde deneyin! Refah düzeyinin artması TÜFE Ağırlık % Artış 100.0 8.6Gıda, içki, tütün 33.6 12.0Giyim, ayakkabı 8.1 4.7Konut, kira 16.6 11.3Ev eşyası 7.4 7.4Sağlık 2.5 4.14Ulaştırma 12.6 5.48Eğlence. kültür 2.8 2.7Eğitim 2.2 7.1Otel, pastane, lokanta 5.6 11.0Çeşitli mal ve hizmetler 4.2 5.3 hgunes@milliyet.com.tr
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024