Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları

Zordur bu ülkede kadın olmak...
Birilerine kendini anlatmak...
Herkes sizden bir şeyler beklerken, kendiniz olabilmek.
Bazen bir cep telefonu için öldürülürsünüz, bazen de aşık olduğunuz için dövülürsünüz.
Duygularınızı ifade edersiniz, adına TÖRE dedikleri silahla vururlar sizi.
Tecavüze uğrarsınız, tecavüzcünüzle evlendirirler.
Kardeşiniz tecavüze uğrar size ‘O’nun kardeşi derler.
Fazla makyaj yaparsınız, “kokoş” derler.
Kısa etek giyersiniz, “yollu” derler
Fedakarlık yaparsınız, “aptal” derler
Konuşursunuz, saygısız olursunuz.
Konuşmazsınız, saf olursunuz.
Ne yaparsanız yapın, yaranamazsınız.
İstemediğiniz halde doğurmak zorunda bırakırlar sizi bu ülkede...
Bedeniniz size ait olabilir ama kararı onlar verir.
Ağlarsınız “zayıf” derler.
Gülersiniz “hafif” derler.
Susmanız gerektiğini öğretirler.
Ne yaşarsanız yaşayın ama susun!
Alışırsınız bu duruma...
Şiddet görürsünüz susarsınız, tecavüze uğrarsınız susarsınız, baskı görürsünüz, yine susarsınız.
Burası, kadınların kanatlarının kırıldığı ülke.
Burada özgürlük yasak!

Pek çok kadın ve erkek, eminim ki bu satırları okuduktan sonra; “Helal olsun sana Hamdi”;
Türk kadınının toplumumuzda yaşadığı sorunlar, sıkıntılar, maruz kaldığı şiddet, hak etmediği tutum ve davranışlar ancak bu kadar güzel yazılır, anlatılır” diyecektir.
Ben de sizin gibi düşünüyorum, ama tek farkla:
Türk kadınının toplumdaki yerini, bu kadar yalın bir dille anlatan maalesef ben değilim.
Çiçeği burnunda bir gazeteci kızımız Yasemin Güçtekin...
Pırıl pırıl, ateş gibi bir genç.
Stajyerliğini benim yanımda; Milliyet Ege’de yaptı.
Şimdi Ege Telgraf’ta yazıyor, koşturuyor ve mesleğinin zorlu basamaklarını adım adım çıkıyor.
Yukarıdaki “Yasak” başlıklı yazısını çok beğendim ve sizlerle paylaşmak istedim, daha doğrusu sizin de okumanızı arzu ettim.
Türk kadınını, bu kadar güzel anlattığı için Yasemin’e teşekkür etmek istiyorum.
Aramıza hoş geldin Yasemin kardeş...

Haberin Devamı

Aslan gibi adam

Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan için biri çıkıp; “tut şunu” dese, kılımı bile kıpırdatmam.
Neden mi?
Çünkü ne benim ne de başkasının Hüseyin Aslan’ı bırakın yakalamayı, takip etmesi bile çok zor bir durum.
Adam sürekli koşturuyor, çalışıyor; herkese, tüm sivil toplum kuruluşlarının dertlerine çözüm bulmak için çabalıyor.
İzmir’e özel “toplumsal sorumluluk” bilinciyle projeler üretiyor.
Bu arada Ege-Koop’u da, bu sıkıntılı piyasa ortamında ayakta tutmaya çalışıyor.
Hüseyin Aslan’ın son olarak Vakıfbank’la ile imzaladığı bir kredi sözleşmesi; “Babam olsa vermez” dedirtecek cinsten.
Ege-Koop “Keyifli Yaşam Evleri” projesinden daire almak isteyenler için Vakıfbank, inanılmayacak kadar düşük bir faiz oranı; yüzde 0.84’le, sözleşme tutarı kadar kefilsiz ipoteksiz kredi vermeye başladı.
Kredi tutarı ise tam 30 milyon lira tutarında.
Bu, bankacılık ve para-kredi piyasasının Ege-Koop’a güveninin bir işaretidir.
Özellikle İstanbul’da dev inşaat şirketlerinin battığı bir dönemde, Ege-Koop’a tanınan bu ayrıcalık, Genel Başkan Hüseyin Aslan’ın başarısı, bu sektördeki “büyük”lüğünün de göstergesidir.