Hakkı Öcal

Hakkı Öcal

hakki.ocal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Trump’ın “başkan gibi” davranarak Kongre’deki ortak oturumda yaptığı “sesleniş” sayesinde neredeyse Demokratlarla arasında yeni başlangıç yapılmasına, hattâ yeni balayına yol açacağı tahminlerinin üzerinden 24 saat bile geçmeden yeni kriz patladı. ABD Adalet Bakanlığı’nın adı açıklanmayan yetkilileri, Adalet Bakanı’nın göreve gelmeden önce, Rusya’nın Moskova Büyükelçisi Sergey Kislyak ile iki kere görüştüğünü açıkladılar. 1997’den beri Alabama Senatörü olan Jeff Sessions, bakan olmak için senatörlükten istifa etmiş ve düne kadar arkadaşı olan senatörler tarafından sorguya çekilmişti. Bu sorguda Demokrat Senatörlerin çoğu Sessions’a karşı çıkmışlar ve adeta bir açığını yakalamak ister gibi dönüp dolaşıp, “Kampanya sırasında Trump’ın vekili sıfatıyla Rusya yetkilileri ile görüşmeleriniz oldu mu?” diye sormuşlardı. Sessions, bu sorulara “Olmadı!” diye karşılık vermişti. Bir başkasının “Bir hükumet yetkilisinin kampanya sırasında ‘surrogate’ (vekil, yerine geçen kimse) sıfatıyla böyle bir görüşmesi ortaya çıkarsa, ne yaparsınız?” sorusu üzerine Sessions, “Öyle birsinin olup olmadığını bilmiyorum. Cevap veremeyeceğim” demişti.

Haberin Devamı

Sessions nereden bilecekti ki kendisi “Trump’ın vekili” olarak değil ama senatör sıfatıyla yaptığını zannettiği görüşmeler, görevi bırakmasına bir kaç hafta kalmış olan Obama yönetimi tarafından kaydedilmekte ve mümkün olduğu kadar geniş bir çevreye yayılmaktadır. Bilemezdi ama tahmin edebilirdi. En azından senatörlerin sorularının “bir şey bilerek sorulan sorular” olduğunu sezebilirdi.

ABD Senatosu’nun önde gelen kavgacı üyelerinden biri sayılan ve Trump’ın Başkan Yardımcısı adaylığı ciddi şekilde düşünülmüş, 70 yaşındaki bir siyasetçinin yeminliyken yalan söylediği için istifa etmesini isteyen radikal demokratlara ve liberallere karşı şimdi kendisini kelime oyunları ile savunması, ne kadar acı.

ABD’de, evli-barklı bir siyasetçinin bir kamu binasında stajyer genç kızlarla ilişkisi suç değil de “Böyle bir şey olmadı” demesi suç! Çünkü yeminliyken yalan söylemek, toplumun en büyük değerlerinden birini, “tanrı inancını” anlamsız kılıyor; toplumun elinden en büyük güvencelerinden birini almış oluyor.

Haberin Devamı

Ulusal Güvenlik Danışmanlığı’nda iki hafta oturduktan sonra apar topar emekli general Michael Flynn’den sonra Adalet Bakanı’nın Rus elçisiyle görüştüğü iddiası ortaya çıkınca, Trumpçı Fox televizyonu bu bilgilerin kaynağını araştırarak, ortaya Obama yönetiminin bir marifetini çıkarttı. Obama’nın adamları, giderayak ABD seçimlerine Rusların hile karıştırdığı, Hillary’yi kaybettirip Trump’ı kazandırdığı iddiasına dayanak olabilecek her türlü bilgiyi-belgeyi yanlarında götürmüş ve yaymaya başlamışlar.

İşin siyaset boyutu bir tarafa...
Bir de şahsi boyutu var.

Amerikalı tiyatro-film senaristi
David Mamet’in bir sözü vardır, yalan üzerine. Etik, ahlak ve saire değerlere
değil, son derece pratik ve kolaycı felsefenin ürünü bir söz:

“Daima doğruyu söyle, ki hatırlaması kolay olsun.”