Gürkan Akgüneş

Gürkan Akgüneş

gurkan.akgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tarım zehirli pestisitler birçok hastalığa davetiye çıkarıyor. O hastalıklardan biri de Türkiye’de adeta bir salgına dönüşen obezite. Nörolojik hasarlara neden olduğu için yasaklansa da hâlâ tarım ürünlerinde saptanan klorpirifosun, yağ dokusundaki kalorilerin yakılmasını engelleyerek şişmanlamaya neden olduğu ortaya çıktı.

Türkiye obezite artış oranında Avrupa lideri. Neredeyse her 3 yetişkinden 1’i obez! Coğrafyamızda obezite âdeta bir salgın gibi yayılıyor. Peki, bu tablonun oluşmasında tarım zehri pestisitlerin rolü olabilir mi? Bu çarpıcı soruya bilimin yanıtı ise “Evet!”

Haberin Devamı

Nature dergisinde yayımlanan bir çalışmaya göre, fazla beslenilmeyen durumlarda dahi tarım zehri pestisitler, bünyenin kalori yakmasını yavaşlatarak aşırı kilo almaya yol açabiliyor. Üstelik çalışmaya dayanak olan tarım zehri de bu topraklar için tanıdık bir kimyasal olan klorpirifos. Tüm yasaklamalara karşın Türkiye’de hâlâ bazı tarım ürünlerinde kullanıldığını, Avrupa Birliği’ne ihraç edilen tarım ürünlerinde yapılan analizlerden biliyoruz.

Yeni yayımlanan “Çocuklar ve Gıda Güvenliği” adlı kitapta, klorpirifos ve obezite ilişkisi, bakın nasıl anlatılıyor: “Araştırmacılar klorpirifosun kahverengi yağ dokusundaki kalorilerin yakılmasını yavaşlattığını keşfetti. Kalori yakma sürecinin yavaşlaması, normalde vücutta yakılabilecek kalorilerin depolanmasına, yani kilo alımına yol açıyor. Yapılan araştırma klorpirifos maruziyetinin obezite riskini artıran bir faktör olduğuna ilişkin önemli bir kanıt sunuyor. Meselenin sadece klorpirifos ile sınırlı kalmayacağını düşünüyorum. Zaman içinde diğer pestisitlerin de obezite sorununa ne ölçüde yol açtığı daha iyi anlaşılacaktır.”

Bağışıklık güçlendiriciler

Bu satırların yazarının bu alanda önemli çalışmalara imza atmış Gıda Mühendisi Bülent Şık olduğunu da ayrıca vurgulamak gerekiyor. Şık, kitabında, Avrupa’ya ihraç edilmek istenen, ancak tarım zehri kalıntısı nedeniyle geri çevrilen her 3 üründen 2’sinde klorpirifos kalıntısı bulunduğunu ve bu maddenin özellikle çocuklarda nörolojik gelişim bozucu etki yaptığını da özellikle not düşmüş. Kitapta başka ilginç tespitler de var: Mesela hayatımıza koronavirüs sonrası, “bağışıklık güçlendirici” iddiasıyla giren bazı maddelerin yarardan çok zarara neden olabileceğine yönelik araştırmalar söz konusu ediliyor. Bitkisel esaslı çayların, bitkisel gıda takviyelerinin ya da polen içeren arıcılık ürünlerinin içerdikleri “pirolizidin alkaloitleri” açısından ciddi sağlık riski oluşturabileceğine değiniyor Şık.

Haberin Devamı

“Çocuklar ve Gıda Güvenliği” adlı kitabında Gıda Mühendisi Bülent Şık şunları kaydediyor: “Almanya’da pirolizidin alkaloitleri içeren bitkisel ürünlerin hamile ve emziren kadınlar tarafından kullanımı, fetüs ve bebekler zehirlenmeye karşı hassas olduklarından yönetmeliklerle yasaklanmıştır. Ülkemizde üretilen bitki çayları, kekik gibi baharat, bal ve polen gibi gıda ürünlerindeki pirolizidin alkaloitleri kalıntılarının ne olduğuna ve beslenme yoluyla ne düzeyde maruz kaldığımıza dair bir bilgimiz yok. Dolayısıyla sosyal medya, TV ve internet sitelerinden, pirolizidin alkaloitlerini içeren arıcılık ürünleri, bitki çayları ve baharatların her gün tüketilmesi önerisi, tek kelimeyle büyük sorumsuzluktur. Çünkü bu ürünlerin önerilmesi bebek ve çocuklar için riskli. Bu gibi öneriler, halk sağlığını tehlikeye atıyor.”

Haberin Devamı

Tehlikeli gıda katkı maddeleri

Tabii kitaba değinmişken gıda katkı maddelerine de ayrı bir parantez açmakta fayda var. Şık, gıda katkı maddelerine yönelik değerlendirmelerin ve deneysel çalışmaların çok yetersiz olduğunu vurgulayarak, özellikle gıda boyası niteliği taşıyan katkı maddelerinin çocukların diyetinden çıkarılması gerektiğini belirtiyor. Bir diğer uyarısı da; emülgatör olarak kullanılan “karragenan”ın (E407) şeker hastalığına yol açabileceği ve E466 ve E488 kodlu katkı maddelerinin de bağırsaklarla ilgili iltihabi hastalıkları tetikleyebileceği yönünde. Doğan Kitap’tan yayımlanan kitapta, sağlıklı beslenmenin basit ilkeleri de yer alıyor. Bülent Şık, sağlıklı beslenmenin diyetin olabildiğince besin çeşitliliği içermesiyle mümkün olduğuna işaret ediyor ve ebeveynlere yönelik önemli tavsiyelerde bulunuyor.

Çocuğunuzun yediğini umursayın

Çocuk beslenmesi için 4 tavsiye:

1) İşlenmiş gıda tüketimini sınırlayın.

2) Aşırı işlenmiş paketli atıştırmalık ve abur cuburdan kaçının.

3) Yemek pişirirken yağ, tuz ve şekeri olabildiğince az kullanın.

4) Mümkün olduğunca mevsiminde yerel beslenin.