‘İyi insan başkalarına hayrı dokunandır’

Bugün Kurban Bayramı’nı kutlamaya başlıyoruz.

Kuran’da “Kurban Bayramı”ndan değil de “kurban”dan söz edilir.

Kevser Suresi’nin 2’nci ayetinde “Rabbin için namaz kıl ve kurban kes”, Hacc Suresi’nin 36’ncı ayetinde, “İşte, kurbanlık deve ve sığırları Allah’ın size olan nişanelerinden kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. Bağlı halde keserken üzerlerine Allah’ın adını anın. Yan üstü düşüp ölünce onlardan yiyin. İsteyene de, istemeyene de verin. Şükredersiniz diye onları böylece sizin buyruğunuza verdik” diye buyurulur.

Gene Hacc Suresi’nin 37’nci ayetinde, “Bu hayvanların ne etleri ve ne de kanları Allah’a ulaşacaktır. Allah’a ulaşacak olan ancak sizin O’nun için yaptığınız gösterişten uzak amel ve ibadettir. Size doğru yolu gösterdiğinden, Allah’ı yüceltmeniz için onları böylece sizin buyruğunuza vermiştir. Ey Muhammed! İyilik yapanlara müjde et” buyruğu yer alır.

Kuran’da bunlar dışında “kurban” ile ve “Kurban Bayramı” ile ilgili başkaca buyruk yoktur.

Bayram hadisleri

Bunlar dışındaki düzenlemeler “hadis”lere dayanır.

Hazret-i Aişe’nin rivayet ettiği bir hadiste şunlar söylenmektedir: “Ademoğlu Kurban Bayramı gününde kan akıtmaktan daha sevimli bir işle yüce Allah’a yaklaşabilmiş değildir. Kanını akıttığı hayvan kıyamet günü boynuzları, ayaklarıyla gelecektir. Akan kan yere düşmeden önce yüce Allah katında yüksek bir makama erişir. O bakımdan gönül hoşluğuyla kurban kesiniz.”

Kurban kesmenin her ev için bir sünnet-i kifaye olduğuna dair delil ise Mihnefb, Sülym’in rivayet ettiği şu hadistir: “Peygamber (A.S.) ile birlikte duruyorduk. Onun şöyle dediğini işittim: Ey insanlar... Her aile halkına her sene bir kurban düşer...”

Müslümanlar bugün inançları doğrultusunda kurban kesecekler. Ancak unutmayalım. “Kurban kesmekle bütün günahlarımız, hatalarımız affolmuyor. Kurban kesmekle dini sorumluluklarımız yok olmuyor.

Namaz, oruç ve hac gibi yapmakla yükümlü olduğumuz ibadetlerle, kurban kesmekle Allah’a olan kulluk ve şükür borcumuzu yerine getiriyoruz.

İyi insan olmak

Asıl ibadet insanlara hizmet etmektir.

Peygamberimize, “İnsanların en hayırlısı kimdir?” diye sorduklarında, Peygamberimiz, “İnsanların en hayırlısı, insanlara hizmet edendir” buyurmuşlardır. (Binbir Hadis 1. Cilt, Hadis No: 426)

İbadetin de imanın da amacı, insanı iyi insan haline getirmektir.

İyi insan “başkalarına hayrı dokunan insan”dır.

İyilik, insanın kendisi için yaptıklarına bakılarak değil başkaları için, diğer insanlar için yaptıklarına bakılarak ölçülür. İnsanın sahip olduklarından, yediğinden, içtiğinden ihtiyaç sahiplerine verdiği paya göre belirlenir.

Müslüman başkalarının canına, malına kastetmez. Hırsızlık yapmaz. Başkalarının kötülüğünü istemez. Başkalarının huzurunu bozmaz. Küçüklerini sever, büyüklerine saygı gösterir. Bunlar esastır. Bütün bunlardan sonra Müslümanın kendi kendine sorması beklenir: “Başkalarına ne hayrım dokundu? Ne iyilik yaptım?”

Dini bayramlar “insan olmanın” öneminin hatırlanmasına vesile oluyor.

Bayramınız kutlu olsun sayın okuyucularımız.