Donald Trump, Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı olmak yolunda rakipsiz.
“Ya Başkan seçilirse” sorusunun cevabına aileden başlayalım.
Donald Trump’ın ablası Maryanne Trump ABD’nin saygın ve zirvede bir “hukuk insanıydı.”
Federal Yargıçtı.
Vefat töreninde ailenin diğer bireyleriyle birlikte Trump da vardı.
Ancak…
Ablasının vasiyeti gereği diğer aile üyeleri gibi onun da bir konuşma yapması yasaklanmıştı.
Sadece nöropsikolog ve yazar oğlu Desmond “annesinin, erkek egemen bir meslekte yükselirken gösterdiği örnek dürüstlük, cesaret ve dayanıklılığı” övdü.
Abla Yargıç Barry, yaşamı boyunca kardeşi Donald Trump hakkında alenen konuşmaktan kaçındı.
Sadece -ailenin en büyük kardeşi Fred Jr.’ın kızı- yeğeni Mary L. Trump’ın yazdığı kitap için sessizliğini bozdu.
“Onun hiçbir ilkesi yok. Sahtekarlık ve zulüm…
Donald zalimdir.”
Donald’ın abisinin kızı Mary Trump’ın “ÇOK FAZLA VE ASLA YETERİNCE: Ailem Dünyanın En Tehlikeli Adamını Nasıl Yarattı” kitabında bu satırlar ve daha fazlası da var…
Donald’ın zorbalığı, saygısızlığı, empati eksikliği, kendine hayranlığı, babasından ona geçmiş özelliklerdi.
Donald’ın da babası gibi “paranın tek değer olduğu, yalanların iyi, ödüllerin zayıflığı inancı” beynine kazınmıştı.
Onlara her şey mübahtı.
Örneğin Donald Trump üniversiteye girmek için gerekli SAT sınavına para ödeyerek kendi yerine bir arkadaşının girmesini sağlamıştı.
Abla Yargıç Maryanne küçük kardeşi Donald’ı “ilkeleri olmayan bir palyaço” olarak tanımlıyor.
“Narsistik kişilik bozukluğu, kronik suçluluk, kibir, başkalarını umursamama, öğrenme güçlüğü, yalnız kalmaktan rahatsızlık duyma” portresindeki çizgiler...
ABİ FRED Jr.’E VEFASIZLIK
Donald’ın abisi Freddy’nin geleneksel olarak babasından sonra ailenin işlerini devralması gerekiyordu.
Ama o ticari uçak pilotu olmayı tercih etti. Babasının gözünden düştü.
Kardeşi Donald ise onu “sen bir otobüs şoförüsün” diye aşağıladı.
Yeğeni Mary Trump kitabında “Donald’ın, abisinin düğününe gelmediğini” yazıyor.
Abisi hastaneye kaldırıldığı gün de gelmiyor. Mary Trump “babam tek başına ölüm döşeğinde yatarken, Donald sinemaya gitti” diye yazıyor.
İNTİKAM MI?
Yeğen Mary acaba intikam almak için mi bu kitabı yazdı?
Çünkü Donald Trump, Mary ve kardeşini büyük babalarının bıraktığı servetin yüzde 20’sini oluşturan mirastan büyük parçalar apartmış. (!)
Mary ve kardeşi büyükbabanın vasiyetnamesini bu nedenle mahkemeye taşımışlar.
Kitap değil ama yeğen Mary Trump’ın asıl büyük intikamı, ölümcül oldu.
New York Times’e “Trump ailesine ait 19 kutu mali belge” sızdırdı. Trump ailesinin vergileriyle ilgili bu belgeler New York Times’e “Pulitzer ödülü” getirdi.
DÜNYANIN YARISI SANDIĞA
Bu yıl yaklaşık 2 milyar insan yani dünyadaki yetişkin nüfusun yarısı oy kullanacak.
Nüfusu en fazla 10 ülkeden 8’inde seçim var.
Ancak sandıklardan çıkacak olanlar için tahminler “hiç de iyimser” değil.
“Hukukun üstünlüğü sosyal adalet, temel hak ve özgürlükler, liberal düşünce ve ekonomi” için “demokratik durgunluk” tanımı yapılmakta.
Dahası…
“Akademisyenlerde zamanın bir ruhu (zeistgeist) var ve bu demokratik bir ruh değil” kanısı “viral” olmakta.
Paranoya mı?
Hayır.
Araştırma verileri de bu kanıyı doğrulamakta.
Demokrasilerin sağlığını 5 ilkeye göre değerlendiren V-Dem Enstitüsüne göre 2023’te “seçime dayalı, liberal, katılımcı, müzakereci ve eşitlikçi demokrasi” tüm ülkelerin yarısında geriledi.
Artarda 6 yıldır gerilemekte oluşu da vahim bir grafik.
ANNUS HORRİBLLİS
2014’ün “felaketler yılı (Annus Horribllis)” olabileceği kaygıları yoğun.
Başkanlık seçimini Trump’ın kazanması bu “karanlık kehanetlerin en büyüğü” olarak görülmekte.
New York Times’ta Frank Bruni şöyle yazıyor:
Normal bir seçimden çok daha
korkunç bir şeyin eşiğindeyiz.
Trump’ın öfkesi, intikamcılığı
ve hırsları 2020’den bu yana metastaz yaptı.
Trump’ın ideologları daha karanlık ve ayrıntılı ikinci bir Trump yönetimi için planlar hazırladılar.
Gözlemcilere göre günün Trump’ı bugünkü “Godzilla’nın yanında
bir iguana’ydı.” (*)
91 ağır suçtan 4 davayla yargılanmakta olan Trump “adalet sisteminin yozlaşmış olduğunu” söylüyor.
“Yargı sistemini elden geçirip siyasi düşmanları cezalandırmak için kullanacağına” ant içmiş bulunuyor.
Dış politikada “otokratları” övüyor.
Örneğin…
Kuzey Kore Başkanı “Kim Jong-Un ile dostluğunu” övüyor.
“Göçmenlerin saf beyaz Amerikalıların kanlarını zehirlediği” iddiasında.
Öte yandan Biden de “Trump’ın Amerikan demokrasisini yok etmeye kararlılığını” her fırsatta dile getirmekte. Bu durumda seçim sonucunu taraflar nasıl kabullenecek?
“İç savaştan bu yana ABD’nin en büyük kutuplaşmasının yaşandığı” söylemleri yaygın.
……………………
Trump kazanırsa ABD içinde bazı eyaletlerin kopabileceği spekülasyonları da yapılmakta.
İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana özgür batı dünyasının üzerinde -tüm yanlışlıklarına karşın gene de- koruyucu şemsiye olan
ABD siyasi kamplaşması nedeniyle içine dönerse tüm dünya dengeleri altüst olur.
Çin ve Rusya’yı dengeleyecek karşı ağırlık kalmaz.
O nedenle de ABD Başkanlık seçimi çok önemli.
……………………
Amerikalıların 3’te 2’si -neredeyse- hiçbir konuda görüş birliği içinde değil.
Buna karşın gene 3’te 2’si “Trump-Biden rövanşını görmek istemedikleri” konusunda hem fikir.
Beyaz, sarı, siyah her ırktan insanların yaratıcılığını zenginlik kabul eden fırsatlar ülkesi Amerikan rüyası için fay yırtılmaları riski büyük.
Ve artçı depremler yer kürenin diğer demokrasilerine de zincirleme tehdit.
………….
(*) Godzilla Japonların tasarımı canavar. İguana timsaha yakın büyüklükte ve timsahı andıran kertenkele azmanı zararsız sürüngen.