Gözde Yener Birman

Kışın kamuflaj, yazın denizci modası illa olacaklar arasında... Savaşın bir türlü bitmediği ve birçok sektörün bundan rant sağladığı günümüzde, moda dünyası da pastadaki payını almak için her sene kendi içinde ticari savaşa girer. Temizliği, saflığı ve berraklığı temsil eden ‘beyaz’ın kaçınılmaz cazibesi konuşur... Ama bunu yaparken her an ilkokul müsameresinden çıkmış gibi de görünebilirsiniz. Evet!!! Marine temasının maalesef böyle bir dezavantajı var, fazla kalıpsal...
Bu sene, geçen sezonlardan farklı olarak, denizci amblemleri ve apoletleri de kullanılıyor. Elbise ve ceketler favori parçalar arasında... Daha önce de belirttiğim gibi, bu, kalıpsallaşmış bir akım ve en belirgin özellikleri arasında; enine çizgili, lacivert-beyaz ikilisine hafif dokunuşlarla eşlik eden kırmızı, keten tabanlı bez ayakkabılar, halat aksesuvarı, çapa ve dümen gibi desenler var.

Banu Karagülle
Çizgilinin ve desenin iç içe kullanılması kıyafeti farklı kılıyor. Bronz teni ve doğal haliyle Banu Karagülle, yazın, bir kadına kattığı tüm güzelliği yansıtıyor.

Alem Taşçı
Western tarzı, her zaman klas görünmekten uzak olmuştur, ama eğlencelidir. Ayakkabı seçimi doğru olmamış. Belki fularla, takılarla tarz

Artık, Twilight Edward’ın “pudra kovasına girmiş halinden ötürü” mü modacıların aklına pudra renkleri geldi, yoksa ortalık fazla cart renklerle doldu bu yüzden midir bile-meyeceğim ama pudra renkleri en mutlu günlerini yaşıyor. Asil ve romantik bir çağrışımı olan pudra renklerini başlı başına tek kullanabilirsiniz. Kırmızı ve mavide olduğu gibi kombin bir renge gerek yok. Modacılar romantik kalıbından çıkıp pudra renklerini daha sert ve iddialı yerlerde kullandılar.

Kalite katıyor
Daha çok gece elbiselerinde gördüğümüz naturel renkleri artık eşofmanlarda da göreceğiz.
Yurdumun tozlu-topraklı yollarında bu renkleri nasıl kullanacağımız her ne kadar şüphe götürse de, giyene temiz ve kalite kattığı kesin.

+’SI /-’Sİ

70’lerin modası “Sabo”lar geri geldi! Hastane koridorlarında görmeye alıştığımız bu terlikler artık bu yaz ve hatta kışın da devam edecek olan “Ben tarzım” diyenlerin ayağından eksik olmayacak. Her renginden edinmeye bakın, çünkü uzunca sürecek bir moda olacak.
Onunla “havalı” olursunuz
İster gündüz jeanlerle, şortlarla, ister gece kıyafetin altında, isterseniz de plaja giyin. Rahat kullanımı ile kendinizi gün boyu havalı ve uzun boylu hissetmenizi sağlayacaktır. Deriden, kumaştan, püsküllü, tüylü, çiçekli, ekoseli, zımbalı... Sabolarda da 2010 yaz modasına dair her şeyi bulmak mümkün.
Moda devlerinin koleksiyonlarında
Chanel’in, çiftlik ortamı yaratılarak sunulan 2010 İlkbahar-Yaz Defilesi ile Sabo çanları çalmaya başladı; bununla beraber aynı havayı soluyan diğer büyük moda devleri de hemen kolları sıvadılar ve koleksiyonlarına Saboları ilave ettiler. Miu Miu, Louis
Vuitton, Dolce& Gabbana bunlardan bazıları...

Mayoda bu yaz elbise ve bluzlarda olduğu gibi tek omuz çok moda. Mayokini kesinlikle demode ama yine de kurtulamayanlara alternatif modeller mevcut. Vahşi doğa desenleri plajlarda da hakim olacak: Leopar, zebra desenlerini tezat renklerle kullanarak tropik etkiler yaratılıyor. Daha çok rock ve hippi tarzını göreceğiz. Rock derken taşlanmış süet etkili renkler çok moda; hippide ise kalın kenarlı küçücük üstlü bikiniler ve bunları tamamlayan abartıya kaçmadan tamamlanan aksesuvarlar var. Bikini her ne kadar yerini korusa da mayoda da ciddi bir atılım var. Çok daha klas, vücudu derleyip toplayan ve hatta modeline göre çok daha seksi duran mayolar var. Plaj giysinizi bandana veya şapka ile tamamlayın...

Çok rahat olmalısınız
Şık şıkıdım olmayııınnn lütfen, plaj burası... Süslenmek için saatlerce efor sarf edilmesi gereken yer olmadığı gibi aksine rahatlayıp sere serpe kendinizi güneşe teslim edeceğiniz, kumlarla çocuksulaşacağınız, dalgalarla dinlenip, saatlerce anlamsızca duracağınız zaman diliminde en rahat olacağınız bikini veya mayoyu giymelisiniz! Düşünsenize hangi sosyal yaşam diliminde sizi kim uzanmış olarak görüyor?... Eee madem rahat bir ortam, bırakın rahat rahat

Artık biliyoruz ki belli trend kalıpları yok, çünkü her şeyden var! En önemli trend kendi stilini oluşturabilmek. Moda bu noktada her türlü deseni, kalıbı ve kombini size alternatif olarak zaten sunuyor. “Yeter ki ne giyeceğim derdimiz olmasın” diye her şey var. Ama sevgili modacılar ki, -genelde erkek oldukları için- bunu biz kadınları daha da çıkmaza sokacaklarının farkında değiller herhalde. Çünkü ne kadar çok çeşit, o kadar çok kafa karışıklığı demektir. Ama yine de artık desenler ve renklerin belli bir uyum içinde olması gibi zorunluluğu yok. Hatta hepsi ne kadar çok karışırsa “Hımm, galiba bunun var bir bildiği ki bu cesareti göstermiş” diye takdir bile toplayabilirsiniz... Puntiye gibi, çizgi gibi bu yaz çiçek de var. Floral desen aslında her yaz olmazsa olmazımızdır.

Size göre bir tercih
Ama bu sefer iri ve ufak farklı ebatlar bir arada kullanılmış; “Aman düzlerle dengeleyelim” derdinden uzaklaşılıp bilakis daha bir karıştırılmış. Çiçek deseninin çok naif, zarif ve feminen bir görüntüsü var; Barbara Cartland’ın romanlarından çıkmış bir kahraman gibi yaşamak ve görünmek istiyorsanız çiçek deseni tam size göre bir tercih olacaktır. Floral baskıyı,

İnsanların dikkatini çekeceğiniz kesin! İnanın moda sektörünün sizin ve sizi takip edenlerin ilgisini çekebilmek için atmadığı takla kalmadı... Her yol denendi ve garanti bir yol kaldı o da sizi alabildiğine cart renklere büründürüp “Ben buradayım” dedirtmek. Şaka bir yana bu yazın trendi olan neon renkleri ile cıvıl cıvıl bir sezon yaşanacak. 80’li yılların geri döndüğü, başımıza vurularak anlatılan ve bir dönem, modanın kayıp çocukları olarak tarihe geçtiğimiz nesil olarak bu acıyı ikinci kere yaşamamız, karmamızda aşmamız gereken bir tıkanıklık olduğunun göstergesi değil midir? Sarının, pembenin, yeşilin, turuncunun patlayacağı bu yaz sezonunda otoyol tadilat uyarı levhası olmak veya gece görüşünde kedi gözü gibi patlamak istemiyorsanız, hele ki evlerden uzak, diskoda mor ışık altında “aciiiddd!!!” formatında dans figürleri ile bağırmak istemiyorsanız işte dikkat etmeniz gereken birkaç husus:
•Bronz tene giyin.
•Baştan ayağa neon renklerdense tek bir parçada kullanın.
•Oje, gözlük bile sizin bu dayanılmaz fosfor ihtiyacınızı gidermenize yardımcı olacaktır.
Işığınız içinizden gelsin...

Metal dedik, rock dedik, allı-pullu kıyafetler, alabildiğine iddialı detaylardan bahsettik... Fütüristik akımlar bir yana, geçmişin gizemli ve romantik kapılarını aralayan bir tarzdan bahsetmek istiyorum. Dantel! Bu kadar sert ve başkaldıran stillerin hemen akabinde bunları yumuşatacak, huzur ve feminenliği ortaya çıkaracak bir modanın gelmesi zaten beklenen bir şeydi. Prada’nın koleksiyonunun detayında göstermesi bile geçen seneden bu akımın geleceğine dair bir işaretti! Alexander Mc Queen’in dantele kattığı farklı desen yorumları ile çağımız dantele muazzam bir ruh kazandırmıştır! Christian Dior’un olmazsa olmazı olan danteli; çantadan, ayakkabıya ve koleksiyonunun hemen hemen her detayında görmemiz mümkün. Anna Sui’den Vera Wang’a, Chanel’den Oscar de la Renta’ya modaya yön veren isimlerin hepsi bu cazip akımdan faydalanmış ve kadınlara tekrar dişiliklerini hatırlatmışlardır.

+’SI /-’Sİ

Ful­ya Per­çin:
Bu hafta sayfamda rüküş yok. İnanın böyle olunca çok keyif alıyorum. Bu haftaki konuda işlediğim gibi Fulya Hanım moda olan danteli elbisesinde kullanmış. Üzerine giydiği, etek uçları ile uçuşan bir kesime sahip tuniği ile bütünlük sağlamış. Renkli clutch çantası ile kıyafetine

Rock... Bayılıyorum bu akıma! İsyankar, değişiklikten korkmayan, sınırlarını kendi çizen, enerji dolu, öfkeli çünkü kalıplara sığmıyor, güzel çünkü farklı, siyah çünkü tüm renkleri içinde barındırdığı gibi o bir mozaik... Deri başrollerde, zincir tüm detaylarda var, tertemiz değil kirlenmeye müsait ve korkmayan, yaşamı yakalayan haliyle eskitilmiş jeanler, t-shirt ve montlar...

Baskı şart!
T-shirtlerde mutlaka baskı var, en karışığından hem de özellikle “Ed Hardy” imzalı akslı her şey çoooook moda! Kendisi, rock ile efsaneleşen bir isim ve çizimleri t-shirtten, cep telefonu kılıfına kadar her yerde.

Şort altına bot
Rock tarzı isyankâr demiştik. Bu yüzden onlardan her şey beklenir ve yazın bile kısacık şortun altına bot giymiş olarak görebiliriz.