50’li yıllar geri geldi

25 Eylül 2010

Moda zaten sürekli olarak geri gelip duruyor! Modanın kendi içinde kaotik bir yapısı var ve belki de bunu en iyi çözen ünlü moda araştırmacısı Levier olmuştur. Kendisinin dediği gibi “Bugün moda olan bir giysi, 10 yıl sonra itici, 30 yıl sonra ilginç, 50 yıl sonra ise müthiş kabul edilecektir” İşte bundan dolayı ki, bugün 50’li yıllar çok kuvvetli bir şekilde geri geliyor. Dizde biten kalem etekler, dirsekte biten bebe yakalı ince trikolar, yüksek belli pantolonlar, feminenliğin ön planda olduğu koleksiyonlar hazırlandı. Bu modayı yaratan ve hazırladığı ilk koleksiyonuyla yankı uyandıran, 1947’de Paris Avenue Montaine’de Christian Dior’un düzenlediği defile olmuştur. Beller korseyle 45 santime inmiş ve dekoltenin öne çıkarılıp eteklerin kabardığı bu dönemde Dior’un bayanları tek tip ve dişilikleri ile öne çıkarılmıştı.

Yelpazenin renklerinden biri
Bugünün kadınları için ise 50’lerin modası sadece bir alternatif olup, kendi kültür, vizyon ve tarzları ile harmanladıkları, yelpazenin renklerinden sadece biri olacaktır. 2010-11 kışında bu moda akımına en çok yer veren modacı olarak Louis Vuitton, Dolce&Gabbana, Lara Stone gibi isimler yer alıyor. Bunların dışındaki modacılar da

Yazının Devamı

Beş başlıkta kış modası

18 Eylül 2010

Veee yaz bitiyor... Tabii ki İzmir’imde yaz ekim sonunu buluyor ama gel gelelim takvimler bizi zorluyor, “Sen bakma güneşe artık kış temposu başlıyor” diyor. Bir yandan okullar, dershaneler, bir yandan da modanın kazakları vitrinlere koyma yarışı bizi ister istemez “Evet ya, galiba kıştayız. Denize girmek neden?” gibi kendimizle çelişir hale getiriyor!
2010-2011 kış koleksiyonlarına baktığımızda, trend setterlar kış modasını beş başlıkta topluyor:
1)50’ler geri geliyor! Zannetmeyin ki 80’leri atlattık, tabii ki onlar devam ediyor ama 50’lerin feminenliği, kalem etekler veya kabarık belden etekler, dar, üste oturan bluzlar... Bu tarzı daha çok Dolce&Gabbana, Louis Vuitton ve Prada koleksiyonlarında görüyoruz.
2)Kürk geri geliyor. Patchwork tarzı çok göreceğiz kürkte ama tabii ki imitasyon geliyor! Gerçeği olsa bile İzmirli aydın kadınlarımıza böyle bir cehaleti yakıştıramam! Balenciage, Chanel, kürkü koleksiyonlarında sıkça kullanan modacılar...
Erkeksi şıklık, seksilik var
3)Maskülen tarz çok var. Keskin hatlar, kısa görünümlü pantolonlar, ceketler... Bu sene hanımlarda erkeksi şıklığı ve seksiliği göreceğiz. Özellikle Alexander Wang, kullandığı kalın dokuma kumaşlarla

Yazının Devamı

McQueen’in çizgisini Burton sürdürüyor

11 Eylül 2010

Givenchy’nin baş tasarımcısı ve İtalyan modaevi Gucci’nin %51 hissedarı olan Alexander McQueen’in ölümü ile şok olmuştuk. Moda dünyasının dahisi, yarattığı şahane koleksiyonları, sayısız başarıları ile unutulmayacaklar arasında yerini aldı bile!

Modayı sanat yaptı
2009-2010 defilesi muazzam bir şovdu. Yaptığı her defile teatral bir havada geçerdi. O modayı sanat yapanlardandı ve kullandığı renklerle, sunumu ile izleyenleri kendine hayran bıraktırırdı. İngiliz bayrağı motifleri, yine İngilizlerin çok sevdiği ekose desenini kullanışı, en şık kıyafete bile iliştirdiği kuru kafa deseninin moda dünyasına bu kadar ihtişamlı girmesi onunla olmuştur ve farklı kalıpları kullanması artık onun imzasını taşıyordu. Kalıptaki ustalığı, 16. Yüzyıl kıyafetlerinden samuray giysilerine kadar bir çok farklı dönem ve ögeleri çok güzel harmanlamış ve bunları ustalıkla bir araya getirmiştir.

Ruh yine aynı ruh
Şimdi Alexander McQueen’in sağ kolu olan Sarah Burton ve ona inanan ekibi tarafından kolek-siyonlar hazırlanıyor. Çizgi bozulmadan, aynı ruh yakalanmaya çalışılıyor ve başarılıyor da. Sarah Burton’ın dediği gibi; “Alexander McQueen Avrupa’nın karanlık çağına meraklıydı ama o her zaman

Yazının Devamı

50’ler ve kürk geliyor

28 Ağustos 2010

Veee yaz bitiyor... Bir yandan okullar, dershaneler, bir yandan da modanın kazakları vitrinlere koyma yarışı bizi ister istemez “Evet ya, galiba kıştayız, denize girmek neden?” gibi kendimizle çelişir hale getiriyor! 2010-2011 kış koleksiyonlarına baktığımızda, trend setterlar genel olarak kış modasını 6 başlıkta topluyor:
1-50’ler geri geliyor! 50’lerin feminenliği, kalem etekler veya alabildiğine kabarık belden etekler, dar üste oturan bluzlar... Bu tarzı daha çok Louis Vuitton, Prada ve Dolce&Gabbana koleksiyonlarında görüyoruz.
2-Kürk geri geliyor... Patchwork tarzı çok göreceğiz kürkte ama tabii ki imitasyon geliyor! Balenciage, Chanel, kürkü sıkça kullanıyor.
3-Maskülen tarz çok var. Keskin hatlar, kısa görünümlü pantolonlar, ceketler. Özellikle Alexander Wang, kalın dokuma kumaşlarla hazırladığı maskülen koleksiyonu ile konuşuldu. Balmain’in koleksiyonu da maskülen ama daha feminen hatlara sahip.
4-Uzun görünüm hem de her şey uzuuunn... Etek, üste giyilen hırka, içe giyilen bluz, en üste atılan şal, her şey üzerinden akıp gidecek kadar uzun. Pantolonlarda bile döküm ve uzunluk var ve bence çoook hoş duruyor.
5-Kat kat giyinmek... Her ne kadar minimal yaklaşımlar

Yazının Devamı

Modada yeni TAYT DEVRİ

21 Ağustos 2010

80’li dönemi yaşamış ve hâlâ bir giyim zevkine sahip olmak inanın Everest’te domates yetiştirebilmek kadar alkışlanası bir durum!!! Ne günlerden bugünlere ulaştık. İnanın omuzlarımızla bütünleşmiş vatkalarımızı çıkartmamız yıllarımızı aldı. Bunu ayrıca yazı olarak sizlerle paylaşacağım ama şimdilik ucundan, o günlerden kopamadığımız ve hatta küllerinden doğan Anka Kuşu gibi taytların geri dönüşünden bahsedeceğim... Tüm moda dergilerinde her detayda taytı göreceksiniz. Dantelli modelleri çok göreceğiz. Amaaa en çarpıcı ve yenilik beyaz rengin gelmesi. Tabii ki bu tarzı yakalayabilmek için bazı ipuçları var: Taytın malzemesi çok önemli, penye kumaş zaten riskli olan bu tarzı iyice basitleştirecek ve tüm hatlarınızı çıkarmanıza neden olacaktır. Tayt oldukça uzun gelmeli ve bilekten büzgü oluşturmalı. Hatta, taytınız ayağınızın ortasına kadar gelmeli ve topuklu ayakkabınızı bu şekilde giymelisiniz. Payetli taytlar da çok gösterişli modellerden. Gündüz bile, bir t-shirt ile kullanabileceğiniz bu taytlar sizi farklı kılacaktır.

Yazının Devamı

Şapkayla hep farklısınız

14 Ağustos 2010

Şapka tarzı belirlemenin, giyimde stil oluşturmanın en kestirme yolu aksesuarıdır. Artık herkes, herşeyi giyebiliyor ama şapka takmak, tarzı yakalayabilmek zevk gerektirir. Şapka; yazın gündüz-gece, şık veya günlük, sizi bulunduğunuz ortamdan sıyırıp farklı kılacaktır. Fötr şapka, kepler, kasketler, hasır ve geniş çaplı şapkalar, uçları telli istediğin forma girebilen modeller, kovboy şapkaları, spor tarzı, Fransız tarzı, Bucket tarzı... Bu şapkaların rengarenk ve değişik modellerle dümdüz bir kıyafetinize albeni katacaklarına emin olabilirsiniz.

Fötr, kışın da gözdesi
Fötr şapka yazın öne çıkan ve kışın da saltanatını devam ettirecek modellerden! Klasik yapısından uzak, farklı materyallerle zenginleştirilmiş bir şekilde karşımıza çıkacak. Kamuflaj desenli şapkalar her ne kadar çok beğenmesem de kaçınılmaz, her yerdeler... Kovboy şapkası ise çoook havalı duruyor, özellikle de plajlarda!!!

Yazının Devamı

“Stil” sahibi olmak zor iş

31 Temmuz 2010

Stil sahibi olmak hep kıyafetle sınırlı zannedilir oysa o bir birikimdir. Stil sahibi denmesi önemli bir özelliktir çünkü kendi içinde yıllar vardır, özümseme ve sunum vardır. Ruh-beden-akıl üçlemesinin dinamizmi vardır. Beden, yıllar içinde değişebiliyor, incecikken kilolu olabiliyorsun, upuzun saçlara sahipken kısacık ve bambaşka renge bürünebiliyorsun; enerjikken daha oturaklı olabiliyorsun; dün olmaz dediğine bugün “olabilirmiş” diyebiliyorsun. Her şey, herkes değişiyor. Kişi kendini bildikten ve hayattan keyif aldığı sürece stil sahibi olması daha kolaylaşacaktır. Bu; okuduğu kitaptan, dinlediği müziğe kadar geniş bir yelpazedir. Ve benim tüm bu renkli ve ahenkli tablodan sunabileceğim birkaç öneri olabilir:

Bu uyarıları bir yere not edin
1-Rahatlık ön planda olmalı. Nefes alacağınız darlıkta elbise ve normal yükseklikte topuklu giyin.
2-Hep bilindik mağazalara değil, sokak aralarındaki bilinmedik yerleri de keşfedin.
3-Cesur olun, farklı tarzları birleştirin, hata yapmaktan korkmayın... Unutmayın, stil kişiye özgüdür dolayısıyla hata diye bir şey zaten olmaz.
4-Aksesuvar; ama incik-boncuk değil, tek ama büyük, orijinal hiç görülmemiş olmalı. Şapkayı, fuları yabana

Yazının Devamı