Kadıköy'ün en önemli simgelerinden biri olan Süreyya Operası'nın önünden kim bilir kaç defa geçip "Şuraya bir türlü gelemedim." dediniz. Her hafta pek çok etkinliğin sergilendiği bu opera binasına gelmenin şimdi tam zamanı. Süreyya Operası bundan tam 91 yıl önce, 1924 yılında Süreyya İlmen Paşa tarafından, Avrupa'nın en ünlü opera ve tiyatro binalarından esinlenerek yaptırılmış.
Aslında, opera, tiyatro ve balo salonu olarak tasarlanan bu bina,sadece sinema salonu olarak hizmet verdi. 2003 yılında sinemanın tüm ses sitemi ve teknik ekipmanları yenilendi. Fakat yeteri kadar insanı kendine çekemeyince 2005 yılında Kadıköy Belediyesi tarafından 49 yıllığına kiralandı. Bu tarihi yapı, 2 yıl restorasyon görüp Türkiye'nin 6.opera binası olarak kullanılmaya baslandı.
Önünden her geçtiğimde ilk defa görürcesine inceleyip, buraya gelmek için fırsat kollayan ben, bu aksam İtalyanca adı "La Cenerentola" olan Külkedisi operasına geldim. Giacchino Rossini tarafından bestelenen 2 perdelik bu görsel şölen kulaklarınıza gözlerinize bayram ettirecek. Yalnız ufak bir yer tavsiyem olacak ki o da Loca 1'den bilet almamaya çalışmanız yönünde. Çünkü sahnenin 1/3ü görünmüyor.
İlk perde yaklaşık 1,5 saat sürüyor ve ben ilk perde hiçbir şey göremediğim için sinsice bir plan yapıp sahneyi iyi görebileceğim boş olan yerleri gözüme kestirdim. Ve 2.perdeye sahneyi en net görebileceğim yerde izliyor olmanın verdiği keyifle başladım:) Yaptığımı değil dediğimi yapın, paraya kıyın ve biletinizi iyi yerden alın:) Bu arada kendinizi oyuna kaptırıp tavana bakmayı ihmal etmeyin. Şimdiden iyi seyirler.
"Bence herkes operaya gelmeli, şşş sessizlik lütfen..."