Maratona devam

BİR zamanlar, bir yerde okumuştum. Hayali atlet olmakmış.
Babası kızmış:
“Biz seni okula adam olman için gönderiyoruz.”
Eğer atlet olsaydı, örneğin 100 metre rekorunu kıracağına ihtimal veremiyorum ama eminim, çok iyi bir maraton koşucusu olurdu.
Babasının sözünü dinleyip adam olan Hüsamettin Cindoruk, çocukluk hayalini hiçbir zaman yitirmemiş olmalı ki; uzun yıllar önce başladığı siyasi maratona, yeni bir şampiyonluk iddiasıyla hazırlanıyor şimdi.
Acaba Cindoruk, “Merkezde birliği sağlama ve tekrar iktidar olma” iddiasını gerçekleştirebilir mi?
Ondan önce bir başka sorunun yanıtlanması ve Hüsamettin Cindoruk’un, 16 Mayıs günü toplanacak Demokrat Parti Büyük Kongresi’nde, genel başkan seçilmesi gerekiyor tabii.
* * *
Bu mümkün mü, peki?
İşi ve Demokrat Parti’nin içini iyi bilenlere sordum.
Manzara şu:
Geçen süreçte yapılan il kongreleri ve seçilen delegelerin yapısı, “oldu da bitti maşallah” denmesine engel.
Süleyman Soylu’nun verdiği sözü tutarak  bıraktığı koltuğa, bu kez tükürdüğünü yalama pahasına  yeniden aday olma olasılığı ise var olan engelin boyunu, daha da aşılması zor hale getiriyor!
Yine de Cindoruk seçilirse...
İşte o zaman, siyaset sahnesindeki temaşa izlenmeye değer hale gelecektir.
Ve iddialı bir tahminde bulunayım:
Demokrat Parti en azından kısa vadede, resmen olmasa da fiilen ana muhalefet partisi  yerine geçecektir.
Çünkü Cindoruk, ne Baykal’a benzer, ne Bahçeli’ye.
Ağzından çıkacak her cümle, bir ok olur...
Gider, Erdoğan’ın canını en çok acıtan yerini bulur!

Eski tüfek deposu!
ZEKİ insanları severim.
Dolayısıyla Hüsamettin Cindoruk’u da severim.
Sempatimin bir başka nedeni ise İzmir’de doğmasıdır ki, bu özelliği, siyasetin en ciddi eksiğini, biraz olsun giderebilir.
Ya endişem yok mu?
Maalesef var.
Yaratacağı heyecanın, bir mevsimlik olması!
Bu konuda yanılmayı, çok isterim.
Demokrat Parti’nin eski tüfek deposu olmak yerine...
Çağın ve Türkiye’nin gereklerine ve de gerçeklerine uyan bir yapılanma ile herkesi şaşırtmasını, Hüsamettin Cindoruk’un böyle bir misyonu üstlenmesini, inanın çok ama çok isterim.

Tek karelik ders