Kod adı: Kasırga!
AGORA... Tırpan... Anafor... Sarmaşık... Fare kapanı... Horoz... Rıhtım... Yengeç... Kumsal... Hortum...
Bunlar gişe rekoru kıran macera filmlerinin ismi değil.
Çok satan gerilim romanları da değil.
Gerçi macera da var işin içinde, gerilim de ve hatta gizem de...
Bunlar, yapılan polisiye operasyonların kod adı ve hepsi gerçek.
İki yıl boyunca, yerin kulağı kabardıkça kabardı İzmir’de.
Hatta diken olup battı, çok kişinin münasip bir yerine.
Özel Yetkili Savcı Murat Gök talimatı verdi mi, yandı gülüm keten helva!
2 bin 500 kişi sürü sepet toplandı. Önce hepsi sorgulandı, kimi bırakıldı, kimi tutuklandı. Cezaevine konanlardan bazıları, bir süre sonra serbest kaldı.
Örneğin; Güzelbahçe eski Belediye Başkanı Ertan Avkıran gibi hâlâ içerde olanlar da, süren davaların akıbetini bekliyor korkuyla.
Ama ne Tırpan, ne Horoz, ne Yengeç...
Sonuçlanan bir dava olmadığı için, kim suçlu, kim masum; henüz bilen yok!
Bilinen ise Savcı Gök‘ün medyatik açılımının, fazlasıyla artistik bulunması ki...
İzmir Milletvekili Ahmet Ersin‘in onu “Memati gibi poz vermek” ile eleştirmesi, pek manidar.
* * *
Sözü savunmaya verdiğimizde, “Eğer elimde yetkilerim olsaydı, asıl bundan sonra olanlar olacaktı. Sanırım sorun ondan kaynaklandı” diyen Murat Gök, bu kez özel yetkili değil belki.
Fakat çok etkili!
Çünkü sözlerindeki iddia ve itham dozu, bugüne kadar yaptığı operasyonlarda yarattığı hayret ve dehşet fırtınasının, üstelik İzmir’in sınırlarını aşarak, Katrina kasırgasından beter şiddetle tüm ülkeyi etkisi altına alabileceğini gösteriyor.
Savcı Gök, “Asıl bundan sonra olanlar olacaktı” diyor.
Yetkileri elinden alınmasaydı, kimlerin eline kelepçe takılacaktı?
Neler olacaktı ki bundan sonra, iki yıldır süren çalışmalar sonlandırıldı?
Bu merak var ya...
Heyecandan gebertir adamı!
Yola devam...
AKP İzmir İl Başkanı Aydın Şengül‘ün istikbalini, fevkalâde parlak görüyorum.
İddialıyım...
Kendisinde gerçek bir genel başkan kumaşı var.
Partisi İzmir’de iki seksen yere serilmiş... 30 ilçeden sadece birinde, o da foto finişle belediye başkanlığı kazanabilmiş...
Şuymuş... Buymuş...
Ne gam!
“Görevi bırakmayacağım” diyor Şengül:
“Haziran’daki kongrede yeniden adayım. Rakiplerim isterlerse bana karşı birleşsin, yine kongreyi alırım.”
Helal sana Aydın Şengül.
Tıpkı Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Devlet Bahçeli, Deniz Baykal vb. gibisin.
Yensen de, yenilsen de...
Yola devam!
Tek karelik tebessüm
