Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İZMİR, Türkiye’nin üçüncü büyük şehri.
İzmir, Anadolu uygarlığının beşiği.
İzmir, çok önemli bir kültür ve turizm merkezi.
Fakat İzmir’e gelen turist sayısı, Türkiye’ye gelen turistin 30’da biri kadar.
Üstelik gelenlerin üçte biri deniz yolu ile giriş yapıyor İzmir’e.
Yani...
Kurvaziyer turist.
Yine ve yani...
Geldikleri gibi gidiyor.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a bakarsanız, dediği şu:
“Bakanlık olarak İzmir ile ilgili üzerimize düşen her şeyi yapıyoruz.”
Neymiş o her şey?
Sorunun cevabı, hemen arkadan gelen ikinci cümlede saklı:
“2010 yılında İzmir’deki arkeolojik kazılara 1,5 milyon TL kaynak aktardık.”
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “İzmir’e verdiği önemin” parasal değerini somutlaştırmak gerekirse:
İzmir’e verilen değer, ancak Fenerbahçeli Lugano’nun bir bacağına bedel!
* * *
Sayın Bakan’ın İzmir’e olan ilgisi ve sevgisi lafta da, İzmir’deki irili ufaklı mevkileri işgal edenlerin durumu çok mu farklı?
Misal...
İzmir Valiliği, İzmir Ticaret Odası, TÜRSAB, Deniz Ticaret Odası, belli başlı oteller, arasında İZFAŞ’ın da bulunduğu bazı turizm ve fuarcılık firmalarının ortak olduğu bir şirket var İzmir’de:
İzmir Kongre ve Ziyaretçi Bürosu A.Ş. (İzmir CVB)
Bu şirketin yönetim kurulu üyeleri geçen gün yaptıkları açıklamada, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun, “Tanıtım bizim işimiz değil, İzmir Kalkınma Ajansı’nın işi” sözünü eleştirmişler.
İyidir. Eleştirsinler.
Ama ya özeleştiri... Onu da yapmak lâzım arada bir, değil mi?
* * *
Aksine, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Geza Dologh, “İzmir’in tanıtımı konusunda bugüne kadar birçok çalışma gerçekleştirdiklerini” söylemiş meselâ.
Merak ettim:
Ne yapmışlar acaba?
Ve en sağlam bilgiyi, en sağlam kaynaktan, İzmir Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’nun internet sitesinden almak istedim doğal olarak.
Google’da “İzmir cvb” diye yazınca, önce ve sadece “izmircvb.net” diye bir site çıkıyor karşınıza.
O değil.
Aslı, çok ararsanız “izmircvb.org.tr” adresinde.
Oraya da almışlar, İngilizce bir kitapçığı formatlayıp koymuşlar.
Maalesef hepsi bu kadar!

İzmir CVB

Tek karelik omlet!
En uzun gece
FALA inanmasalar da falsız kalamayanların çoğu için “dünyanın en ünlü astrologu” Susan Miller, Türkiye’ye geldi.
Ülkemizin havasını soludu, suyunu içti.
Muhtemeldir ki, şiş kebap bile yedi.
Sonra açtı haritasını ve önümüzdeki yolu çizdi.
O çizginin üzerinde bir tarih var ki, aman.
Susan Miller, “21 Aralık’ta çok önemli bir şey olacak” diyor:
“Gizli bir şey ortaya çıkacak. Güvenlikle ilgili bir sorun olabilir, sıkı güvenlik önlemleri alınması gerekebilir. Ama her ne ise kamuoyu duygusal anlamda etkilenecek, herkes bunu konuşacak. Bu tarihte gazetecilerin konuşacağı skandallar patlayabilir. Birileri bu bilgilerin açığa çıkmasını istemeyebilir ama engel olamayacaklar! Ve isteseler de istemeseler de bu bilgiler tartışılacak. Bu olayda, melekler basının yanında.”
Eğer haklıysa Susan Miller...
21 Aralık gerçekten “çok uzun bir gece” olacak!

BLOG
MURAT KÜÇÜK
: Haklısınız bu minik tüplerdeki biber gazları uzun bir süredir piyasada oldukça da uygun fiyata satılıyor. Genelde bayanlar çantalarında taşıyorlar. Gasp ve saldırıya karşı kendilerini savunabilmek için.. Sizin de belirttiğiniz gibi bu eylemler genişleyip, bir anda kendimizi ortasında bulursak kesin işe yarayabilir.

KADİR SERT: Feyzi Bey, ben de uzun yıllar Saudi Arabistan’da iş icabı bulundum. Belki bu yayınlanan belgelerin önemli bir bölümü spekülatif olabilir ama bu ülkeyle ilgili söylenenler doğru. Kapalı bir rejim olmasına rağmen, özellikle gençler arasında çılgınlık diz boyu.