Delegenin oyu!

Ekrem Demirtaş Paris dönüşü “Sunum yapmış olmak önemli. Fakat oylamada yüzde 1’lik dahi etkisi yok” dedi ki, haklıdır kendileri.
Ve o dahil diğer heyet üyeleri, yine dedi ki:
“Artık delege odaklı çalışma yapmak gerekli.”
Şu “yüzde 1” saptamasını bu kez de ben yapayım:
“Delege odaklı çalışma yapmak önemli. Fakat oylamada sonuçları ancak yüzde 1 etkiler!”
* * *
Eminim EXPO için oluşturulan ne kadar kurul varsa, üyelerinin hepsi itiraz edecektir:
“Olur mu canım, kararı delegeler verecek. Onun için hepsinin ayağına gitmeliyiz. Falan. Filan.”
Kızma birader!
Gidin tabii.
En azından nezaket icabıdır her ülkeye gidip, insanları memleketinde ziyaret etmek!
Ama “kararı kim verecek?” sorusuna gelince sıra, işte orada durun.
* * *
Bir senaryo yazalım şimdi.
Varsayalım İzmir aday değil.
Dolayısıyla Türkiye’nin oyu önemli ve BİE Delegesi Nazif Murat Ersavcı da, aday ülke ve şehirlerin gözdesi.
Önce Sao Paulo’dan bir davet geliyor delegemize.
Brezilya’ya gidince onu havaalanında Rio’dan gelen sambacılar karşılıyor.
Rio Karnavalı adeta, Nazif Murat Ersavcı’ya özel biçimde tekrarlanıyor.
Sonra Dubai buyur ediyor.
Yedi yıldızlı Burj Al Arab’ta 40 gün 40 gece ağırlanıyor.
Tıpkı masallarda anlatıldığı gibi!
* * *
Ardından bizzat Putin arayıp, kendisini Ekaterinburg’a çağırıyor.
O da ne...
Kızıl Ordu Korosu toplanmış, “Düriye’nin Güğümleri” şarkısını çalıp, söylüyor!
* * *
Türkiye’nin BİE Delegesi Nazif Murat Ersavcı haklı olarak şaşkın.
Karar günü geldiğinde kime oy vereceğini bilemiyor.
Bu arada Tayland’ın güzeller güzeli Başbakanı Yingluck Shinawatra, Recep Tayyip Erdoğan’ın kapısını çalıyor.
“Aman” diyor:
“Benim için EXPO 2020’nin Ayutthaya’da yapılması çok önemli. Ne olur oylamada bizi destekleyin.”
Başbakanımız da kırmıyor, kıramıyor bu ricayı.
Telefonu kaldırıp, Nazif Murat Ersavcı’ya gereken talimatı veriyor.
Söyler misiniz, siz Ersavcı’nın yerinde olsanız, ne yapardınız?

Tek karelik Tayland Başbakanı!

Çare sivil inisiyatif

İlk günden beri hep aynı şeyi yazıp, söylüyorum.
İktidar, hükümet, devlet... Çok isterse eğer, EXPO 2020 İzmir’de düzenlenir.
Bunun da tek çaresi, Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’ın bu işi kendilerine dert edinmesidir.
Yani...
Önlerine listeyi koyarak, BİE üyesi ülkelerin liderleriyle birebir konuşmak zorundalar.
Başbakan’ın güzel bir sözü var ya hani:
“Kazan, kazan.”
Aynen öyle.
Her ülke Türkiye’yi desteklediğinde bir şey kazanacağını bilirse, İzmir de EXPO’yu kazanır.
Aksi halde...
İzmir’den gidecek heyet üyeleri delegelerin önünde amuda da kalksa, kırk takla da atsa; nafile!
Ve tabii, iktidarı ve devleti bu konuda iştahlandırmak, yeri geldiğinde ise zorlamak gerekiyor.
Hükümet tarafından atanmış heyet üyeleri bunu yapamaz.
Bunu yapsa yapsa, geçenlerde Hüseyin Aslan’ın önerdiğine benzer “etkili ve güçlü bir sivil inisiyatif” yapabilir ancak.