Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

Temmuz ayı adının ilk harfi ile başlayan bir sözcükle “terör” ile oturdu yılın gündemine.
Yer Diyarbakır’ın Silvan ilçesi Bayrambaşı beldesi Dolapdere Köyü kırsal kesimiydi.
PKK ateşi, yurdun 13 ocağına ateş düşürdü ve o ateş bütün ülkeyi sarıp, kavurdu.
13 askerimiz şehit olmuştu.
Asker bu acıyla sarsılırken, ayın sonunda Silahlı Kuvvetlerin komuta kademesi “sarstı” Türkiye’yi.
Genel Kurmay Başkanı Işık Koşaner ile Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanları topluca görevlerinden istifa ettiler.
Belli ki, muvazzaf ve emekli yüzlerce askerin tutuklanması, komutanları en azından böyle bir tepki göstermeye sevk etmişti.
Ama birkaç gün içinde Jandarma Genel Komutanı Necdet Özel’in Genel Kurmay Başkanı yapılmasıyla, bu sorun da geldi, geçti.
En azından biz öyle sanıyoruz!
* * *
Askeri cenaha “çekidüzen verilmesi” Ağustos ayında görsel bir şölene dönüştü adeta.
Yüksek Askeri Şura’da Başbakan’ın masanın başında “tek başına” oturmasından, 30 Ağustos törenlerinde kutlamaları “Başkomutan” sıfatıyla kabul etmesine kadar pek çok sahne, binlerce fotoğraf karesiyle kayda alındı.
Ve tutuklamalar...
Yine askeri cenahta “tam gaz” devam etti.
Ayrıca Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesindeki güncellemeyi ve Yaşar Büyükanıt’ın bizzat yazdığı o “tuhaf e-muhtıranın” silinip, çöpe atılmasını da hatırlamak gerekiyor.
* * *
Yine terör ve siviliyle askeriyle hayatını kaybeden insanlar, Eylül ayında maalesef sıkça haber oldu.
4 Eylül’de Tunceli’de halı sahada maç yapan polislere ateş açıldı, bir komiser ile eşi şehit oldu, 8 polis yaralandı.
11 Eylül’de Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde, jandarma komutanlığı ile emniyet müdürlüğüne saldırı düzenlendi. 1 polis ve 1 asker şehit oldu, 4 vatandaş hayatını kaybetti.
13 Eylül’de Kahramanmaraş’ta polis aracına silahlı saldırıda, 1 polis şehit oldu, 1 polis yaralandı.
20 Eylül’de Ankara’da meydana gelen patlamada, 3 kişi hayatını kaybetti, 34 kişi yaralandı.
21 Eylül’de Siirt’te polis okulu yolu üzerinde 6 kadının bulunduğu araca düzenlenen saldırıda 4 kadın öldü, 2 kadın yaralandı.
Bitlis’te ise Polis Meslek Yüksekokulu’na uzun namlulu silahlarla açılan ateş sonucu 1 öğrenci şehit oldu, 1’i ağır 6 öğrenci yaralandı.
27 Eylül’de Batman’da, polis ekipleri ve sivil vatandaşlara ateş açılması sonucu 3 polis yaralandı, 8 aylık hamile bir kadın ile 4 yaşındaki kızı öldü, eşi ve diğer kızı yaralandı.
30 Eylül’de Şırnak’ta 2 güvenlik görevlisi şehit oldu, 3 güvenlik görevlisi yaralandı.

Haberin Devamı

Tek karelik aşka veda

Haberin Devamı

Bu yaz “yaktı” bizi

Aydın Menderes

Ne zaman çağırdıysa gittim. Bazen evinde sohbete... Bazen dost muhabbetine... Bazen küçük bir ofiste babası için okuttuğu mevlide...
Bazen de İstanbul’da buluştuk, pazar günü defnedildiği anıt mezara giden Vatan Caddesi üzerinde yol aldık. Adnan Menderes’in o caddenin yapımı esnasında duyduğu heyecanı anlattı bize.
Çoğu kez ben ziyaret ettim onu.
Tıpkı 18 Nisan 1999 Pazar gece yarısına doğru, o tarihte oturduğu TBMM lojmanlarındaki evinde olduğu gibi.
Seçim sonuçları belli olmak üzereydi.
Aydın Menderes yeniden milletvekili seçildiği saatlerde, Türkiye’nin geleceğine yönelik kaygılarını, mensubu olduğu Fazilet Partisi’nin yanlışlarını sıraladı birer birer.
Sözleri gerçekten birer işaret fişeğiydi.
Ve ne dediyse, ilerleyen günlerde neredeyse hepsi gerçekleşti.
Hakkında çok şey söyleniyor ve yazılıyor şimdi.
Sanırım bir cümle yazmak, benim de hakkım:
“Aydın Menderes sabrı, zarafeti, aklı ve sağduyuyu hayatının dört köşesi yapmış; büyük aşkının karşılığını ise son anına kadar almış çok özel bir insandı.”
Ümran Hanım’a, yeğeni Adnan Menderes’e ve onu seven herkese başsağlığı diliyorum.
Huzur içinde yatsın.