Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

O nasıl bir roldür öyle?
Sinemaya meraklı biri olarak binlerce film, yüzlerce dizi izledim ama böyle kötü bir karakter görmedim.
Elm Sokağı’nda Kabus’un Freddy Krueger’i...
Matrix’in Ajan Smith’i...
Yüzüklerin Efendisi’nin Saruman’ı...
Psycho’nun Norman Bates’i...
Batman’in Joker’i...
Superman’in Lex Luthor’u...
Halloween’in Michael Myers’ı...
Starwars’ın Darth Vader’ı...
Saw’ın John “Jigsaw” Kramer’i...
Dexter’in Arthur Mitchell’i...
Leon’un Stansfield’i...
Se7en’in John Doe’su...
Hannibal’ın Lecter’i...
Friday the 13th’ün Jason Voorhees’i...
X-Men’in Magneto’su...
Harry Potter’ın Lord Voldemort’u...
Smallville’in Doomsday’i...
Geçin hepsini.
* * *
Ahmet Tarık Tekçe’nin, Erol Taş’ın, Danyal Topatan’ın, Turgut Özatay’ın, Yadigar Ejder’in, Hasan Ceylan’ın, Senih Orkan’ın, Kenan Pars’ın, Hüseyin Baradan’ın, Hayati Hamzaoğlu’nun, Tecavüzcü Coşkun’un canlandırdığı; en vahşi, en kötü, en itici, en iğrenç halleri de geçin bir kalemde.
Hiçbiri su dökemez Ali Kaptan’ın eline.
Hele Nuri Alço’nun ilaçlı gazozunu, şerbet niyetine için!
O ne biçim roldür öyle.
Bir insan, bir adam, bir baba...
Bu kadar mı şerefsiz ve haysiyetsiz olur?
Oluyor işte.
Senaryoyu yazanlar isterse oluyor.
Bir aktör, Erkan Petekkaya gibi oynarsa oluyor.
Ama dikkat.
Toplumdaki öfke de büyüyor.
Halkın yarısı “Öyle Bir Geçer Zaman ki” dizisine kilitlenmişse ve Ali Kaptan’a lanet yağdırmakla meşgulse...
Aman dikkat.
* * *
İki önerim var bu arada...
Yapım şirketi, Erkan Petekkaya’ya beş-on koruma tahsis etmeli mutlaka.
Çünkü onu “sahi sananların” sayısı hiç de az değil.
Ve ikincisi...
Eğer ilerleyen bölümlerde, bazı dizilerde görüldüğü üzere, Ali Kaptan da mutasyona uğrayıp “melek gibi bir adam” olmayacaksa...
Petekkaya, bu dizi sonrasını şimdiden planlamalı.
Üzerine yapışan lanetten sıyrılmak için, gerçekten “melek rolü” oynayacağı bir filmin anlaşmasını, şimdiden yapmalı.

Ali Kaptan’ı ancak melekler kurtarır


Tek karelik korner direği!
Rahat mıyım, hayır
Vali Bey, Devlet’in İzmir’deki temsilcisi.
Aynı zamanda Hükümet’in de, İzmir’deki en yetkili kişisi.
İzmir Valisi Cahit Kıraç diyor ki:
“Sayın Başbakan ya da hükümetimiz diyecek ki, Türkiye EXPO’ya katılıyor, adayımız da şu il. Ben İzmir adına kararın müspet çıkmasını bekliyorum. Hükümet her zaman İzmir’e çok iyi bakmıştır, bunu rahatlıkla söyleyebilirim.”
Vali Bey rahat.
Ben değilim.
Ve biliyorum...
İzmir’deki çok kişi de rahat değil, “Hükümet’in her zaman İzmir’e çok iyi baktığı” konusunda.
Nasıl olsunlar?
Geçen sefer İzmir kendi inisiyatifiyle yola çıkmıştı.
Allah var.
İktidar da bu yola taş koymadığı gibi, belli ölçüde katkı da verdi.
Ama İzmir’in EXPO 2015’i almasını çok mu istedi?
Hayır.
Çok isteseydi, EXPO İzmir’e çoktan gelmişti!