VAR MI, bilmem. Yoksa eğer, AKP Genel Merkezi ile CHP Genel Merkezi’nin tam orta yerinde, tam teşekküllü ve modern tıbbın bütün nimetleri donatılmış bir hastane kurulmalı hemen.
Çünkü...
Durum acil.
Durum vahim.
İki partinin lideri de birbirlerine “doktor ve tedavi” öneriyorsa ki...
(İkisi de haklı olabilir!)
Başka çare yok zaten!
Bir bakışta anlaşılıyor aslında.
Bu ne sinir?
Bu ne öfke?
Hiç iyi değil.
Hiç.
İnsana musallat olan illetlerden çoğunun, sinir ve öfkeden kaynaklandığı artık herkesin malûmu.
Öyle bir melanet ki bu:
Mideye zarar.
Kalbe zarar.
Akla ise hem zarar, hem ziyan!
* * *
Asıl önemlisi vatandaşın hali.
Onu düşünen yok.
Durun hele.
Vatandaşı, yaşanan çatışmanın ve kavganın kurbanı yapmaya kimin, ne hakkı var?
Lafa geldiğinde, “Biz halkın hizmetkârıyız” demek kolay.
Oysa lafın hası zamanında söylenmiş:
“Aynası iştir kişinin, lafa bakılmaz.”
Bakın aynaya.
Ne var?
Hâkim olan görüntü ne?
Dert ve çileden başka...
Gam ve kasavetten başka...
Ne var?
* * *
Tamamdır. Bıçak kemiğe dayanmıştır artık.
Partilerin hiçbirini diğerinden ayırmadan, üzerinde sıfat ve sorumluluk taşıyan hiçbir politikacıyı ötekinden farklı tutmadan; hepsine söylüyorum:
Dilinize hâkim olun.
Ağzını her açan, hakaretin binini bir paraya götürüyor.
Muhatabıyla alay eden, marifetmiş gibi alkış bekliyor.
Ayıptır abiler.
Nezaket ve zarafet sahibi olmak, gerçekten size bu kadar mı zor geliyor?