30 yıldır aynı şarkı!
Kimi yerde 199 yazıyor.
Kimine göre 250 civarında.
Kimi “300’den fazla” diyor.
CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır’a sormuşlar.
En doğru cevabı o vermiş:
“Bilmiyorum.”
Bir partinin o şehirde kaç aday adayı olduğunu, o partinin il başkanı bilemezse, kim bilir?
Akla gelen ilk ihtimal:
Kibariye!
Bildiğim kadarıyla “Kim bilir” diyeli 30 yıl oldu.
Herhalde bugüne kadar öğrenmiştir, kim olduğunu!
“Siz bilirsiniz” derler!
* * *
Bugün 1 Nisan.
Onun için şaka falan sanmayın.
Şu uyarı çok ciddi:
Siyasi partiler aday listelerini 11 Nisan günü saat 17’ye kadar Yüksek Seçim Kurulu’na teslim etmek zorunda.
Ne kalmış?
10 gün.
Oysa bugün bırakın adayları, aday adaylarının kimliği dahi hâlâ meçhul.
Adı ne ola ki bu uygulamanın?
Her şey olabilir.
Sadece “demokrasi” olmadığı kesin!
Gürsel Tekin’e göre aday adaylığından “adaylık mertebesine” yükseleceklerin belirlenmesi için “kamuoyu araştırması” yapılacakmış.
İlahi Gürsel Bey.
İnsanlar henüz aday adaylarının ismini bilmezken, 10 günde ne diyebilirler size.
Deseler deseler...
“Siz bilirsiniz” derler!
* * *
Âlâ.
30 yıl önce...
“Kim bilir” idi şarkının adı.
30 yıl sonra...
“Siz bilirsiniz” oldu!
Fakat şunu da herkes bilsin ki:
Siyasi partilerde üyeler...
Ülke genelinde seçmenler...
“Ben bilirim” demedikçe, bu şarkı da aynı makamda sürer, gider!
Tek karelik kurşun!
Davaya ihanet!
ERGENEKON hakkında çok şey söylendi, çok şey yazıldı.
Ama hiçbir olay ve hiç kimse, savcı Zekeriya Öz kadar özdeşleşmedi Ergenekon’la.
Kadere bakın ki...
O da kurbanı oldu Ergenekon’un.
Neymiş?
Terfi etmiş.
Hadi canım.
Derler ya:
Maaşa zam, işe nihayet!
Aynen öyle oldu.
Allah ömür verdiği sürece Ergenekon soruşturmasının başında kalmalıydı oysa.
Merak ediyor cümle âlem:
Şu Ergenekon davası nedir; gerçek midir, balon mudur?
Onun için davanın sonuçlanması beklenmeliydi.
Sanıklar da, savcılar da “yaptıklarının” hesabını vermeliydi!
Ama bekleyemediler.
Çünkü dava o kadar şişmişti ki, neredeyse balon gibi patlayacak hale gelmişti!
