Evet, görevimiz tehlike. Yalnız viyadüklerin, köprülerin ve çarpık binaların altında değil. Aynı zamanda futbolda da tehlike var. Ne var ki, öteden beri tehlike ile yatıp kalkmaya alışmış bir toplumuz.
Maalesef deprem olacağını tekrarlayan yetkililer bir türlü ev ödevlerini kimin yapması gerektiğinde hem fikir değiller. Tıpkı futboldaki gibi. Tribünlerdeki tehlike çanlarına kulaklarını tıkayan yine saygı değer yetkililer ve spor sorumluları, dengesiz bir şekilde bir bardak suda birbirlerine acaip dersler (!) vermeye çalışıyorlar. Deneyin gitsin.
Tribünlerde oturup, oh yahu ne güzel oynadılar, ne güzel oyunu seyrettik, yensek de yenilsek de ne gam, bizim için spor sadece bir temaşa zevkidir diyen var mı?
Geçen gün bir meslektaşım, "Oğlum futbol hastası. Maça göndermeye korkuyoruz. Gelene kadar anası ile dokuz doğuruyoruz" demez mi...
Toplum böyle düşünürken yetkililer ev derslerini yapmıyorlar. Bırakın yapmayı, bir de karalıyorlar...
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024