Ayda 300 bin pide üretiyor

4 Şubat 2024

İki aydır yollardayız. Anadolu’muzun pidelerinin peşine düştük. Bazen düşünüyorum da yaptığımız şey akıl iş değil gibi geliyor. 15 gün içinde 18 farklı pideci ziyaret ettim. Her birinin tadına baktım, yapım tekniğini, aynı gibi görünen bi diğer pideyle olan farklarını öğrendim.

Zaten pidemize karşı bi saygım vardı ancak bu kadar çok deneyimden sonra saygım bir kat daha arttı. Bugüne kadar, Denizli, Aydın, İzmir, İstanbul, Bursa, Ankara, Trabzon, Samsun, Giresun yörelerinde yapılan pideleri hazırladığımız tv programıyla kayıt altına aldık. Henüz bitmedi, pide yolculuğumuz sürecek.

Geçtiğimiz çarşamba günü ise Samsun Bafra’daydık. Edindiğimiz bilgiye göre en güzel Bafra pidelerinden birini kendisiyle de aynı adı taşıyan Niyazi Kesim Restoran yapıyormuş. Ayrıca kendisi bir de pide fabrikası kurmuş. Gerçekten müthiş. Karadeniz için tam bir pide cenneti desek yeridir. Çünkü buralarda coğrafi işaret almayan pide neredeyse yok gibi.

Hayali akademi kurmak

Bafra pidesi de, ince hamuru, kapalı olarak hazırlanması, 70-75 cm. Boyu, 3-4

Yazının Devamı

Ançuezli,enginarlı avokadolu pide mi?

28 Ocak 2024

Geçen hafta dünya şampiyonu bi pideci yazdım. Bu hafta yine bi pideci yazıyorum. Nedeni ise, bence bu pidecinin pideleri İstanbul’dan dünyaya açılacak! Ayrıca füzyon mutfağı ürünü olmuş...

Bugününe kadar tahinli, peynirli, kaşarlı, kavurmalı, pastırmalı, kuşbaşılı, patlıcanlı, mantarlı, ıspanaklı, Ege otlu ve daha sayamadığım bi sürü pide gördüm, denedim. Amaaa ançuezli, somon gravlaksı, enginarlı avokadolu, kokoreçli, rokforlu karidesli pide görmedim!

Geçen yıl yaptığımız televizyon programının farklı bir versiyonunu çekiyoruz bu yıl yeni sezona. Bu iş için İstanbul’da Kadıköy’de Brops adlı dünya mutfağı yemekleri yapan bi restorana gittik hafta başında. Programımızın editörü Engin Özer ve yönetmenim Ahmet Balaban dostum bulmuşlar mekanı. Benimle paylaştıkları andan itibaren hem büyük bi merak içindeydim hem de biraz gelenekçi olmamdan dolayı inançsızdım bahsini ettiğim pidelere.

Mekan sadece pide yapmıyor. Dünya mutfağı yemekler de yapıyor. Kapıdan girer girmez kocaman, estetik, mekanın

Yazının Devamı

Bu dükkanda ne yerseniz her şey tavadan

14 Ocak 2024

Hafta başında yakın bi dostumla buluştuk. Bir araya geldiğimizde ille iki üç yer gezip yemek yiyoruz. Durun durun yahu, her gittiğimiz yerde birer porsiyon yemek yemiyoruz. Bir kişilik porsiyonu paylaşıyoruz. Eğer çok beğenirsek yemeği o zaman ikinciyi söylüyoruz. Bu buluşmamızda da aynı usulle yemek için çıktık sokağa.

Aslında Bornova Keresteciler Sitesi’nde bir kebapçıya gitmekti niyetimiz ama ne hikmetse kendimizi İzmir’e yeni açılmış bi restoranda bulduk. Dükkanın adı Tavadan.

Açıkçası kulağa hoş geliyor. Birlikte gezdiğimiz abimle, hevesle gittiğimiz bi çok dükkanın kapısından döndüğümüzü bilirim. Çünkü benim yemek anlayışıma göre, lezzet ve muhabbet çok ilişkilidir. Evet restoranın önüne geldiğimizde sıcak güler yüzlü genç bir dostumuzun “hoşgeldiniz” sözüyle girdik içeri. Girişin hemen soluna kurulan sulu yemek tezgahından yükselen kokular tam görmek istediğim cinstendi.

İçeriye girer girmez hissettiğim şey, burası epeyce üzerinde

Yazının Devamı

92 yıldır böyle bir işkembe çorbası başka yerde yok

8 Ocak 2024

Bundan beş yıl önce haberim olmuştu Bursa’daki asırlık çorbacı Tavukçuoğlu Çorba Salonu’ndan. Hatta bi de eski paçacı vardı. İkisini birden deneyelim diye sabah çok erken dükkanın önüne vardığımızda kapalı olduğunu görünce hayallerimiz yıkılmıştı. Ama hayat böyle işte. Tabir yerindeyse nasipten öte köy yok. Bildiğiniz üzere bu ara bir pide serüvenine başladık. Memleketin dört bi yanını gezip farklı pideleri kayıt altına alıyoruz bir TV kanalı için. Geçen hafta Bursa’ya Taanlı pide ve Cantık için gittik. Fırsat bu fırsat deyip ekip arkadaşlarımla birlikte gün ağarmadan Tavukçuoğlu İşkembe Salonu’nda aldık soluğu.

Çorbacı gibi çorbacı!

İçeri girer girmez sirke, sarımsak kokusu eşliğinde radyoda çalan Türk Sanat Müziği karşılıyor bizi. Aklımdan ilk geçen şey, “çorbacı gibi çorbacı burası” oluyor. Sizi bilmem ama çok merak ettiğim yerlere geldiğimde tıpkı bi çocuk gibi kıpır kıpır oluyor yüreğim. Nasıl olmasın, düşünsenize neredeyse 100

Yazının Devamı

Ançuezli, somon gravlaxlı, enginarlı avokadolu pide mi?

1 Ocak 2024

Geçen hafta dünya şampiyonu bi pideci yazdım. Bu hafta yine bi pideci yazıyorum. Nedeni ise, bence bu pidecinin pideleri İstanbul’dan dünyaya açılacak! Çünkü bu pideler bana göre füzyon mutfağı ürünü olmuş...

Bugüne kadar tahinli, peynirli, kaşarlı, kavurmalı, pastırmalı, kuşbaşılı, patlıcanlı, mantarlı, ıspanaklı, Ege otlu ve daha sayamadığım bi sürü pide gördüm, denedim. Amaaa ançuezli, somon gravlaksı, enginarlı avokadolu, kokoreçli, rokforlu karidesli pide görmedim!

Geçen yıl yaptığımız televizyon programının farklı bir versiyonunu çekiyoruz bu yıl yeni sezona. Bu iş için İstanbul’da Kadıköy’de Brops adlı dünya mutfağı yemekleri yapan bi restorana gittik hafta başında. Programımızın editörü Engin Özer ve yönetmenim Ahmet Balaban dostum bulmuşlar mekanı. Benimle paylaştıkları andan itibaren hem büyük bi merak içindeydim hem de biraz gelenekçi olmamdan dolayı inançsızdım bahsini ettiğim pidelere. Zor iş bu televizyonculuk işleri. Sabahın ilk ışıklarıyla İstanbul Kadıköy

Yazının Devamı

Yenipazar'ın dünya şampiyonu pidecisi...

24 Aralık 2023

Hiç uzatmadan direk konuya gireceğim.

Bana göre benim memleketimde pide, lahmacun hakettikleri yerde değil. Üstelik buğdayın ve dolayısıyla ekmeğin tam 12 bin yıl önce ilk bu topraklarda varolduğunu düşünürsek; pide, lahmacun hiç hakettiği yerde değil!

Evet!

Farkındayım, biraz sert bi giriş oldu. Ve sözlerinizi duyar gibiyim.

"Haklı olabilirsin Bodrum'da şu kadar paraya lahmacun var" diyebilirsiniz. Ancak, ürünün fahiş fiyata satılması o ürünün hakettiği değeri bulduğu anlamına gelmez. Nerden çıktı diyorsunuz di mi bu muhabbet?

Hemen söyleyeyim.

Hafta içinde Aydın Yenipazar'da Hukul pidedeydim. Enerjimiz düşük gittik Yenipazar'a. Bi gece önce kaldığımız yerde iyi dinlenememiştik ama Hukul Pide'nin genç patronu Akif Hukul, enerjimizi yerine getirdi. Bir SAT komandosu gibi önlüğünü üstüne bi geçirdi ve sonra olanlar oldu.

Yüzünde gülümsemesi eksik olmadan, kendisi gibi genç ekibiyle deyim yerindeyse "fırını dile getirdiler"! Onlar şovlarını yaptı, biz izledik. Bu sırada Akif Usta'nın sadece alaylı bir pideci o

Yazının Devamı

Babadan oğula bir esnaf lokantası Aşçı Ahmet’in Yeri

17 Aralık 2023

Manisa-İzmir arası tünelden sonra 20 dakika desem yeridir. İzmirliler için şahane bir gezi rotası aslında. Ben ara ara gidiyorum Şehzadeler şehri Manisamıza. Ama biliyorsunuz gidince de ille bir lezzet mekanına uğruyorum. Son Manisa seyahatim de öyle oldu. Sevgili abim Turgay Kılınç’la birlikte önce şehri gezdik ardından da doğruca yemeğe… Turgay abim, “Gelmişken bi Manisa kebabı yiyelim” dedi. Ben burun kıvırınca, senin aklımda kesin bi yer var, diyerek kararı bana bıraktı. Çarşı içinde, arastada bir dükkan gittiğimiz. Baba oğul işletiyorlar. İşlevini, samimiyetini kaybetmemiş bir esnaf lokantası burası. Aşçı Ahmet’in yeri. Çiftçi çocuğu Ahmet abi. 11 yaşından beri lokantacılık işinin tam göbeğinde. İlk açtığında istasyondaymış dükkanı. Son 23 yıldır arastada hep aynı yerde. Yeni yerlerine taşındıktan sonra oğlu İlker’de babasıyla çalışmaya başlamış. Burası tam bir babadan, oğula dükkanı. Ahmet abi de, oğlu İlker’de çok samimi insanlar. Elleri de çok lezzetli. Şu anda sayamayacağım kadar çok yemek çeşitleri

Yazının Devamı

İstenirse yapılıyormuş

3 Aralık 2023

Kardeşim Sevgin ve oğlum Efe ile köydeyiz. Evin çevresinde yapılacak işler var, onları halletmeye çalışıyoruz. Bazen kendimizi de ödüllendirmek gerek fikriyle atladık arabaya ve Akhisar’a köfte yemeye gittik. Eğer böyle aniden Akhisar’a gidiyorsam ve aklımda köfte varsa, bilin ki kesinlikle Muhtar’ın Yeri Dayıoğlu Kasabındayım. Bir saatlik bir yolculuktan sonra tam öğlen vakti vardık Muhtar amcanın yerine. Aslında 200’er gram köfte yeter diyorduk ama köfte o kadar lezzetliydi ki, 3 kişi tam 1.5 kilo köfte yedik! Yemeğin sonunda sevgili dostum Okan Güleşle taze birer çay eşliğinde keyifli bir sohbet yaptıktan sonra hızlı bi Akhisar turu yapmak için kalktık masamızdan. Yol üzerinde, eski tren yolu üzerinde kurulu pazarı gezdik önce. Çilek, marul, soğan, darı aldık. Çok beğendik pazarı. Ardından arabayla hızlıca dolandık Akhisar’ı. Hava kararmadan İzmir’e dönmek üzere tekrar yola koyulduk. Akhisar çıkışına doğru birden aklıma kardeşim Sevgin’i, Akhisarlıların mesire alanı olan gölete götürmek geldi.

Yazının Devamı