Güçlü Bağışıklık Sistemi İçin Öneriler

10 Aralık 2019

Evet kış ayı hastalık ayı. Aslında grip, soğuk algınlığı gibi enfeksiyonların temelinde havaların soğuması değil bağışıklık sistemini zayıflaması neden olmakta.

Yeterli meyve-sebze tüketimi, su tüketimi dışında da bağışlık sistemini güçlendirmek için;

•Düzenli olarak omega 3 alımı haftada 2-3 gün balık tüketerek veya balık yağı takviyesi alarak omega 3 ihtiyacını karşılamak bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir.
•Baharatları bol bol tüketmek. Özellikle zencefil, zerdeçal ve karabiberi yemeklerinizden eksik etmeyin.
•Düzenli spor yapmak. Haftada 4 gün 40 dakika orta düzeyde yürüyüş yapmak bağışıklık sistemi üzerinde etkili olan immünoglobülinleri %20 oranında arttırmakta.
•Düzenli bitki çayı tüketin. Ama miktarına dikkat edin. Bitki çaylarının fazla tüketimi karaciğer ve böbrek üzerinde ciddi yan etkilere neden olduğu için günde 1-2 fincanı geçmemeye çalışın ıhlamur, kuşburnu, rooibos tercih edebileceğiniz bitki çayları.
•Kırmızı pancar, nar, greyfurt, mandalina, portakal

Yazının Devamı

Sağlıklı Yaşam Rutini

29 Kasım 2019

Hepimizin hayatı gün içindeki rutinlerden oluşuyor.

Sabah uyanıp okula, işe gitmek, kahvaltı yapmak ,saat 4 kahvesi içmek, haftada 1 gün kız gecesi yapmak gibi.

Bu rutinlerin bir kısmı aslında fark etmeden bizi mutlu eden şeyler.

Beslemede rutin oluşturmak da zamanla fark etmeden sağlıklı yaşlanmamızı, daha pozitif olmamızı sağlayacak ve hastalıklardan koruyacak.

Sağlıklı yaşama katmanız gereken 10 rutin:

1) Güne su ile başla: İster limonlu-sirkeli; ister sade. Fark etmez. Gün boyunca yoğunlukta içmeyi unuttuğumuz suyu sabah içmek kahvaltıya daha tok gitmeni, sabah uyandığında ağzındaki kötü kokuyu giderecek.

2) Her sabah kahvaltı öncesi dişlerinizi fırçalamak biliyorum çocukluğumuzdan beri söylenen ama bir türlü anlam veremediğimiz şey. Sabah dişleriniz fırçaladığınızda ağzınızdaki kötü bakterilerin bir kısmını yok etmiş olursunuz. Böylece kahvaltı yaptığınızda daha az zararlı bakteriyi bağırsaklarınıza göndermiş olursunuz.

3) Her gün bitki çayı tüketin. Özellikle kış mevsiminde bağışıklığınızın güçlenmesinde; yaz mevsiminde soğuk yeşil çay içerek de metabolizmanızı hızlandırabilirsiniz.

Yazının Devamı

2. Beyin Bağırsak

21 Kasım 2019

Son zamanların popüler konusu 2.beynimiz bağırsaklarımız. Peki biz bağırsak sağlığımız için neler yapıyoruz?

Vücudumuzda yaşayan bakterilerin çok büyük bir kısmı bağırsaklarımızda yer alıyor ve bizim ağırlığımızın yaklaşık 2 kilosunu bu bakteriler oluşturuyor. Aslında onlar bizim bir parçamız. Bağırsaklarımızda hem yararlı hem de zararlı bakteriler yer almakta. Bunların tamamına "miktobiyota" adı veriliyor.

Gün içinde yediğimiz besinlerden,temas halinde olduğumuz kişilerden, çevreden bu bakterileri düzenli olarak alıp eskileri atıyoruz.

Son dönemde bağırsak sağlığının diyabet, obezite, kanser gibi hastalıkların tedavisinde etkili olabileceği gösterildi.

Yapılan bir çalışmada bağırsaklarında bakteri olmayan farelerin kanser olmadığı görülmüş. Kötü barsak florasının obeziteye neden olabileceği gösterilmiş. Tüm bu nedenlerden dolayı gün içinde bağırsaklarımız için yararlı besinler tüketmeye özen göstermeliyiz.

Bağırsaklarımızda yaşayan yararlı bakterilere probiyotik bakteriler denilir ve ve bu bakterileri düzenli olarak dışarıdan takviye olarak almamız şart. Kefir,yoğurt gibi besinlerle ya da gıda takviyeleri ile bu bakterileri vücudumuza alabiliriz.

Bağırsakları

Yazının Devamı

Meyve-Sebze Hijyeni

29 Nisan 2019

Meyve ve sebzeleri yıkama mutfakta en çok dikkat edilmesi gereken faktörlerin başında geliyor. Gıda sanayinde sırf bunun için üretilmiş makinalar bile mevcut.

Peki evde nasıl gıda hijyenini sağlayabiliriz?

Öncelikle meyve ve sebzeleri şekillerine göre ayırmak gerekiyor.

Sirkeli su kullanarak yıkama en çok tercih edilen yöntemlerden. 3 bardak suya 1 bardak sirke koyarak hazırlayacağınız karışım ile rahatlıkla yıkayabilirsiniz.

Sirke dışında çay ağacı yağı, karbonat, limon suyu ve deniz tuzu da diğer dezenfekte malzemeleri.

Çay ağacı yağını sebze meyve temizliğinde kullanmak için içi su dolu genişçe bir kasenin içine 6-7 damla kadar çay ağacı yağı damlatın ve temizlemek istediğiniz yiyecekleri bu karışımın içine bırakın. Birkaç dakika beklettikten sonra bol su ile durulayın.

Limonu sirke ile birlikte kullanmak çok daha etkili. 3 bardak su ile hazırladığınız karışımın içine ½ adet limon sıkmanız yeterli.

Deniz tuzu da bir diğer temizleme yöntemi. Fakat deniz tuzu elma, armut gibi besinlerde tuzlu bir tat bıraktığı için çok tercih edilmiyor.

Yazının Devamı

Vejetaryenlik ve Minimalizm

25 Nisan 2019

Vejeteryanliğe ilişkin en eski belgeler Avrupa’da M.Ö 6. yy'a kadar dayanmaktadır. Aynı dönemlerde Yunan filozof ve matematikçi Pisagor et tüketimini şiddetin göstergesi olarak nitelendirdiği için vejetaryenliğin temelindeki kişi olarak kabul edilmiştir. Pisagoryan hayat tarzının geliştiği bu dönem sonrasında birçok filozof ve yazarı da etkilemiş ve 19. yy'a kadar Avrupa’nın beslenme şekline de yansımıştır

Budizm ve Hinduizm gibi birçok din ve kültürde vejetaryen beslenme tavsiye edilmektedir.

1847’de İngiltere’de ilk 'Vejetaryen Derneği' kurulmuştur. Dernek günümüzde de 'Vegetarian Society of the United Kingdom' adıyla hala faaliyetlerine devam ediyor.

Herkes vejetaryenliği farklı nedenlerle seçer. Kimi hayvanların acı çekmesine son vermek için, kimi daha sağlıklı bir hayat sürmek için. Bazıları da sera gazı salınımını azaltıp dünyayı daha sürdürülebilir kılmak için.

Oxford Üniversitesi'nde araştırmacı Marco Springmann ise dünyanın ne kadar düzeleceğini öngörmek için bir bilgisayar modeli hazırlamış. 2050'de herkesin vejetaryen olması halinde, gıda bağlantılı sera gazı salınımının yüzde 60 azalacağını ortaya koymuş. Herkesin vegan olması halinde ise bu azalma yüzden

Yazının Devamı

Dünya İçin Minimalist Yaşam

19 Nisan 2019

Son dönemlerin popüler yaşam stilinden birisi minimalist yaşam.

Ne demek peki minimalist yaşam?

Hayatımızdaki maddi ve manevi unsurları, ihtiyaçlara göre sınırlayıp en aza indirmek. Bu tamamen kişiye göre değişen bir durum.

Peki neden son dönemde bu kadar popüler oldu?

Kaynakları sınırlı olan bir dünyada yaşıyoruz ve her geçen gün nüfusumuz artıyor. Bu nedenle özellikle gıdaları ve temiz su kaynaklarını çok dikkatli kullanmalıyız. .

Dünyada ve ülkemizde “sıfıratık” sloganı ile işte tam da bu yapılmaya çalışılıyor. Kaynakları en etkin şekilde kullanmak. Çünkü bunu bizden sonraki nesil için yapmak zorundayız.

Minimal yaşama nasıl geçiş yapabiliriz?

Öncelikle çok zorlu ve uzun bir yol. Çünkü tatminsizlik ve ego insanın doğasında var. Sahip olmak, satın almak, gösteriş yapmak hayattaki mutluluk kaynaklarımızdan. Öncelikle küçük hedefler belirlemeliyiz kendimize ve bunları not etmeliyiz.

Yazının Devamı

Gençlik İksiri: Koenzim Q 10

9 Nisan 2019

Hepimizin en büyük hedefi, sağlıklı saçlar , pürüzsüz bir cilt ve sağlıklı tırnaklar. 80 yaşında bile güzel görünmek özellikle kadınların doğasında var. Peki bunu yapmak için neler yapmalıyız??

Öncelikle işin temeli genler. Daha sonra besleme ve hareket.

Gençlik yaşlarından itibaren sağlıklı beslenme, bol su içmek ve egzersiz yapmak sağlıklı yaşlanmanın olmazsa olması.

Koenzim Q10 de son zamanların popüler gençlik iksirlerinden . Hücrenin enerji üretiminde aktif rol alan koenzim Q10 hücrelerin yaşlanmasını geciktiriyor.

Kan ve dokudaki koenzim Q10 miktarı, doğumdan itibaren 20-30 yaş arasında en yüksek seviyelerine ulaşır. 20 yaş sonrasında vücuttaki koenzim Q10 miktarının azaldığı bildirilmektedir.

Koenzim Q10 yetersizliği; diyet ile yetersiz alımı, koenzim Q10 sentezinde hasar veya vücut tarafından aşırı koenzim Q10 kullanımı ve biyosentez için gerekenlerin yetersiz alınması durumunda ortaya çıkmaktadır.

Genetik mutasyon, yaşlanma, kanser ve bazı ilaçlar serum ve dokulardaki koenzim Q10’un azalmasına neden olur.

Bir çok besinde bulunan koenzim Q10 özelikle kırmızı et, balık ve yumurtada bulunuyor. Yağlı tohumlar, yeşil yapraklı yiyecekler ve meyvelerde ze

Yazının Devamı

Sağlık İçin Öğün Sayınızı Azaltın

20 Şubat 2019

Evet son dönemlerin popüler konularından birisi de öğün sayısı. 6 öğün mü, 3 öğün mü, 2 öğün mü derken hepinizin kafasında soru işaretleri oluştu. Bundan 10 sene öncesine baktığımızda sık beslenmenin kilo kaybı ve korunması üzerine etkisinin olduğu, tüketilen besinler sonrası ortaya çıkan ısının metabolizmayı hızlandırdığı bu nedenle 3 ana ve 2-3 ara öğün yapımının faydalı olduğu söyleniyordu. Fakat günümüzde bunun değiştiğini sık öğün yapmanın leptin ve insülin direncine sebep olabileceğini ifade ediyor. Peki çalışamalar bununla ilgili ne diyor?

Yapılan çalışmalar öğün sayısının azaltılması ile bir seferde fazla besin alınması sağlanıyor ve bu da gastrik boşalmanın hızlı olmasını yani besinlerin daha iyi sinidirilmesini sağlıyor. Ayrıca aralıklı beslenme glikoz toleransında iyileşmeye, kan basıncında düşüşe, kalp hastalıkları riskini azaltmaya, kanser ve yaşlanmaya bağlı böbrek rahatsızlıklarında iyileşmeye yardımcı olduğu üzerine çalışmalar var.Ayrıca yaşla birlikte metabolizmanın yavaşlaması nedeniyle öğün sayısının azaltılması ilerleyen yaşlarda sağlık için yararlı olabilir.

Gün içerisinde kahvaltı veya öğle yemeğine zamanınız yoksa ya da sabah erken saatlerde bir

Yazının Devamı