Erkan Sevinç

Erkan Sevinç

drerkansevinc@gmail.com

Tüm Yazıları

Medikal İllüstrasyon çok farklı bir iş. Yaşam bilimlerine ait her türlü bilginin görsel hale getirilmesini kapsayan bir bilim sanat dalı. Amerika’da ilk kez bundan 100 yıl önce John Hopkins Üniversitesi’nde eğitim programlarına girmiş. Ülkemizde bırakın bu işin eğitimini, yapan kişi sayısı sadece 4. Association of Medical Illustrators üyesi 4 kişi.. Ve bu kişilerden biri bayan ve İzmir’de icra ediyor sanatını.. Medikal illustratörlere tıp ressamı diyorlar kolaya kaçıp.. Oysa işin içinde kara kalem de var, sulu boya da, 3 boyutlu çizimler de, animasyonlar da..

Görsel tıbba imza atıyor


Görülenin ötesi

Lugata bakarsanız illüstrasyonun karşılığı betimleme, tanımlama. İllüstratör ise bir bilginin görsel hale getirilmesini sağlayan kişi. Başarılı bir ressam, grafik yada animasyon sanatçısı olabilirsiniz ancak canlının yapısı, yaşamsal dinamikler, sağlık ya da hastalıkla ilgili mekanizmalar ilginizi çekiyorsa bu işe kalkışabilirsiniz. Bilimsel eğitim süreci bu mesleği diğer sanat dallarından farklı kılıyor. Bir fotoğraf makinesi yada kamera sadece gözle görülebileni ve var olanı aktarabilirken bir medikal illüstratör bilimsel birikimini de kullanarak görsel bir hikaye oluşturur, görülenin ötesinde bilinmesi gerekeni göstermeye çalışır.

Yeteneği çocukken çıkmış
Merve Evren, bu mesleği bilinçli olarak seçenlerden. Daha okuma yazma bilmeden resim yapmaya başlıyor. O günlerin meşhur TV dizisi Susam Sokağı’nın Minik Kuş’unu ondan güzel resimleyen yok. Merve, lise yıllarında da vaktinin çoğunu resme adarken, Eskişehir Üniversitesi Fen Fakültesi’nde biyoloji bölümünü seçmiş. Zamanın çoğunu yan binada geçirirken biyolojiyi de seviyor. Önce uğraştığı canlıların illustrasyonuyla başlıyor. Ege Üniversitesi’nde yüksek lisansa gelince de fizyolojiye gide gele artık meslek haline getiriyor bu çok sevdiği işi. Bu arada uluslararası önemli bir yayın JCI de ”jetlag” üzerine yaptığı illustrasyon kapak oluyor. Şimdilerde 1000 sayfalık bir cerrahi atlası üzerinde çalışıyor Merve. Çeşitli tıp kitapları ve dergilerin kapaklarında onun imzası var. İmzasına sahip çıkanlardan. Özellikle “ne uğraşıyorsun al google’dan uygun görselin birini üzerinde oyna” diyenlere sinir olduğu gibi onun yapıtlarını izinsiz kullanacaklara da dava açacağını söylüyor. Çünkü emek hırsızlığı etik de değil, ahlaki de değil, yasal da değil.
Merve, bir koltukta birkaç karpuzu düşürmeden taşırken yaşamını da ona göre uyarlamış. Çalışma masası salonda.. Eşininki de.. Yatak odasını da salona taşımışlar.. Mutfak zaten salonun içinde. İş dışında tüm yaşam burada geçiyor. Genelde soft bir müzik eşliğinde yapılıyor çizimler. Bazen bilgisayarın köşesine küçük bir pencere açarak film izliyor. İzliyor denemez, dinliyor filmi. Çok dışarı çıkmaz, bu salonda geçiyor hayatı.
Çok iyi yemek yapıyor Merve. Spesialitesi Hünkar Beğendi. Fotoğrafa da meraklı.. Ameliyat fotoğrafları da çekmek istiyor, bir de bayılmasa. Rinoplasti ameliyatına girmiş, daha cerrah neşteri vurur vurmaz yerlerde.. İnsan vücuduna da çizimler yapıyor. Vücut boyama sanatı uzun yıllardır ilgilendiği bir hobi. Yakın arkadaşlarının bedenlerine doğaçlama çizimler yapıyor. Bir süre dans dersleri alan Merve şimdilerde buz patenine merak salmış durumda.
Akrep burcu. Yükseleni de akrep, yani duble akrep. Uç yönlerde yaşayan biri. Dışarıdan uysal görüntüsüne aldanmamak gerek. Vurdu mu tam vurur. Aniden işim çıktı, bana müsaade demek gerekiyor böyle durumlarda...

Haberin Devamı

Tıp fakültesini bitirmiş kadar hakimiyet gerek

* Medikal illüstratör oluşundaki basamaklar..


Öncelikle güzel sanatlara ve özellikle resime olan düşkünlüğüm. Yolumu çizmemde bazı isimler de yardımcı oldu. Öncellikle babam. Hem yaptıklarımı beğendi, hem de acımasız eleştirdi; daha da iyiyi bulmam için. Biyoloji okurken botanik hocam Ayşe Hanım’ın çok büyük katkısı olmuştur. Üniversite 1. sınıftan sonra beni Boğaziçi Üniversitesi’nde İngiliz kraliyet ressamı Christabel King’in yanına eğitime gönderdi. Yüksek lisans eğitimini Biyoteknolojide yaparken Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı’nda danışmanım Prof. Ersin Koylu akademik hayatta büyük şansım oldu. Çok özgün ve düzenli bir şekilde yetiştirdi beni. Hücrelerin hareketleri gibi görüntüleme cihazıyla bile gösterilemeyen şeyleri teorik düzeyde öğrenip görselliğe dökülmesini öğrendim. Ve eşim lojistik destek verdi. Çok iyi bir bilgisayar aldı; animasyonlarda yardımcı oldu.

Çantasında kedi maması

* Tıp bilgisi gerektiren bir konu.

Danışmanım Tıp Fakültesi’nde olduğu için çoğu dersi aldım. Fakülte mezunlarının doktora aşamasında aldığı dersleri gördüm. İnsan vücudu ile ilgili şeyleri ilk kez bu vesileyle öğrendim. Zaten tıp fakültesi’nden mezun olmuş kadar konuya hakim olmak gerek. Biyoloji tahsilimde canlıları görmüştüm ama insanı tanımamıştım. Hayvan dolduruyorduk, böceklerle haşır neşir oluyorduk. Hayvan deneyleri yapıyorduk..

* Hayvan sevgisi oradan mı geliyor?

Belki de. Önemli bir özelliğim sıkı bir hayvan dostu oluşumdur. Çantamda sürekli bir paket kedi maması taşırım. Mesai saatlerimi bilen, iş çıkışında ve eve vardığım saatlerde kapı önlerinde bekleyen bir çok hayvan dostum var. Bir de evde “Pamuk Helva”mız var. Geçen sene 8. kattan atlayıp ayağını kırmıştı. 3 yıldır yanımızda ve onsuz bir hayat düşünemiyorum...

* Seyahatsız bir hayatı da..

Daha ziyade kongreler nedeniyle oluyor seyahatler. Bol bol da alışveriş yapıyorum. Mesela kasımda Amerika’ya, Washington’a gideceğiz sinir bilim kongresinde bir çalışmamı sunacağım. Karadeniz’e de düşkünlüğüm var,annem dolayısıyla. Fırsat oldukça yaylalara, Doğu Karadeniz’e kaçarız.

* Bol bol alışveriş. Ne tip şeyler?

Elbise almam. Zaten annem kızar. Tüm kıyafetlerimin tasarımlarını yaptığı için. Ben sadece kot falan alırım. Bundan 3 ay önce bir mağazaya girdim,29 beden kot bacağımdan girmedi. Hemen rejime başladım. Annem de Eskişehir’e gittiğimde fark etmişti kilo aldığımı ve kızmıştı. Çünkü kadıncağız o kadar uğraşıyor sonra içine giremiyorsunuz. Geçenlerde gittim aynı mağazaya, alamadığım kotun iki beden küçüğünü aldım.

* Nasıl bir rejim?

Sadece yoğurt yiyorsun..

Haberin Devamı

KİMDİR?
Merve Evren (Uluğ), 1985 yılında Eskişehir’de doğdu. Lisans eğitimini Anadolu Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nde tamamladı. Üniversite eğitimi sırasında Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Çizgi Film (Animasyon) Bölümü’nde bilgisayar animasyon, üç boyutlu modelleme, dijital görüntüleme vb. konularda eğitim aldı. Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoteknoloji Anabilim Dalı’nda 2007 yılında başlamış olduğu yüksek lisans eğitimini, aynı üniversitenin Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı ile ortak yürütülen ‘İnsan İşitme Sisteminin Yapısal ve İşlevsel Özelliklerinin Üç Boyutlu Modelleme ve Animasyonu ile Gösterilmesi’ isimli tez çalışması ile tamamladı. 2010 yılında Ege Üniversitesi Biyoteknoloji Anabilim Dalı’nda Doktora programına başladı. Aynı zamanda 2008 yılından itibaren Ege Üniversitesi Bilgi ve İletişim Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde Medikal İllustratör olarak görev yapmaktadır.