Türkiye düşmanı Menendez
Bülent AKARCALI / Turizm ve Sağlık eski bakanı - ABD Senato Dış İşleri Komisyon Başkanı Robert Menendez:
“Tam ne menem bir kişidir bu?” Sorusu sorulup, Türk kamuoyu tarafından iyice tanınması gereken radikal bir Türk ve Türkiye düşmanı.
Robert Menendez 1954 doğumludur. 1993 yılında Temsilciler Meclisi’ne, 2006’da New Jersey’den Senatoya seçildi (*). Joe Biden’ın ABD Başkanı seçilmesiyle boşalttığı Senato Dış İlişkiler Komitesi’ne Başkan oldu. 28 yıllık siyasi yaşamıyla ABD Kongresi’nin en güçlü şahsiyetlerinden biridir.
2015’te federal, yani tüm ülke bazında yolsuzluk yaptığı suçlamalarıyla itham edildi.
Amerika Birleşik Devletleri Senatosu Seçilmiş Etik Komitesi, onu “ciddi bir şekilde uyardı”. 3 yıl süren soruşturmada 14 ayrı suçtan sorgulandı. Bunlar yalan beyan, komplo/kumpas kurmak, 8 adet rüşvet alma suçlaması vs. seçim bölgesinin en etkin gazetesi Star&Ledger kendisini sürekli istifaya davet etti. 2018 aklandı!
Senato’daki Bermuda Üçgeni
Bir hatırlatma yapayım. 28 0cak 2021 tarihli yazımda Joe Biden’ın en yakın dostu ve ondan önce Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı olmuş Yunan asıllı Paul Spyros Salbares’den söz etmiştim.
Spyros, bize 1974 silah ambargosunu başlatmış ve o yıl Ecevit ile görüşmeye genç Temsilciler Meclisi üyesi Biden’ı göndermiş kişiydi. Daha sonra Biden “Kıbrıs ve Yunanistan hakkında ne biliyorsam hepsini Spyros’a borçluyum” demişti. Biden’ın Spyros dostluğu öylesine derin ve samimiydi ki başkan seçildiğinde Yunanistan Başbakanı seçilen Joe Spyros Biden’dır diye beyanat vermişti.
Spyros, Biden ve Menenez üçlüsünün sırayla başkan olarak hakim oldukları Senato Dış İşleri Komitesi 1974’den bu yana Türk Amerikan ilişkilerini zehirleyen bir numaralı mekana dönüşmüştür ve bundan sonra Menendez denilen adamla daha da zehirleyecektir.
Aklını Türkiye ile bozmuş bir adam
Yalnız son bir yılda Türkiye, Azerbaycan aleyhine yaptırım uygulanması için Kıbrıs, Doğu Akdeniz, Karabağ konularında, olmadık iddialara dayanarak (savaşı Türkiye’nin kışkırtmasıyla Azerbaycan’ın çıkarttığını, esas suçlunun Türkiye olduğunu) arka arkaya yaptırım uygulamaları isteyen, soykırım tasarısının mimarı olan Menendez şimdi de Türkiye’ye verilmeyen F-35’ lerin Yunanistan’a verilmesi için uğraşmaya başlamıştır.
8 ayrı rüşvet alma suçundan 3 yıl boyunca soruşturma geçirmiş ve sonradan ibraz ettiği faturalarla aklanabilmiş olan bu kişinin başta Ermeni Diasporası olmak üzere, PKK, YPG, FETÖ ve Rum lobisiyle iç içe olmasının altında verdiği hizmetlere karşı bazı özel imkanlar elde ettiğinden şüphe etmemizin de aşırı bir durum olmadığına inanıyorum!
Nefret Suçu ve Davası
ABD’de işlenen “nefret suçu” sayısı yıllık olarak yedi binin üzerindedir. Siyahilere, Müslümanlara ve Asya kökenlilere karşı yoğunlukla işlenen bu suçlara karşı FBI ve Kongre oldukça duyarlıdır. Son olarak virüs salgınından Çin’i sorumlu tutarak Çinli sanılan Asyalılara karşı artan saldırılar üzerine Senatodan yeni bir yasa çıkmıştır.
Soykırım iddialarını tanıma niteliği taşıyan Biden’ın 24 Nisan mesajından sonra Ermeni-Amerikalıların kalabalık olduğu Eyaletlerde Türklere ve Türkler üzerinden Müslümanlara karşı eylemlerin başladığını da dikkate alarak, Türkiye aleyhine her türlü kumpasın önderliğini yapan nitelikteki bu şahıs hakkında “ABD’de yerleşik Türk kökenli ve Türkiye üzerinden Müslümanlara karşı aşırı sağcı Amerikalıları cesaretlendirip kışkırtmaya yönelik söylem ve politikalarıyla ‘Nefret Suçu İşlemekten’ dolayı dava açılmasını” ciddi biçimde düşünebiliriz.
2015’de hakkında soruşturma açılmasına gerekçe gösterilen temel suçlamanın tanımı olan “Conspiracy: komplo düzenlemek-kumpas kurmak-kötü amaçlı gizli ittifak, tertip ve anlaşma” gibi emelleri içermektedir.
Yani bugün Türkiye aleyhine aldığı sürekli tavır ve uygulamalarının altında Ermeni Diasporası, Yunan Lobisi, FETÖ, PKK ve benzeri kuruluşlarla, maddi ve siyasi ilişki oluşturarak, ülkemize yönelik bir “Conspiracy” içinde olduğunu en azından iddia edebiliriz.
Karabağ’ı işgal ettiğini gerekçe gösterip Azerbaycan ve Türkiye hakkında yaptırım isteyen Menendez’in, bu bölgenin Ermenistan tarafından işgal edildiğinin ABD tarafından 1993’de Birleşmiş Milletlerin 4 ayrı kararında kabul edildiğini, 28 yıllık siyasetçi ve Senato Dış İlişkiler Komite Başkanı olarak bilmesine rağmen ileri sürdüğü gerekçe ve yaptırım talebi, Türkiye aleyhine düzenlenmek istediği bir kumpas-komplonun parçasıdır.
Menendez Başkan Biden’ın tam bir emir eridir. Suçlamalardan iyice yıpranan bu kişi 2016’da bizzat Başkan Obama ve Başkan Yardımcısı Biden’in seçim kampanyasını fiilen desteklemesiyle yeniden Senatör seçilebilmiştir. Şimdi oturduğu koltuğu da onu oraya oturtan Biden’e borçludur.
Başka bir deyişle Başkan Biden istediği an, el altından Senato’yu Türkiye’ye karşı devreye sokup, sonra bize dönüp “Ne yapabilirim ki Senato böyle istiyor” diyebilecektir.
Öte yandan arkalarında Başkan Biden ve Senato Dış İlişkiler Başkanı Menendez’in tam ve koşulsuz desteği olduğuna inanan Yunanistan’ın, kendini olmadığı kadar güçlü hissettiğini, Ege ve Kıbrıs konularında hiçbir müspet adım atmayacağını ve hatta ABD desteğini azami ölçüde alabilmek için bizi kışkırtıp tepkimizi, aleyhimize gerekçe olarak kullanacağını da iyice bilmemiz gerekir.
ABD’nin de Türk tehdidini göğüslemek bahanesiyle Batı Trakya’ya iyice yerleşip uzun vadede, burada ki yerleşik Türklerin bölgeyi boşaltmalarını hedefleyebileceğini de ciddi biçimde düşünmemiz gerektiğine inanıyorum.
-----------------
(*) Senato 100 kişiden oluşan Üst Meclistir. 6 yılda bir seçim yapılır.
Temsilciler Meclisi, 435 kişiden oluşan Alt Meclistir. 2 yılda bir kısmi seçim yapılır
Her ikisi Kongreyi oluşturur.
