Düşünenlerin Düşüncesi

Düşünenlerin Düşüncesi

dusunce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Osman Öztürk
Rize, Tunceli ve Kırşehir Emniyet Müdürü olarak görev yaptı. Genel Asayiş, Güvenlik, Terör ve Siber Suçlar konusunda uluslararası düzeyde çalışmalara katıldı. Gazi Üniversitesi’nde ‘Kent Güvenliği’ konusunda mastır yapan Öztürk halen Bahçeşehir Üniversitesi Özel Güvenlik ve Koruma Programı Genel Koordinatörü ve SCG-City Security Group Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapıyor.

Ülkemizde toplumsal ve bireysel gerilim farklı alanlarda ve boyutlarda ortaya çıkarken, stadyumlarda da birçok şiddet olayının yaşanmasına neden oluyor. Özellikle terör olaylarının yarattığı güvenlik endişesi ve korkusu halkın sokağa çıkmamasına ve kalabalık alanlara gitmemelerine etken oluyordu. Bu gerilim ve endişenin stadyumlara yansıması ise birçok istenmeyen olayların yaşanmasına ve stadyum güvenliğinin gündeme taşınmasına neden oldu. Son olarak Trabzonspor-Fenerbahçe arasında yapılan futbol maçında meydana gelen olay ise stadyum güvenliğini yeniden gündeme taşıdı. Bu olayı, yapılan araştırmalar doğrultusunda bilimsel bir bakışla ele alırsak sanıyorum daha objektif bir değerlendirme yapabiliriz.

Fanatik ve holigan farklı
Futbol paydaşlarının sporcular, tribün liderleri, güvenlik güçleri, taraftar, fanatik, holigan seyirci ve medya olarak incelenmesi gerekiyor. Holiganizm; özellikle futbolda fanatizmi besleyen ve çevreye zarar vermeye eğilimli taraftarlardır. Fanatikler kazanmak için her yolu uygun görürken holigan tuttuğu takım yense de yenilse de rakip taraftarla kavga etmek için uğraşır. Şiddet Türkiye’de erkek cinsiyetine bağlı aktörlerin yer aldığı fanatizm şeklinde görülüyor.

Yöneticilerin tavrı da önemli
Kitleleri peşinden sürükleyen futbolun en büyük unsuru seyircidir. Taraftar ve seyirci her ne kadar aynı gibi algılansa da taraftar duygusal olarak takımına bağlı olan onu ya da sporcuları takip eden, onlara duygusal olarak bağlı gruplardan oluşuyor.
Bu durumda seyirci olup taraftar olamama veya taraftar olup da seyirci olamama durumu söz konusu oluyor. Büyük çoğunluğu sporda saldırganlık ve şiddet olaylarını önlemeye yönelik yürürlükte bulunan yasa ve yönetmelikleri bilmiyor. Yöneticiler sporun işlevine uygun davranmayarak doğruluğu tartışılan davranışlara yöneliyor. Bir ankette seyircilerin %56.3’ü kulüp başkan ve yöneticilerinin rakip takım aleyhinde verdikleri demeçlerden etkilendiklerini belirtmişlerdir.
Kulübün liderleri bu sorunun oluşmasında büyük rol oynuyor ve kulüp yönetimleriyle ciddi bir ilişki içerisinde oldukları görülüyor. Olay çıkan her maçta kulüp yönetimleri tarafından beslenen bu insanlar oluyor.

Tedbir, koordinasyon ve takip şart
Futbol karşılaşmalarında etkin bir güvenliğin sağlanması için, futbolda güçlü bir güvenlik yönetişimi oluşturulmasını desteklemek, futbol karşılaşmalarında güvenliğe ve polis faaliyetlerine yönelik akademik ve daha güncel yaklaşım modelleri geliştirmek şart.
Bu çerçevede; özel güvenlik görevlileri sürekli eğitimden geçirilmeli ve özel güvenlik uzman güvenlik yapıları tarafından TFF yönetiminde sağlanmalı ve holiganlar spor güvenliği ve yasaklar konusunda eğitilmelidir. Spor alanlarına yasaklılar için yüz tanıma sistemi kurulmalı, müsabakaların etkili risk analizi yapılarak spor alanlarında yeterli sayıda uzman özel güvenlik ve kolluk kuvveti bulundurulmalıdır. Suç işleyenlerin kesinlikle stadyumlara alınmaması ve etkin yasal düzenlemelerle desteklenmesi de şarttır. Güvenlik kuvvetleri stadyumlarda daha etkin olmalı ve özel güvenlikle eşgüdüm sağlamalıdır. Tribünlerin, ideolojik ve siyasi propaganda yeri yapılmasına ve siyasi görüşlerin slogan ve pankartların ifade edildiği yerlere dönüşmelerine müsaade edilmemesi önemlidir.
Dostluk, kardeşlik ve centilmenlik duygularının yüreklerden taştığı güvenli bir spor ikliminde yaşamamız sağlanmalıdır.