Ali Em / Yüksek Seçim Kurulu Önceki Başkanı - Günümüz toplumlarında yaşayan kimi insanlar mutlu, kimi insanların mutsuz olduklarını görsel ve yazılı basın yoluyla görüyor veya bulunduğumuz ortamlarda gözlemliyoruz. Mutluluğun veya mutsuzluğun nedenlerine inildiğinde değişik sebeplerden kaynaklandığı anlaşılır. Hangi nedenlere dayanırsa dayansın, sosyal yaşamda olumlu olmak, karamsarlığa kapılmadan geleceğe umutla bakmanın, insan yaşamının esenliği bakımından bir gereklilik olduğu bilinmelidir. İnsan hayatının özünde mutluluk veya mutsuzluk vardır. Bu olgulardan kaçınmak olanaklı değildir. Önemli olan bu iki kavramın etkilerini, yıkıntıya sebebiyet vermeden yaşamaktır. İnsan yaşamını nitelikli sürdürebilmesi için, kişinin yaşam çizgisini doğru belirlemesi ve bu çizgi üzerinde götürebilmesidir. Kişinin yaşam sürecini belirten yaşam çizgisinin parametrelerini doğru zamanda belirlediğinde, mutlu veya mutsuzluğun kodlarını çözmüş olacağı bilinmelidir. Bu çalışmada bu kodlardan yalnızca ikisi üst başlık altında verilerek konunun daha iyi anlaşılması sağlanacaktır.
Hedef koymak
İnsanın yaşam evreleri irdelendiğinde; çocukluk ve gençlik dönemlerinde gerek aileden gerekse eğitim ve öğretim kurumlarından edindikleri bilgi ve birikimlerle kendi geleceklerine yön verdikleri görülür ve yaşanır. İnsanın yaşam yolunda mutlu ve huzurlu bir şekilde yürüyebilmesi için öncelikle bedensel ve ruhsal yönden sağlıklı ve güçlü olması ve bunların sürekliliğinin korunması yanında, ekonomik yönden de yaşamını sürdürecek imkânlara sahipliliği gerektirir. İnsan, bütün bu değerleri nasıl kazanacak? Nasıl kullanacaktır? Her şeyden önce çocukluk ve gençlik dönemlerinde aileden edindikleri bilgi ve becerileri ile eğitim ve öğretim kurumlarından aldıkları bilgileri yaşamları için akılcı bir şekilde kullanmaları gerekir. Kişinin bu kullanımı yaparken öncelikle kendisine bir hedef koyması esas olmalıdır. Hedefe ulaşması için ne yapacağını bilmeli, hedefin gereği olan bilgi ve birikimleri yılgınlığa düşmeden, özgüvenle edinmeli ve önüne çıkabilecek engelleri bir bir aşarak hedefine ulaşma becerisini göstermelidir. Ancak bu becerileri gösterebilmek için planlı ve programlı olmak gerekir. Planlama, hedefe ulaşmak için izlenecek yolların belirlenmesidir. Bu yollar belirlenirken seçimin; doğru, abartıdan uzak, akılcı ve ölçülü olması esas olmalıdır. Bu bağlamda;
- Mutlu ve huzurlu bir yaşam için gerekli olan bilgi, birikim ve beceriler doğru zamanda, doğru yerde edinilmeli,
- Kişi, hedeflediğini gerçekleştirmesi için çalışmalı,
- Kişi, yaşam sürecinde, bilgi ve birikimlerini sürekli yenilemeli, yeni bilgi ve beceriler edinmeli,
- Yaşadığı toplumun toplumsal değerlerine ve insani değerlerine uymalı ve uygulamalıdır.
Akılcı ve ölçülü olmak
Kişi, sosyal ve mesleki yaşamında akılcı ve ölçülü olmayı kendisine ilke edinmeli, her hareket ve davranışında bu ilkeye uymada özen göstermelidir. Böylelikle yaşam çizgisinden sapmadan doğru bir şekilde ve sağlıklı olarak hayatını idame ettirecektir. Konuyu biraz daha açacak olursak:
- Kişi, olağan veya olağanüstü durumlar ve olaylar karşısında, sağduyulu ve akılcı bir yaklaşımla hareket etmeli, doğacak olumsuzlukları yerinde ve zamanında alacağı tedbirlerle önlemeli,
- Kişi, en olumsuz durumlarda bile metanetini kaybetmeden hareket etmeli, elinde var olan araçları kullanarak çözümler üretmeli, karamsarlığa kapılmamalı,
- Meslek sahibi kişi, mesleki konumuna uygun hareket etmesi, görevinin gereği olan kararları kendi iradesiyle alması, objektifliğini ve vicdani rahatlığını sağlayacağını bilmeli, görevini ve alacağı kararları etkileme girişimlerine karşı duyarlı olmalı ve bu süreçte değişik yöntemlerle yapılacak etkileşimlerden uzak durmalı,
- Kişi, olayları veya herhangi bir insan hareket ve davranışını değerlendirirken veya sonuç çıkartırken, çok yönlü bakış açısıyla değerlendirmeli ve sonuç çıkartmalıdır. Değerlendiren kişi için önemsiz ve basit gibi görünen herhangi bir hareket veya olay, başkaları için önem arz ediyor olmasını hatırdan uzak tutmamalı,
- Kişi, bir iş ve işlemi yaparken, verimli ve doğru sonucun alınması için daima o iş ve işlemin gerektirdiği bilgi ve birikimi kullanmalı, varılan sonucu kontrol etmeden kesinleştirmemelidir.
İnsanın, yaşam sürecinde mutlu ve huzurlu yürüyebilmesi için; mesleki iş ve ilişkilerinde kısmen de olsa yukarıda açıklanan ilke ve yöntemlere göre hareket etmesi yanında, paylaşımcılığı, toplumsal sorumluluğu, ölçülü olmayı, karşılıklı saygı ve sevgi gibi değerleri kendisine ilke edinilerek yaşaması, mutlu yaşamın önünü açacağı bilinmelidir.
