Dr. Akkan Suver - Dışişleri Bakanlığımız; Antalya Diplomasi Forumu'yla önemli bir ev sahipliğine imza attı.
Bu imzanın; yakın bir gelecekte olmasa da, ilerdeki günlerde Türkiye merkezli bir Avrupa diplomasisinin oluşumuna zemin teşkil edeceğine inanıyorum.
Zira Antalya'da düzenlenen forum, diplomaside yaşamakta olduğumuz devlet ve birey ilişkisindeki değişimler ve yenilikler açısından geleceğe yönelik önemli bir perspektif oluşturmuştur.
75 ülkenin devlet ve düşünce adamlarının yanı sıra gazetecilerin, sivil düşünce kuruluşlarının ve iş insanlarının katılımıyla oluşan bu platform barışa açılan bir kapıdır.
Barışa açılan kapı sözü önemlidir. Zira; Ukrayna Rusya'yı, Rusya Ukrayna'yı muhatap kabul ederek ve Türkiye'nin katılımını da şart koşarak yüksek seviyede bu forumda yan yana gelmişlerdir. Türkiye bu yan yana gelişte krizin çözümüne yönelik çok boyutlu bir girişim ortaya koymuştur. Elbette, yaşanan bu kriz tek bir görüşme ile ortadan kalkmayacaktır.Ne var ki, önemli olan itibardır.Hem Rusya hem de Ukrayna Türkiye'ye itibar etmişlerdir. Yalnız bu birliktelik ve itibar dahi, Antalya Diplomasi Forumu'nun başarısına başlı başına bir örnektir.
Gene yıllar sonra Ermenistan, üst düzey bir katılımla bu forumda yer almıştır. Azerbaycan ile yaşanan olaylar sonrası, Ermenistan'ın Antalya'ya gelmesi, Kafkasların yarını açısından önemlidir. Bu da, Türk Dışişleri'nin sahip bulunduğu itibarın ayrı bir göstergesidir.Dolayısıyla barışa açılan kapı sözündeki haklılığımıza da ayrı bir delildir.
Öte yandan Antalya Diplomasi Forumu'nda çoğunu yakından tanıdığım günümüzün önde gelen devlet ve düşünce adamları Türklerle olduğu kadar, birbirleriyle de görüşmeler yapmışlar ve yeni işbirliği olanaklarıyla aralarındaki meseleleri ele alma imkanları bulmuşlardır.Bu da diplomasinin değişen dinamiklerinde Türkiye'nin sahip bulunduğu imkanların ayrı bir göstergesidir. Gene bu platformda gençler bir araya gelmişlerdir. Yabancı ve yerli basın mensupları bu forumu izlemişler ve de kanaatlerini ulusal ve uluslararası platformlara intikal ettirmişlerdir. Bu da bölgesel ve küresel açıdan Türkiye merkezli bir diplomasi platformunun oluşumu için yeni bir potansiyeldir. Zira günümüzün olduğu kadar geleceğin siyasi, ekonomik ve sosyal değerleri sergilemesi açısından önemlidir. Gereklidir. Öte yandan Türkiye sahip olduğu itibar ve itimatla, Ukrayna ile Rusya arasında yakın bir zamanda gerçekleşecek ateşkes veya barış görüşmesine ev sahipliği yapabileceğini de, Antalya Diplomasi Forumu'nda ortaya koymuş bulunmaktadır.
Bu da Dışişleri'mize yakışacak ve yaraşacaktır.
Hasılı Antalya'da Türk Dışişleri bir başarı hikayesi yazmıştır.
Başta Dışişleri Bakanımız olmak üzere bütün emek sahiplerini, bu işlerin zorluğunu bilen ve yaşıyan biri olarak kutluyorum. İnanıyorum ki böyle etkinliklerin yaşaması ve yaşatılması bir devlet geleneği olduğunda, Türk diplomasisi daha güçlü, daha verimli ve daha başarılı olacaktır.
