Hikmet Sami Türk - dusunce@milliyet.com.tr
1 - Giriş
28 Şubat 1997 süreci, adını o gün yapılan Millî Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısından alır. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in başkanlığında Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Tansu Çiller , Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ile diğer sivil ve asker üyeler olarak Millî Savunma, İçişleri ve Dışişleri Bakanları, Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri Komutanları ve Jandarma Genel Komutanının katılımlarıyla yapılan toplantıda rejim aleyhtarı irticaî faaliyetlere karşı alınması gereken önlemler kararlaştırılmıştır.
2 - Yargı kararları
Bu toplantıdan 3 ay 18 gün sonra Başbakan Prof. Dr. Erbakan’ın 18 Haziran 1997 günü istifası, ilk derece mahkemesi olarak Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 13.4.2018 tarih ve E. 2014/144, K. 2018/248 sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesi’nce verilen 22.6.2020 tarih ve E. 2019/379, K. 2020/504 sayılı kararın temyiz edilmesi üzerine 24 yıl 12 gün sonra Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 30.6.2021 tarih ve E. 2021/1223, K. 2021/4667 sayılı kararıyla o tarihte yürürlükte bulunan 1.3.1926 tarih ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 147. maddesine göre “Türkiye Cumhuriyeti İcra Vekilleri Heyetini (Bakanlar Kurulunu) cebren ıskat veya vazifesini görmekten cebren men etmek” suçunun “müşterek faili” sıfatıyla sorumlu tutulmalarına hükmedilen, hâlen hayatta 14 sanık tarafından işlenmesi sonucunda gerçekleşmiş bir olay olarak kabul edildi. 16. Ceza Dairesi Kararının gerekçesinde “28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısında alınan kararların Hükümete dayatıldığı”; koalisyon ortakları Refah ve Doğru Yol Partileri milletvekillerinin “baskı, tehdit ve ikbal vaadiyle istifa ettirildiği, nihayetinde seçilmiş bir hükümetin istifaya zorlandığı”, “18.6.1997 tarihinde Başbakanın istifası ile görevden ıskat edilmesine kadar gerek fizikî/maddî cebir, gerekse tehditlerle karakterize edilmiş, yoğun bir askerî baskı icra safhası” yaşandığı yazılıdır.
3 - 28 Şubat 1997 ortamı
28 Şubat 1997 sürecine giden olayları değerlendirebilmek için o dönemde ülkenin bazı kentlerinde başlayan irticaî hareketlerin ayak seslerinin Ankara’ya kadar geldiğini, bunlara karşı çeşitli sivil toplum örgütleri, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları ve sendikaların protesto eylemlerine girdiğini, her akşam saat 19.00’da “Aydınlık Türkiye için bir dakika karanlık” diyerek ışıklarını söndürüp açan on binlerce, yüz binlerce insanın bu protestoları desteklediğini hatırlamak gerekir. Bu protestolardan olaylar karşısında gereken önlemleri almakta geciken, basında “Refah-yol” olarak adlandırılan RP-DYP Koalisyon Hükümeti de payını almaktaydı. 28 Şubat 1997 günü MGK tarafından rejim aleyhtarı irticaî faaliyetleri önlemek için gerekli görülen, Başbakan Prof. Dr. Erbakan tarafından “kerhen” (istemeyerek) de olsa imzalanan 18 önlem böyle bir ortamda kararlaştırılmıştır(1).
4- Sonraki gelişmeler
Fakat Başbakan Prof. Dr. Erbakan’ın istifası, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 147. maddesi anlamında “cebren ıskat” (zor kullanarak düşürme) veya “cebren men” (zor kullanarak yasaklama) sayılabilecek bir askerî baskı sonucunda gerçekleşmiş sayılamaz. İstifanın nedeni, RP ve DYP arasındaki Koalisyon Protokolü’nün dönüşümlü Başbakanlık modeline dayanmasıydı. Nitekim bu durum, Başbakan Prof. Dr. Erbakan tarafından “18 Haziran 1997 günü “Cumhurbaşkanlığı Yüce Katına” yazılan ve Resmî Gazete’de yayımlanan istifa mektubunda açıkça belirtilmiştir:
“Refah Partisi ve Doğru Yol Partisi arasındaki Koalisyon Protokolü’ne uygun olarak … bir yıllık süreden sonra Başbakanlığın Doğru Yol Partisi’ne geçebilmesi için yapmış olduğumuz taahhüde ve iki parti arasındaki mutabakata uymak üzere Başbakanlık görevinden istifa ediyorum.” (2)
(1) Millî Güvenlik Kurulu’nun rejim aleyhtarı irticaî faaliyetlere karşı alınması gereken önlemler hakkındaki Kararı için bk. Tarhan Erdem (Haz.), Anayasalar ve Belgeler 1876-2012, İstanbul 2012, s. 380-382.
(2) Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın görevinden istifası ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in kabul ve teşekkür yazısı için bk. T. C. Resmî Gazete, 19.6.1997, s. 1 vd.
Yarın: Milli Güvenlik Kurulu kararları
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024