Dilek Gappi

Dilek Gappi

dilek.gappi@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ŞİMDİDEN söylüyorum;
Ne mega kılıfına koyulan projeler, ne icracı iki Bakan’ı ilk sıraya koymak, ne de muhalefetteki dikkat çeken vaadler, yaklaşan genel seçimler için “koz” olarak görülmeli.
Genel seçimlerin İzmir’deki şifresi; gençler olacak.
Hani bugüne kadar siyasetteki fikri pek sorulmayan, gelecek endişeleri ile ilgilenilmeyen, yüksek devlet harçlarını nasıl ödeyecekleri sorulmayan, onlar sorduğunda ise polis dayağı yiyen gençler, bu seçimin İzmir’deki kilidi olacak.
Ve hani ortaöğretimde ailesinin gücüne göre eğitim alan ancak kaderleri ortak bir sınavda kesişen gençler...
Yetmedi...
YGS sınavında şifre çözmek zorunda kalan, şifre töhmeti altında bırakılan, bunaltılan milyonlarca genç bu kez ‘birey’ yerine konulacak.
Özellikle İzmir’de.
* * *
Vakıf ve devlet üniversitelerinin güçlenmesinin de etkisiyle, çocukları üniversite seviyesine gelen aileler, kendileri de emekli olunca İzmir’e yerleşiyorlar.
İzmir’de gençlerin sayısının yüksek olmasında bu etkiden söz etmek de mümkün.
İzmir, üniversiteleriyle şimdi tam bir gençlik kenti. 18-25 yaş grubu gençlerin sayısı TÜİK’in de rakamlarına göre 530 bin 427’ye ulaştı.
Yani neredeyse 574 bin 804 kişilik nüfusuyla Kütahya kadar, 335 bin 860 kişilik nüfusuyla Uşak’tan daha fazla sayıda genç, İzmir’de oy kullanacak.
* * *
İzmir’de ilk kez oy kulanacak, 18 yaşını dolduranların sayısı 2010 verilerine göre 58 bin 370.
Geçen yıl 17 yaşında olan genç sayısı ise 57 bin 679 gençti ki, yarısının 12 Haziran’a kadar 18 yaşını doldurma ihtimali yüksek. Bu da İzmir’de ilk kez oy kullanacak gençlerin sayısını yaklaşık 90 bine yükseltecek.
Sonuçta İzmir’in yaklaşık 560 bin genci tüm dengeleri değiştirebilir.
Gençler de artık farklı.
Bilişim çağı, olanakların artması, onları eskisi gibi ailelerine bağımlı kılmıyor.
Kendi fikirlerini bağımsızca ortaya koyabiliyor, tartışabiliyor; kendilerine güven duyuyorlar.
O nedenle onları hafife almak, YGS itirazlarına karşı “Meydanlara sizi kim çıkartıyor” diye haykırmak, Başbakan’ın sözlerindeki gibi, “Biz de sahaya 5-10 bin genç süreriz” diyerek ileri itilecek dama taşı muammelesi çekmek doğru değil.
* * *
Onlar; kendi geleceklerini nasıl görüyorlar, kim onlara gerçekten ne kadar değer veriyor, gelecek kaygısı yaşıyorlar mı, kendileri için hangi parti ne kadar çabalıyor; seçimde kararlarını ona göre verecekler.
Bundan sonra devlet kurumlarının yaptığı her sınavda, ‘Acaba nasıl bir şifre var’ tereddütü ile karşı karşıya bırakılan gençlere “gerçekten” değer vermek, bakalım ne kadar mümkün olacak?
Hayat bu...
Gün geliyor, devran hızlı dönüyor.
Şimdi şifre çözme sırası, gençleri zorluklarla başbaşa bırakanlarda...

Zamanında yapılmayanlar “mega proje” oldu

Eski Türkler birbirlerine, “Kaç yaşındasın” diye sormazlar, “Sen kaç bahar gördün” diye sorarlarmış. Kaç mutluluk gördün, ne kadar hayatın değişti? İzmir’de muhalefetle iktidar arasındaki, “Senin projendi, benim projemdi” çekişmesini gördükçe şöyle düşündüm, sahi biz İzmirliler kaç büyük projenin gerçekleştiğini gördük ?
Tartışılan, 100 yılın projesi diye açıklanan projelere bakın... Çoğu, en az 10-15 yıldır dile getirilen projeler... Doğru çoğu gerçekleştiğinde İzmir’in kaderini değiştirecek ama olursa...
Tüp geçit, köprü... Neden İstanbul’a 3. köprü yapılıncaya kadar İzmir’e hiç değilse köprü ya da tüp geçidin fizibiliteleri yapılmadı? En azından projeler hazır olur, üzerine kamuoyu tartışması yaratılırdı. İstanbul’un köprülerini belediyeler mi yaptı?
Çandarlı Limanı’nı en az 15 yıldır tartışırız.
Hele şu kozu kimse kullanmamalı... “Alsancak Limanı’nı genişletiyoruz”
Tam 10 yıldır yanlış özelleştirme politikası nedeniyle limanda elimiz kolumuz bağlanmadı mı?
Daha çok konu var sıralanacak.
Ancak yıllardır yapılmayanları şimdi mega proje diye göstermek, her şeyden önce haksızlıktır.
Ayrıca İzmir, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları dışında mı ki; diğer kentlere yapılanlar hizmet, İzmir’e yapılanlar lütuf olarak görülüyor?