Dilek Gappi

Dilek Gappi

dilek.gappi@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İLK kez bir toplantıda, en üst yetkilinin ağzından duyduğum bir benzetme vardı...
Çalışanlardan söz ediyordu.
Bize döndü. “Bunlara bir elinde havuç, bir elinde sopayı eksik etmeyeceksiniz” dedi.
Bunlar dediği çalışanlarımız, işarkadaşlarımız...
Masada oturanlar, yetkili diye üzerimize alınmayacağımızı düşünüyor. Aslında üzerime alınma noktasına kadar bile gelemedim, yalnızca kaybolup o ortamdan gitmeyi istedim.
O sesi, o benzetmeyi bir daha hiç duymamayı diledim.
Demek 21. yüzyılın çağdaş iletişim aracı bir elinde avuç, bir elinde sopa olacak, çalışanlarla ekiple diyalog bu minval üzerinden yürütülecekti.
İş hayatında yediğim tokatlardan biridir.
Ben ekip çalışması, motivasyon, kişisel gelişime endeksli başarı, derken formül ne kadar da basitti.
* * *
Büyükşehir Belediyesi’nde seçimlere 40 gün kala yapılan şok operasyon, bu ilkel formülü düşürdü aklıma.
Siyasi bir ihtimal olmasa, bırakın Kayseri Belediyesi gibi gelişmelerin gözardı edilmesini, en azından bu operasyon seçim sonrasına da kalabilirdi.
Sayıştay müfettişleri, 2010 yılından beri incelemelerini sürdürüyorlar. Bu operasyon önce olabilir ya da gözaltına alınan isimlerin yurtdışına kaçma olasılığı olan isimler de olmadığına göre sonraya bırakılabilirdi. Haklarında bilirkişi raporlarına dayalı iddialar hazırlananlar ancak gözaltına alınabilirdi.
* * *
Şimdi biraz daha olaylar netleşiyor, ifadeleri alınanların bir kısmı serbest kalmaya başladı.
Bu son operasyon ama bir başka operasyon daha var ki, orada “Evraklar hala tutuklu.” Mülkiye müfettişlerinin denetiminin dışında, Maliye Bakanlığı’nın geçen Şubat ayında başlattığı, Büyükşehir Belediyesi bağlı kuruluşlar İZSU, ESHOT ve 11 belediye şirketinde ‘tam denetim’ sürüyor.
Hem de ne denetim..
55 kişilik özel oluşturulan ekip, harıl harıl vergi denetimi için ayrıldı. Ekip, odalar dolusu evraklara gömülü çalışıyor.
* * *
İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın görevlendirdiği denetmenler, Büyükşehir Belediyesi bağlı kuruluşlar İZSU, ESHOT ve belediye şirketleri İZBETON, İZFAŞ, UNİBEL, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZDENİZ, İZULAŞ, Metro, Grand Plaza, İZBETON ve İZENERJİ’de vergi incelemesini sürdürüyor.
Vergi denetmenleri de ‘Tam denetim’ yetkisiyle geldiler. Kurumlar Vergisi kapsamına girmeyen Büyükşehir Belediyesi, İZSU ve ESHOT’ta stopaj, KDV ve damga vergileri incelemesi, şirketlerde ise kurumlar vergisi de dahil edilerek tüm belgeler değerlendiriyor.
* * *
Üstelik tam vergi denetimi Türkiye’de ilk kez bir belediyeye uygulanıyor. Gerekçe de hoş; “Pilot uygulama İzmir’den başladı.”
Bu konuda İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı bir açıklama yapmıyor.
Geniş ekibe karşın denetimin daha uzun süreceği izlenimi edindik. Eğer bir usülsüzlük olursa seçimlerden önce, bulunmazsa sonuç seçimlerden sonra açıklanır.
Şimdilik “Bir sorun çıksın da nereden çıkarsa çıksın” anlayışıyla her şey tek tek inceleniyor.
* * *
Süreci sükunetle izliyoruz.
Ancak bir belediyeye üç ayrı koldan, Sayıştay, Maliye, İçişleri Bakanlığı eliyle soruşturma açmak ve üçünü de seçim öncesi sürece getirmek ancak bir baskı tezahürü olarak kabul edilebilir.
Çalışanlar gözaltında, evraklar el altında, Büyükşehir Belediyesi’nin her katı müfettiş, denetim baskısında.
AK Parti’nin de aklı başında kurmayları sürecin bu şekilde işlemesinden mutlu değiller.
Biliyorum, şimdiye kadar hep ‘sopa’ anlattın, ‘havu’ bunun neresinde diye soracaksınız.
İki bakanımız İzmir’den aday gösterildi.
EXPO İzmir’e verildi.
Şimdi milyar dolarlık projeler başlıyor, bundan iyi “Havuç” mu olur ?