ÖNCELİKLE belirteyim.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı çılgın projeyi akıllıca buldum. Doğru olup olmadığı tartışılır ama bana göre akıllıca...
“Kanal İstanbul”, eleştirileri, beğenileri, eksikleriyle kendini 10-15 yıl konuşturacak bir proje...
En iyi ‘Decoy’ yöntemlerinden birisi... Yani hedef şaşırtma...
Sağ sol fark etmez, katmerleşmiş sorunlarla karşı karşıya kalan iktidarlar bu yöntemi uygular, gayet normaldir.
* * *
Ekonominin sarsıntıda olduğu süreçlerde dahi bu çılgın projelerle yol alabilirsiniz.
Mesala bu projeyle beraberinde en az 200 ayrı sektörü destekleyen yapı sektörüyle, ekonomik hareketlenme sağlar hem de toplumu yeni bir gündemin peşine sürüklersiniz. Siyaseten katmerleşmiş sorunların içinden çıkmaya çabalamak, gençliği boğan istihdam sorunlarıyla uğraşmak sıkıcıyken, böylesine çarpıcı projeler ortamı renklendirir.
* * *
İzmir’e gelince...
İlk ve en çılgın projeyi eski Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura’dan duymuştum.
Hakikatten çılgıncaydı.
Urla’nın karşısındaki adaları Hollywood platoları haline getirmek istiyordu Sevgili Başkan. Bunun için ünlü yönetmenlerle bağlantıya bile geçmişti. Ki bu kente çılgın proje yapmayı en çok Özfatura hak ediyordu.
Yarattığı uydu kentlerle, İzmir’in gelişimine neşter vuran Özfatura, iki dönem belediye başkanlığında da kentin ihtiyacına yönelik işler yapmaya dalınca, çılgın Hollywood projesine sıra gelemedi.
* * *
Eski belediye başkanlarından Yüksel Çakmur ise öyle çılgınlığı seven bir başkan değildi. O yıllarda ona, en çılgın proje Konak Meydanı’nın ortasına “Galleria Alışveriş Merkezi” dikmek geliyordu. İstanbul’da şimdi eskiyen Galleria’nın İzmir için çizilmiş projeleri ile dolaşan Başkan Çakmur, kentin çehresini değiştireceğini söylüyordu.
Neyse ki bu ufak çılgınlık tutmadı.
Rahmetli başkan Ahmet Piriştina, ilk icraat döneminin kentin altyapı eksikliklerini gidermeye ayırdığını ikinci kez seçildiğinde ise kenti çılgın projelerle donatacağını anlatıyordu.
İkinci döneme ömrü vefa etmedi. Onun da anımsadığım, dile getirdiği en çılgın projesi Urla civarlarına Disneyland yapabilmekti.
* * *
Şimdiki Başkan Aziz Kocaoğlu ise zaten çılgınlığı sevmez, çıldıracak zaman da pek bulamadı.
Çünkü bu arada İzmir, İzmir olmaktan çıktı. Yoğun göçle kent gecekondu bölgeleriyle doldu.
Ana arterlerde trafik akışını düzenleyecek, bulvarlar açacak kadar bile yer kalmadı. Kocaoğlu, kamulaştırmaların ağır yükü altında, çıldırmadan iş yapmaya çalışıyor.
* * *
Peki, İzmir’e çılgın proje gerekmiyor mu? Gerekiyor.
Ama önce bizlerin işine yarayacak çılgınlıklar lazım. Mesala benden birkaç öneri...
20 yıldır düzenleyemediğimiz Kemeraltı, baştan sona restore ederek geceleri de yaşanabilir bir hale getirilsin. Ya da Varyant’ın tümü yıkılarak yeniden restoranları, tavernaları ve muhteşem İzmir manzarasıyla orada bir “Smiryna” yaratalım.
O da olmadıysa limanın karşısını Tarihi Havagazı’nın devamını da kamulaştırarak o bölgeyi “Ege’nin incir, rakı, üzüm” müzeleriyle birlikte kültür sanat beşiği haline getirelim.
Ya da hiç değilse, çarpık yapılaşma ile halkın bunaldığı, 10 ayrı gecekondu bölgesinde Kent Dönüşüm Projeleri başlatılsın.
Vallahi çok çılgınca olur, çok da işe yarar.
* * *
Şimdi iktidar İstanbul’dan sonra İzmir’in çılgın projesini açıklayacak. Belki de İzmir’i enlemesine ikiye bölüp bir kanal açabilirler...
Ya da “EXPO adası oluşturulacak, yeni İzmir orada yaratılacak” denilebilir.
Nasıl olsa uçmakta sınır yok...
Milyarlarca doları, kentin içinden çıkılamaz kemikleşmiş sorunları görmezden gelerek uçuk projelere harcayacak günleri de gördük çok şükür (!)
Tabii yazının başında, ‘Decoy’ yani hedef şaşırtma, iktidarlar için etkili bir yöntemdir ve işe yarar dedik. Doğru ama bizlere de kulak vermek lazım.
Ne de olsa, her hedef şaşırtıldığında, önce bizlerin, bu kentte yaşayanların feleği şaşıyor.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024