Şehre dönüşte bağışıklığa dikkat
Güçlü bir bağışıklık her zaman önceliğiniz olmalı. Hem sıcak havalarda sizi ferahlatacak hem de bağışıklığınıza destek olacak seçeneklere bakalım
Ağustos ayının sonlarına gelirken, şehre dönüş başlıyor. Kovid-19 vakalarının artması ve okullara dönüşün yaklaşmasıyla bağışıklık konusu tekrardan gündemde. Gün içerisinde birçok virüs ve bakteriye maruz kalıyoruz, Kovid-19 ise bunlardan sadece bir tanesi. Peki bağışıklık sisteminizin sadece hastalandığınızda mı devreye girdiğini düşünüyorsunuz? Cell Metabolism dergisinde geçtiğimiz aylarda yayımlanan çalışma, tamamen sağlıklı bir vücuda sahip olsanız da bağışıklık sisteminizin aynı oranda çalıştığını belirtiyor. Yani Kovid-19 hayatımızdan çıksa bile güçlü bir bağışıklık her zaman önceliğiniz olmalı. Bir diğer taraftan ise hava sıcaklıkları artmaya devam ediyor. Sıcaklıkların giderek artması ile suya duyulan ihtiyacın da arttığı unutulmamalı. Bu dönemde vücudumuz normalden çok daha fazla sıvı ve elektrolit kaybediyor. Sıvı tüketiminin yeterli ve dengeli bir biçimde olması yaz aylarını daha sağlıklı atlatmanıza yardımcı olabilir. Ben de bu yazımda hem sıcak havalarda sizi ferahlatacak hem de bağışıklığınıza destek olacak seçeneklerden bahsetmek istedim.
Zencefil ve zerdeçal
Hepimiz sofralarımızda tuz ve karabibere yer veriyoruz. Peki ya diğer baharatlar? Benim için zencefil ve zerdeçal sofraların vazgeçilmezi. Zerdeçal, içeriğindeki kurkumin sayesinde vücuttaki iltihabı yani inflamasyonu azaltmaya yardımcı oluyor. Antioksidan içeriği ile aynı zamanda bağışıklık sisteminizi desteklemeye yardımcı. Gelelim zencefile. Zencefilin mis gibi ama bir o kadar da keskin kokusu ve aroması, içinde bulunan gingerol isimli bir bileşenden gelir. Gingerol, zencefildeki ana biyoaktif bileşiklerdendir, güçlü anti-inflamatuar ve antioksidan özellik gösterir. Kısacası zencefil ve zerdeçal sofralarınızda mutlaka yer alması gereken baharatlardan. Bu ikiliyi ister yemeklerinize, ister smoothielerinize ilave edebilirsiniz.
Propolis hatırlatması
Propolis arıların, bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları çok güçlü antioksidan, antimikrobiyal, antienflamatuvar ve antiviral etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünü, arılar tarafından kovanın sterilizasyonu için kullanılıyor. Propolisin düzenli olarak kullandığınızda yüksek fenolik ve flavonoid içeriği ile bağışıklık sisteminizi destekleyerek hastalanma sıklığının azalmasına da yardımcı olduğuna dair pek çok bilimsel yayın var. Virüs ve bakterileri yok ederek vücudunuzun hastalıklarla savaşmasına yardımcı olduğu belirtiliyor. Yani bir nevi arı mucizesi demek mümkün. Beslenme alışkanlıklarınız arasına propolisi almayı ihmal etmeyin.
Fonksiyonel içecekler
Propolis doğal bir arı ürünü olarak A, B, C, E vitaminleri potasyum, magnezyum, çinko, bakır gibi mineralleri de içeriyor. Tek kötü özelliği ise tadının baskın ve biraz acı olması. Bu noktada, propolisin tüketimini kolaylaştıran, sebze, meyveler ve baharatlar ile zenginleşen fonksiyonel içecekleri çok önemsiyorum. Sıcak havalarda hem serinleten, hem de bağışıklık sistemini destekleyen alternatiflerin herkesin ortak arzusu olduğunu biliyorum. Seçimlerinizi yaparken şeker, koruyucu, katkı madde içermemesine ve kalori oranına dikkat etmenizi öneririm. Ara öğünde tüketecekseniz 1 porsiyon meyveye eş değer şekilde 60-70 kalori içeren seçenekleri değerlendirebilirsiniz.