Güçlü bir bağışıklık sistemi hayatın her döneminde önem taşıyor. Bağışıklığı desteklemek amacıyla propolisin bir kez daha altını çizmek istiyorum
Sizlere Kovid-19 sürecimde bağışıklık sistemim için ülkemizin zengin coğrafyasının ürünü Anadolu propolisi kullandığımdan bahsetmiştim; bu hafta Kovid-19 testim negatif çıktı, çok şükür hastalığı hafif atlatanlardanım. Tedavisi devam eden herkesin en kısa sürede sağlığına kavuşmasını diliyorum. Ben tüm takviyelerimi kullanmaya devam ediyorum; çünkü güçlü bir bağışıklık sistemi hayatın her döneminde önem taşıyor. Tabii ki beslenmesine dikkat eden biri olarak bu konuda en önemli faktörlerden birinin yediklerimiz ve içtiklerimiz olduğunu hatırlatayım ama bağışıklığı desteklemek amacıyla propolisin bir kez daha altını çizmek istiyorum.
Propolis nedir?
Propolis uzun yıllardır hayatımızda ama özellikle koronavirüs sebebiyle geçen yıl adından çok daha fazla bahsettirdi. Bağışıklık güçlendiren doğal besin takviyeleri denilince akla ilk gelenlerden biri de arı ürünleri oluyor. Bu nedenle propolis ve bağışıklık ilişkisini bugün bir kez daha konuşalım diyorum. Propolis arıların bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları çok güçlü antioksidan, antimikrobiyal, antienflamatuvar ve antiviral etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünü. Arılar tarafından, kovandaki mikropları yok etmek ve kovanın sterilizasyonu için kullanılıyor.
Nar suyuyla kıyaslanırsa
Propolisin antioksidan etkisi nar suyuyla karşılaştırıldığında, nar suyundan tam 80 kat daha güçlü antioksidan etkiye sahip olduğu yapılan araştırmalarda gösterilmiş. Virüs ve bakterileri yok ederek vücudunuzun hastalıklarla savaşmasına yardımcı oluyor. Düzenli olarak kullandığınızda bağışıklığı güçlendirerek hastalanma sıklığının azalmasına da etki ediyor, buna bağlı olarak antibiyotik kullanımını da azaltıyor. Propolisin solunum sistemi rahatsızlıklarında, ağızda çıkan yaralar, aftlar, uçuklarda, mide bağırsak rahatsızlıklarında kullanım alanının bulunduğu ve kansere karşı etkilerinin olduğu yapılan çalışmalarda gösteriliyor. Aynı zamanda bu konuda yapılan araştırmalarda propolisin vücutta sağlıklı hücre sayısını artırdığı da belirtiliyor.
Beslenmenize kolaylıkla dâhil edebilirsiniz
Propolis hem yetişkinler hem de çocuklar tarafından rahatlıkla tüketilebilir. En az yüzde 10 oranında propolis içeren bir damladan yetişkinler günde en az 20 damla, çocuklar ise günde en az 10 damla tüketilebilir. Eğer suda çözünebilir propolis damla tüketecekseniz; su, süt, meyve suyu gibi ılık ya da soğuk içeceklerinize damlatarak tüketebilirsiniz. Suda çözünebilir özellikte olmayan propolisi ise ham bal, yoğurt, ekmek, pekmez vb. ılık ya da soğuk gıdalara damlatarak tüketebilirsiniz. Propolisli ham ballı karışım ürünleri de günde 1 tatlı kaşığı doğrudan veya ılık süt, yoğurt gibi gıdalara karıştırarak bağışıklığınıza destek verebilirsiniz.
Dikkat etmeniz gerekenler
Propolis kovandan çıktığı ham haliyle tüketilebilir özellikte değil, kovanda balmumu ile karışık halde, oldukça sert bir ürün halinde bulunuyor. Bu haliyle vücudumuz propolisi yalnızca yüzde 2 oranında sindirebiliyor. Yani propolisi insan tüketimine uygun hale getirmek için mutlaka uzmanlar tarafından uygun koşullarda ekstraksiyon yani özütleme işlemi yapılmalıdır. Uygun koşullarda işlenmediği takdirde propolisin biyolojik aktivitesi ve sağlık etkilerinden bahsetmek söz konusu değildir. Bu yüzden “Sözleşmeli Arıcılık” modeliyle kovandan sofraya kontrollü koşullarda uzman gıda ve ziraat mühendisleri tarafından üretilmiş olmasına dikkat etmenizi öneririm. Dolayısıyla propolisi güvenilir kaynaklardan temin etmenizin önemli olduğunun altını tekrar çizmek istiyorum. Kullandığınız ürünlerin doğallığının ve gıda güvenliğine uygunluğunun analizlerle doğrulanarak ve biyolojik aktiviteleri korunarak tüketicilerimize ulaştırıldığından da emin olun.