Deniz Kilislioğlu

Deniz Kilislioğlu

deniz.kilislioglu@ntv.com.tr

Tüm Yazıları

Jeologlar ve deprem uzmanları senelerdir siyasetçilere “Fay yasasını” çıkartın diye adeta yalvarıyor. Her depremde hatırlanan, konuşulan, hazırlıklarına girişilen ancak bir türlü çıkmayan bir yasadan bahsediyoruz.

Dünyadaki fay yasaları en basit tabiriyle aktif diri fayların üzerine bina yapmamayı, varsa oradaki yapıları taşımayı, maksimum kat standardı getirmeyi ya da bu alanları kentsel dönüşüme tabi tutmayı öngörüyor. Uzun vadede de şehirlerin fayın uzağında olacak şekilde büyümesini öngörüyor. Türkiye’nin artık sorgusuz sualsiz, hesapsız kitapsız bu yasayı geçirmesi gerekiyor. Zira Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü haritalarına göre 24 şehrin merkezi, 80’in üzerindeki ilçe ve 500’ün üzerinde köyün altından aktif fay hattı geçiyor.

Haberin Devamı

Nasıl bir fay yasası?

Bu yasa eğer çıkarsa Türkiye’de 500’e yakın fay hattı imar planları hazırlanırken dikkate alınacak, yapılaşma standartları buna göre belirlenecek. Fayların yaşı, kaç yılda bir deprem ürettiği ve taşıdığı bazı diğer özellikler dikkate alınacak.

Peki, aktif fay hatlarının geçtiği bölgeler tamamen mi yapılaşmaya kapatılacak, yoksa deprem üretme riskine göre belirli kriterlerde yapılaşmaya izin mi verilecek? İzin verilecek inşaatlar için faya en az ne kadar uzaklıkta olabilecek? En fazla kaç kata kadar izin verilecek? Elbette bunun gibi cevabı tartışılacak sorular da var. Bilimsel verilerin ışığında bu sorulara cevap bulmak zor değil. Peki zor olan ne? Kamuoyunun üzerindeki ataleti atıp artık siyaseti harekete geçmeye ve somut tedbirler almaya zorlaması. Bunu başaramadığımız sürece canımız ileride de çok yanacak gibi görünüyor. Bir de tabii binalarımızı kuralına uygun inşa etmediğimiz sürece.

Fay üstündeki şehirler:

Balıkesir, Kocaeli, Bursa, Bolu, Sakarya, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Burdur, Kütahya, Eskişehir, Konya, Aksaray, Tokat, Kayseri, Osmaniye, Hatay, Kahramanmaraş, Erzurum, Erzincan, Hakkâri, Bingöl

Fay yasası Hemen

Önce köprü kontrol edildi

Bu deprem bazı ülkelerle ikili ilişkilerdeki sorunları da öteledi. Türkiye’nin son dönemde dış politikada karşı karşıya geldiği pek çok ülke depremin ardından arama kurtarma ekipleriyle yardıma koştu.

Haberin Devamı

Ermenistan’dan gelen yardım da, geçmişte alınmış bazı kararların afet zamanlarında askıya alınabildiğini gösterdi. Bilindiği gibi Azerbaycan topraklarını işgal etmesinin ardından Türkiye, Ermenistan ile sınırlarını 1993 yılında kapatmıştı. Bugünlerde normalleşme için görüşmeler sürse de, sınırların açılması kararı henüz verilmedi. Ama buna rağmen Ermenistan, yardım için ihtiyaç malzemelerini taşıyan 5 TIR’ı kara yoluyla Türkiye’ye gönderdi. Her biri 20-25 ton ağırlığında 5 TIR, Cumartesi sabahı saat 08:30’da Iğdır’daki Alican Sınır Kapısı’ndan girdi.

1895 yılında inşa edilen, sınır hattındaki Alican Köprüsü uzun yıllardır kapalıydı. Bu yüzden de, TIR’ların geçişinde sorun yaşanmaması amacıyla önce köprüde inceleme yapıldı. Her iki ülke tarafından köprünün ayaklarından ve gövdesinden karotlar alındı. Depreme dayanıklılığı test edilse de, olası bir riskin önüne geçebilmek için araçlar teker teker köprüden geçirildi.