Savaş suçu, insani kriz ve benzeri tanımlamalar artık İsrail’in yaptıklarını anlatmak için yeterli tanımlar değil. İsrail’in yaptığı şey açık bir soykırım. Bu durumu anlatmanın başka bir yolu yok. Umarım Nazilerin Nürümberg’te yargılandığı gibi bu suçların faillerinin de yargılandığını görürüz. Bu yaşananların ardından Ortadoğu’da artık bir Filistin sorunu yoktur. Sadece bugün ve Gazze’de değil, tüm Ortadoğu’da ve yıllardır yaşanagelenler ve bugünden sonra yaşanacak olanlar sorunun adını başka türlü koymamızı gerektiriyor. Çok büyük ve çözülmezse tüm dünyayı ateşe sürükleyebilecek olan bu sorunun adı “İsrail sorunudur”.
Hükümet düzeyinde destek
İsrail geçen hafta tüm dünyayı şoke eden hastane saldırısının ardından perşembe günü de bir kiliseyi vurdu. Bununla da yetinmeyen İsrail’in ırkçı hükümeti cuma günü de Gazze’deki 24 hastanenin daha vurulacağına dair bir uyarı yayınladı.
Başta Başkan Biden olmak üzere tüm hükümet üyeleriyle ABD ve tüm Batılı hükümetler İsrail’i aklama yarışına girmiş durumda. Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un İsrail’de durumun ne kadar tehlikeli olduğunu göstermeye çalışan şovu bu desteğin son adımı oldu. Scholz ve ekibinin Ben Gurion hava alanında uçağa binmek üzereyken çalan uyarı sirenleriyle yere kapaklandığı anların fotoğraflarıyla yapıldı bu şov çalışması. Fakat Alman ekip yerde yatarken arka planda görünen uçağın merdivenindeki yolcuların rahat bir şekilde uçaklarına biniyor olmaları pek kimsenin dikkatini çekmedi.
Sosyal ağ kuşatması
Sahada devam eden saldırıların yanı sıra Filistinliler sosyal ağlarda da büyük bir saldırı kampanyasının hedefi durumunda. Bu öyle korkunç boyutlara ulaşmış bir kampanya ki Batılı hükümetlerin ve güvenlik güçlerinin Filistin destekçilerine sert müdahalelerine rahmet okutuyor. Sosyal ağlarda etkili isimlere Filistin yanlısı gönderileri sona erdirmeleri ve İsrail’i desteklemeleri için para teklif ediliyor. Kabul etmeyenler tehdit ediliyor. Filistin yanlılarının tüm sosyal ağ görünürlükleri engelleniyor. Durum o denli trajikomik bir hal aldı ki bir porno sitesi, Filistin’e destek açıklaması yapan Lübnanlı eski porno yıldızı Mia Khalifa’nın sayfasını kapatıp gelirlerine el koydu. Batı ülkelerinin vatandaşlığına geçmiş birçok tanınmış ismin Filistin’e (Hamas’a değil) destekleri ve Gazze’de yaşananlara gösterdiği tepki nedeniyle vatandaşlıktan atılmaları isteniyor. Fransız vatandaşı ve milli takım oyuncusu Karim Benzema bunlardan en tanınanı. Ünlü Manken kardeşler Gigi ve Bella Hadid yine Filistin’i destekledikleri için gerçek ölüm tehditleri aldıkları gibi “sosyal ölüm” (yani tüm işlerinin iptali ve yeni bir iş bulamama, sosyal hayatta dışlanma) tehlikesi ile de karşı karşıya. Üstelik İsrail devletinin sosyal ağ hesapları başta ünlüler olmak üzere tüm Filistin destek mesajlarının altına benzer formatlarda kendi propaganda mesajlarını dolduruyor.
Namuslular-namussuzlar
Bu devasa propaganda makinesinin çabasına rağmen dünyanın dört bir yanında insanlar Filistinlilere destek için ayağa kalkmış durumda. Elbette Arap ülkeleri ve Müslüman ülkeler başta geliyor. Ama sadece biz değil Batılı ülkelerde de hükümet ve polis baskısına rağmen insanlar sokaklara döküldü. Bu katliama karşı çıkan azımsanamayacak sayıda batılı ülke vatandaşının yanı sıra aralarında geçmişteki çatışmalarda ya da son Hamas saldırısında yakınlarını kaybetmiş çok sayıda İsrail vatandaşının bulunduğu Yahudiler de ırkçı Netanyahu hükümetine karşı seslerini yükseltmekten çekinmedi. Çarşamba günü en az 10 bin ABD vatandaşı Yahudi ABD Kongresi önünde biten bir Filistin’e destek yürüyüşü yaptı. Bu gruptan 500 kişi yürüyüşten sonra ABD Kongresini bastı. Özetle “Batı medeniyetinin” temsilcisi kurumlar ve hükümetler bu medeniyetin tüm değerlerini ayaklar altına alma yarışına girdi, bu açık. Ama dünyanın her yerinde “namuslu insanlar” var hala. Ve susmuyorlar. Ve sayıları da hiç az değil. Bunu unutmamamız lazım.