Ülkeler arasındaki gelişmişlik farkını karşılaştırmak için son yıllarda kullanılan önemli bir veri seti var. Sosyal Gelişme Endeksi... Sosyal Gelişme İndeksi (SGİ) kullanılarak ilk kez 2013 yılında Oxford Üniversitesi’nde Scoll Vakfı tarafından düzenlenen bir forum sırasında, ülkeler sosyal gelişme düzeyleri açısından küresel düzeyde sıralanmıştı.
SGİ’de esas olarak 3 soruya cevap aranıyor:
Bir ülke, vatandaşlarının temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyor mu?
Bireylerin ve toplumun bütününün refah içinde yaşaması ve bu refahı sürdürmesi için gerekli koşullar oluşturulmuş mu?
Bireylere sahip oldukları potansiyeli hayata geçirebilecekleri fırsatlar sağlanıyor mu?
133 ülkeyi kapsıyor
SGİ’de 2016 itibariyle ülkeler küresel çapta 4. kez sıralanmış durumda. Endeks, dünya nüfusunun yüzde 94’ünü temsil eden 131 ülkeyi kapsıyor. Buna ek olarak, daha az sayıda değişken üzerinden hesaplamalara dahil edilen 27 ülke daha olduğu dikkate alındığında, araştırmanın temsil gücü dünya nüfusunun yüzde 99’una ulaşıyor.
Çıkan sonuçlar, ekonomik ve sosyal gelişmişliği yeniden düşünmemize yol açıyor. Bu anlamda, SGİ gösteriyor ki, benzer gelir düzeylerine sahip, yani kişi başına düşen GSYİH’leri yakın olan ülkelerin sosyal gelişme düzeyleri arasında büyük farklılıklar mevcut. SGİ sıralamasında Finlandiya, Kanada, Danimarka, Avustralya ve İsviçre zirvede yer alırken; Orta Afrika Cumhuriyeti, Afganistan, Çad, Angola ve Nijer gibi ülkelerin listenin sonunda oldukları görülüyor.
Tek ülke olsaydık
SGİ sıralamasına dahil edilen tüm ülkelerin skorları toplayarak ve nüfus yoğunluğu da dikkate alarak dünyanın ortalama sosyal gelişme düzeyini belirleyebilmek mümkün. Buna göre, eğer dünya tek bir ülke olsaydı, mevcut sıralamaya göre Moğolistan ile Kırgızistan arasında bir yerde olurdu. Araştırma kapsamındaki 133 ülke arasında nüfus büyüklüğü açısından 17. sırada yer alan Türkiye’de kişi başına GSYH 18.869 dolar. Bu anlamda, GSYİH büyüklüğü sıralamasında Türkiye 45. sırada. Türkiye’nin 2016 yılı SGİ’ndeki skoru 67.82 ve bu skorla sıralamada 58. sırada olduğu görülüyor. Alt bileşenlere bakıldığında ise Türkiye;
Temel insani ihtiyaçlar açısından 84.72 puanla 52. sırada,
Refah esasları açısından 70.03puanla 68. sırada,
Fırsatlar açısından ise 48.69 puanla 69. sırada yer alıyor.
Türkiye, bir önceki yıla göre özellikle refah açısından önemli bir gelişim göstermiş durumda.
Bu endeks ne anlama geliyor?
İndekste sadece GSYİH’deki, yani büyümedeki artışın, ülkelerin ulusal gelişim stratejileri açısından rehberlik etmeye yeterli olmadığı düşüncesiyle çok sayıda gösterge üzerinden hesaplama yapılıyor. Bu kapsamda, SGİ 3 temel bileşene sahip. Bu bileşenler; temel insani ihtiyaçlar, ülkedeki refah esasları ve bireylere sağlanan fırsatlar şeklinde. Bu temel bileşenlerin altında da kendi kategorilerine göre çok sayıda gösterge yer alıyor. Temel insani ihtiyaçlara ilişkin ülke skoru; beslenme ve temel sağlık yardımları, temiz içme suyuna erişim, barınma imkânları ve kişisel güvenlik gibi alt bileşenleri kapsıyor.
Refah esaslarına ilişkin ülke skoru; temel bilgiye erişim, bilgi ve iletişim kanallarına erişim, bireysel sağlık ve ekosistemin sürdürülebilirliği alt bileşenlerine bakılarak hesaplanıyor. Son olarak, bireylere sağlanan fırsatlara ilişkin ülke skoru ise kişisel haklar, kişisel özgürlük ve tercihler, toplumdaki hoşgörü ve kapsayıcılık ve ileri düzeyde eğitime erişim imkânları dikkate alınarak hesaplanıyor.
‘ÖNDE KOŞANLAR’ GERİDE KALANLAR
1. Finlandiya
2. Kanada
3. Danimarka
4. Avustralya
5. İsviçre
6. İsveç
7. Norveç
8. Hollanda
9. İngiltere
10. İzlanda
58. Türkiye
124. Liberya
125. Sierra Leone
126. Etiyopya
127. Yemen
128. Gine
129. Nijer
130. Angola
131. Çad
132. Afganistan
133. Orta Afrika