Bayram tatilinin işçinin hafta tatili gününe rastlaması halinde, işçiye ayrıca bir bayram tatili ücreti ödenmiyor, işçi çalışmaksızın sadece bir günlük ücretine hak kazanıyor. Fakat işçi hafta tatiline rastlayan bayram günü çalıştırılırsa, çalışmasının karşılığında sadece ek bir günlük ücret değil, o gün hukuka aykırı hafta tatili çalışması kabul edilerek ek bir buçuk günlük ücrete hak kazanır.
Bugün Ramazan Bayramı. Ulusal bayram ve genel tatil günü olmayan günlerin tamamlanması ile birlikte uzun bir tatile ulaşılabiliyor. Kimi sektörlerde ulusal bayram ve genel tatil günleri yoğunluğun arttığı, daha fazla çalışılan günler olmakla birlikte, kimi sektörlerde yoğunluk azaldığı için blok tatiller yapılabiliyor. Arada kalan günlerde izinli sayılmanın ise temelde iki yolu bulunuyor. Bunlardan biri telafi çalışması, diğeri ise yıllık izin kullanımı.
Telafi çalışması
Bayramda tatil yapan işçiler, bayram tatillerinin önlerinde veya sonlarında bulunan günleri de tatillerine eklemek ve bayramı uzun bir dinlenme dönemine çevirmek istemekteler. Telafi çalışmasında işveren ulusal bayram ile hafta tatili arasındaki yarım, bir, bir buçuk işgününü tatil edebilmekte bunun karşılığında işçilerin diğer haftalarda günlük çalışmalarının üzerinde çalışmalarını talep edebilmektedir. Telafi çalışması işçilerin onayını gerektirmediğinden işverenler şartlar oluştuğunda doğrudan bu yola başvurabiliyor. İşyeri ulusal bayram nedeniyle tatil edildikten sonra, dört ay içinde işçilere telafi çalışması yaptırılabiliyor. Kanunda değişiklik yapılmadan önce iki ay olan bu süre ihtiyaca yönelik olarak dört aya uzatıldı. Fakat burada dikkat edilmesi gereken şey, telafi çalışma süresinin günde üç saatten fazla olamayacağı ve işçilerin her hâlükârda günde 11 saatten fazla çalıştırılmaması gerektiği. Telafi çalışması yapmak şartıyla izinli sayılmayı işçiler de talep edebilir. Fakat işverenin yaptığı tatilden farklı olarak işçilerin talebinin işveren tarafından yerine getirilmesi zorunlu değil.
Yıllık izin onaya tabi
İşverenin elindeki ikinci yol ise kanunda yapılan değişiklikle yıllık ücretli iznin günlük olarak kullandırılabilmesinin önünün açılması. Artık işverenler bir parçası 10 günden az olmamak şartıyla yıllık ücretli izinleri istenilen kadar parçaya bölerek kullandırabildiklerinden, bayram öncesi ve sonrası dönemler için çalışanın yıllık ücretli izin sürelerini kullanmasını talep edebilecekler. Fakat yıllık izin kullandırılması telafi çalışmasından farklı olarak işçinin onayına tabi. Çünkü kanun açıkça yıllık iznin bölünmesini tarafların anlaşmasına bağlamış durumda. İşverenin o günleri yıllık izinli olarak sayabilmesi için işçilerden yazılı onay alması gerekiyor. İki uygulamadan hangisinin tercih edileceği ise işverenin yaptığı işe göre tespit edeceği bir durum. Yıllık izin kullanımında sadece tatil olmayan günlerin karşılığı yıllık izinden düşürülecek, bayram günlerinin izinleri ise yıllık izinden düşürülmeyecektir.
Bayram tatilinin işçinin hafta tatili gününe rastlaması halinde, işçiye ayrıca bir bayram tatili ücreti ödenmiyor, işçi çalışmaksızın sadece bir günlük ücretine hak kazanıyor. Bu nedenle işçinin hafta tatili hafta içinde ise önümüzdeki ulusal bayram ve genel tatil günleri için bu durum söz konusu olabilir. Fakat işçinin hafta tatilinde çalıştırılması yasak olduğundan, bayram olsa da, işçi onay vermiş bulunsa da çalıştırılmaması gerekiyor. İşverenin aksine bir davranışı idari para cezası ile karşılaşmasına sebep olabilecektir. Dolayısıyla işçi hafta tatiline rastlayan bayram günü çalıştırılırsa, çalışmasının karşılığında sadece ek bir günlük ücret değil, o gün hukuka aykırı hafta tatili çalışması kabul edilerek ek bir buçuk günlük ücrete hak kazanacaktır.
Bayramda çalışma onayı sözleşme ile alınabilir
İş Kanununa göre işçilerin onay vermeleri halinde bayram tatillerinde izin kullanmaları bir zorunluluk değil. Kanun yapılan işlerin niteliğinin farklı olabileceğini, bayramlarda çalışmanın bir zorunluluk olabileceğini düşünerek bayram çalışmalarını serbest bırakmıştır. Fakat çalışanların bayramlarda çalıştırılabilmeleri ancak kendilerinin verdikleri onaya bağlı tutulmuş durumda. İşverenler bu onayı işçiyi çalışmaya başlatmadan önce imzaladıkları sözleşmelerle alabilecekleri gibi, her bir bayram için ayrı ayrı da alabilirler. Onayın yazılı olarak alınması gerekmekte. Çalışanın onayının alınmadan bayramda çalışmaya zorlanması, çalışan lehine haklı fesih nedeni oluşturacak, çalışan iş sözleşmesini feshederek kıdem tazminatını alabilecektir.
Bayramda 7.5 saati aşan çalışma, fazla çalışma
Bahsedilen durumdan, çalışanın onay verdikten sonra karşılıksız çalıştığı gibi bir sonuç çıkarılmamalı. İşçiler bayramlarda çalışmadan o günlerin ücretine hak kazanırlar. Kanun bayramda çalışanlar için ise, bu kişilerin normal ücretine ek olarak çalıştığı sürelerin ücretinin ayrıca ödeneceğini öngörmüş, tatil yapmayarak çalıştıklarından, çalışılan her gün için o günün ücretinin, çalışılmadan kazanılacak ücrete ekleneceğini belirtmiştir. Yani bir kişi bayram tatili olan 3.5 gün boyunca çalışmaya devam ederse 7 günlük ücrete hak kazanmış oluyor. Kişinin o günlerde kaç saat çalıştığı da önemli olmayıp işçinin bir saat dahi bayramda çalıştırılması, bayram tatili hakkının kullandırılmaması olarak kabul edildiğinden o günün ücreti tam olarak yansıtılıyor. Eğer işçi maktu ücret alıyorsa, çalışmaksızın hak kazanacağı bayram günü ücretleri zaten ücretinin içinde yer aldığından, üsteki örnekte sadece 3.5 günlük ek ücret ödenmesi gerekecektir. İşçinin bayramda yaptığı çalışma günlük 7.5 saati aşıyorsa aşan kısım fazla çalışma olarak değerlendirilecektir.