Aşırı talepler isyan ettirdi Mektup, Dışişleri Bakanı Yaşar Yakışın Washington gezisinden önce Beyaz Saraya yollandı ve gezi, Başbakanın mektubuna ılımlı bir karşılık alınmasından sonra gerçekleşti. ABD heyeti ile sürdürülen müzakerelerde Amerikan tarafının aşırı taleplerde bulunması üzerine isyan eden Başbakan Abdullah Gülün Başkan Busha bir şikâyet mektubu yazdığı öğrenildi. Geçen hafta Washingtona gönderilen mektupta, müzakerelere konu edilen kimi saçma ayrıntılara dikkat çeken Gül, "Buradaki adamlarınız sizin büyük projenizin ciddiyetinin farkında değil" dedi. VERGİ PAZARLIĞI 1- Yapılacak ekonomik yardımın IMF programına dahil edilmesi... ABD, Türkiyenin bu yardımı çarçur etmesinden çekindiği için harcanmasını IMF denetimine sokmaya çalışıyor. Bir hükümet yetkilisinin yorumuyla "IMF olumlu rapor vermezse, ekonomik yardım paketi işlemeyebilir".2- Amerikan askeri araçlarının ihtiyaç duyacağı yakıtın, Türk askeri araçlarına verilen fiyattan verilmesi ve akaryakıt vergisi alınmaması.3- ABD askerlerinin Türkiyede montlarının yakasına takacağı yaka kartlarının baskı masrafının Türkiye tarafından karşılanması.4- Türkiyeye gelecek Amerikan askerlerinin çarşıda yapacağı alışverişten KDV alınmaması... Türkiyeye verilecek yardım miktarındaki uzlaşmazlığın yanı sıra Amerikanın dayattığı kimi talepler de Türk tarafındaki müzakerecileri isyan ettirdi. Müzakerelerde Türk tarafına başkanlık eden Büyükelçi Deniz Bölükbaşının birkaç kez toplantıyı terk etmesine yol açan bu taleplerden bazıları, dünkü Milliyetin manşetindeydi: TÜRKMENLERİN DURUMU Oysa henüz ekonomik ve siyasi temel konularda bile anlaşma sağlanmış değil.Örneğin Türkmenlerin Irakın asli unsurları arasında gösterilmemesi Türkiyenin itiraz ettiği noktalar arasında...Bölgedeki grupların silahlandırılması da bir başka anlaşmazlık maddesi... Özellikle Kürt grupların silahlandırılmasından endişeli olan Türkiye, hem bu süreçte, hem de bölgenin silahtan arındırılmasında işbirliği istiyor.ABDnin ekonomik konuları kâğıda dökerken, Irakın geleceğine ilişkin konularda, yazılı bir taahhüt bir yana, bilgi vermeye bile yanaşmaması da bir başka sıkıntı... Bu örnekler müzakerelerde ne kadar ayrıntıya inildiğini gösteriyor. TORUNLARIMIZ AFFETMEZ Başkan Bushun "3 gün içinde karar verin. Yoksa başka yol buluruz" diyen sert mektubundan bu yana bir ay geçtiğine dikkat çekiliyor.Gülün bir danışmanının görüşmelerde bir Amerikan generaline söylediği söz, hükümetin karşı karşıya olduğu tabloyu özetliyor:"Siz yarın bu taleplerinizi unutursunuz, biz bunları yaparsak yarın torunlarımız bizi affetmez." Bu temel anlaşmazlık noktaları dururken müzakerelerde ince ayrıntılara girilmesi ve "Askerlerimiz gemide bekliyor. Hemen karar verin" diye baskı yapılması, Başbakanlıkta büyük tepkiye yol açıyor. Geleceğimizi ilgilendiriyor can.dundar@e-kolay.net Başbakan Gül, dün katıldığı İletişim Şûrasında yaptığı konuşmada da Türkiyenin çok kritik bir dönemden geçtiğini ve bu krizin en az zararla atlatılması için büyük çaba gösterdiklerini belirterek, "Bu kriz, Türk halkının yaşamını ve geleceğini yakından ilglendiriyor. Hepimize farklı ölçülerde sorumluluk ve yükümlülük düşmektedir. Biz hükümet olarak bu sorumluluk bilinciyle hareket ediyoruz. Aynı sorumluluğu, toplumun bütün kesimlerinden beklemenin de hakkımız olduğunu düşünüyoruz. Doğru bilgiye dayanan her eleştiri ve yoruma açık olduğumuzu sürekli vurguluyorum" dedi.
